çingene
başlık "ilkokuldamasaaltındaunutulanresimcantasi" tarafından 21.11.2020 00:55 tarihinde açılmıştır.
1.
ebru gündeş'in şarkısının adı.
devamını gör...
2.
kırmızı, kadın, ateş ve dans demektir çingene.
devamını gör...
3.
çalgı çalıp dans eden, yarın yokmuşcasına eğlenen, kazandığını bugün harcayan giyim tarzlarıyla hemen anlaşılan, ırk
devamını gör...
4.
kara gözlü olmalarıyla da bilinen topluluk. aynı zamanda yazar.
devamını gör...
5.
kadınlarının yaptığı kavgalar meşhurdur.
devamını gör...
6.
fars: çingane
çigan= fakir, yoksul
çigan= fakir, yoksul
devamını gör...
7.
(bkz: bohem).
devamını gör...
8.
göçebe bir halk. türkiye'de roman olarak da bilinir. ispanya'da da çoğunlukta bulunan halktır hatta sırf bu yüzden avrupa'da en fazla ırkçılığa uğrayan millet ispanyollardır.*
devamını gör...
9.
türkiye'de ten renkleri ve konuşma biçimleriyle yüz metre öteden ayırt edilebilen garip bir ırk. bugün bir çingenenin olduğu yerde büyük ihtimalle sorun da vardır. öylesine enteresan bir kültürleri var ki arsızlık, hırsızlık, çirkeflik ve her türlü illegal iş bu insanlara doğduktan sonra yüklenen özelliklerden oluyor. kişinin karakterinin ırkı dolayısıyla şekillendiğini düşünmüyorum. bence bu iğrenç davranış biçimlerini onlara kültürleri empoze ediyor. bu iğrenç kültür de diğer milletlerin onları yakınlarında yörelerinde istememeleri nedeniyle asimilasyona uğrayamıyor. bunun birbirini besleyen iki nedeni var: birincisi, çingeneler her gittikleri yerde sorun çıkardıkları için insanlar onları istemiyor. ikincisi, insanlar onları istemedikleri için daha da çirkinleşip birbirleriyle bütünleşiyorlar. dünyanın diğer yerlerindekiler ilgi alanıma girmiyor ama türkiye'deki çingenelerin kapalı kültürlerinin asimile edilip topluma entegrasyonlarının sağlanması gerektiğini düşünüyorum. başka türlü insanlara zarar vermeye devam edecekler.
devamını gör...
10.
(bkz: kadı sicilleri)ne geçen kayıtlara göre yaşamayı seven, bilen, sefa p*z*v*n*liğinin zirvesini gören insanlardır.
istanbul kadı sicilleri
üsküdar mahkemesi
84 numaralı sicil
(h. 999 -1000 / m. 1590 - 1591)
mahrûse-i üsküdar’da eşkiyâyı hıfz için ta‘yîn buyurulan hâssa yayabaşılardan fahrü’l-akrân mehmed subaşı çingene tâifesinden arslan b. kurd ve mehmed b. şucâ‘ ve kaplan b. abdullah nâm kıbtîler ve nice nefer levendâtıyla ve zevceleri sofyane ve belane nâm kıbtiyeler ile ve sâir nice çingeneler tâifesi zevceleriyle bir yerde şürb-i hamr edip mezbûrun çingeneler sarhoş olup yollarda müslümanların ehl ve iyâllerine şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden bî-garaz müslümanlardan ve sipâhi tâifesinden cemm-i gafîr haber verdiklerinde her biri yeniçeri papucu ve yeniçeri dolaması dahi giydiklerine binâ’en nâ’ibü’ş-şer‘i’ş-şerîf huzûruna ihzâr edip ber mûceb-i şer‘-i şerîf suâl olundukda fi’l-hakika bu gece düğünde idik avretlerimiz ile bir yerde şürb-i hamr eyledik ve elân sarhoşuz deyu ikrâr eylediklerinde böyle mübârek günde avretleriniz ile niçin bir yerde şürb-i hamr eylediniz denildikde mezbûretân hâtunlar iyi varırız şarab içeriz elinizden ne gelirse eylen deyu yeniçeri tâifesine boz ırgadlarsız deyu şetm eylediklerinde müşârunileyh mehmed subaşı’nın yoldaşlarından nasûh beşe ve mehmed beşe ve karagöz ve sâirleri mezbûrun çingeneler avretleri ile kazâya ihzâr olunup ve mahzarında da‘vâ edip mezbûretân çingeneler bize boz ırgadlarsız bizim zevcelerimiz hâssa kalafatçılarından sizin gibi kadir dediklerinden sonra ve kendileri ve hâtunları sarhoştur suâl olunsun dediklerinde mezbûrun çingenelere ve zevcelerine mezbûrun yeniçerilere ve ırgad dediniz mi niçin böyle kelimât eylediniz denildikde mezbûrların ırgadlar ve (…) düğünde şürb-i hamr dahi eyledik deyu ikrâr eylediklerinden müşterek haklarından gelmek gerek denilmekde sen de neye kadirsin bizim hakkımızdan gelesiz deyu hücûm edip ve şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden gayrı üsküdar’ın sulehâsı meclis-i şer‘de bunların ef‘âl ve evzâ‘ın böyledir dâimâ şürb-i hamr edip nâ-mahrem ile musâhabet ve münâzâ‘atdan hâlî değillerdir bunların haklarından gelinmezse fesâd etmeleri mukarrerdir deyu meclis-i şer‘de ihbârları mezbûrun yeniçeriler talebiyle kayd olundu.
fi’t-târihi’l-mezbûr.
şuhûdü’l-hâl: es-sâbikun
istanbul kadı sicilleri
üsküdar mahkemesi
84 numaralı sicil
(h. 999 -1000 / m. 1590 - 1591)
mahrûse-i üsküdar’da eşkiyâyı hıfz için ta‘yîn buyurulan hâssa yayabaşılardan fahrü’l-akrân mehmed subaşı çingene tâifesinden arslan b. kurd ve mehmed b. şucâ‘ ve kaplan b. abdullah nâm kıbtîler ve nice nefer levendâtıyla ve zevceleri sofyane ve belane nâm kıbtiyeler ile ve sâir nice çingeneler tâifesi zevceleriyle bir yerde şürb-i hamr edip mezbûrun çingeneler sarhoş olup yollarda müslümanların ehl ve iyâllerine şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden bî-garaz müslümanlardan ve sipâhi tâifesinden cemm-i gafîr haber verdiklerinde her biri yeniçeri papucu ve yeniçeri dolaması dahi giydiklerine binâ’en nâ’ibü’ş-şer‘i’ş-şerîf huzûruna ihzâr edip ber mûceb-i şer‘-i şerîf suâl olundukda fi’l-hakika bu gece düğünde idik avretlerimiz ile bir yerde şürb-i hamr eyledik ve elân sarhoşuz deyu ikrâr eylediklerinde böyle mübârek günde avretleriniz ile niçin bir yerde şürb-i hamr eylediniz denildikde mezbûretân hâtunlar iyi varırız şarab içeriz elinizden ne gelirse eylen deyu yeniçeri tâifesine boz ırgadlarsız deyu şetm eylediklerinde müşârunileyh mehmed subaşı’nın yoldaşlarından nasûh beşe ve mehmed beşe ve karagöz ve sâirleri mezbûrun çingeneler avretleri ile kazâya ihzâr olunup ve mahzarında da‘vâ edip mezbûretân çingeneler bize boz ırgadlarsız bizim zevcelerimiz hâssa kalafatçılarından sizin gibi kadir dediklerinden sonra ve kendileri ve hâtunları sarhoştur suâl olunsun dediklerinde mezbûrun çingenelere ve zevcelerine mezbûrun yeniçerilere ve ırgad dediniz mi niçin böyle kelimât eylediniz denildikde mezbûrların ırgadlar ve (…) düğünde şürb-i hamr dahi eyledik deyu ikrâr eylediklerinden müşterek haklarından gelmek gerek denilmekde sen de neye kadirsin bizim hakkımızdan gelesiz deyu hücûm edip ve şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden gayrı üsküdar’ın sulehâsı meclis-i şer‘de bunların ef‘âl ve evzâ‘ın böyledir dâimâ şürb-i hamr edip nâ-mahrem ile musâhabet ve münâzâ‘atdan hâlî değillerdir bunların haklarından gelinmezse fesâd etmeleri mukarrerdir deyu meclis-i şer‘de ihbârları mezbûrun yeniçeriler talebiyle kayd olundu.
fi’t-târihi’l-mezbûr.
şuhûdü’l-hâl: es-sâbikun
devamını gör...
11.
(bkz: kadı sicilleri)ne geçen kayıtlara göre yaşamayı seven, bilen, sefa p*z*v*n*liğinin zirvesini gören insanlardır.
istanbul kadı sicilleri
üsküdar mahkemesi
84 numaralı sicil
(h. 999 -1000 / m. 1590 - 1591)
mahrûse-i üsküdar’da eşkiyâyı hıfz için ta‘yîn buyurulan hâssa yayabaşılardan fahrü’l-akrân mehmed subaşı çingene tâifesinden arslan b. kurd ve mehmed b. şucâ‘ ve kaplan b. abdullah nâm kıbtîler ve nice nefer levendâtıyla ve zevceleri sofyane ve belane nâm kıbtiyeler ile ve sâir nice çingeneler tâifesi zevceleriyle bir yerde şürb-i hamr edip mezbûrun çingeneler sarhoş olup yollarda müslümanların ehl ve iyâllerine şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden bî-garaz müslümanlardan ve sipâhi tâifesinden cemm-i gafîr haber verdiklerinde her biri yeniçeri papucu ve yeniçeri dolaması dahi giydiklerine binâ’en nâ’ibü’ş-şer‘i’ş-şerîf huzûruna ihzâr edip ber mûceb-i şer‘-i şerîf suâl olundukda fi’l-hakika bu gece düğünde idik avretlerimiz ile bir yerde şürb-i hamr eyledik ve elân sarhoşuz deyu ikrâr eylediklerinde böyle mübârek günde avretleriniz ile niçin bir yerde şürb-i hamr eylediniz denildikde mezbûretân hâtunlar iyi varırız şarab içeriz elinizden ne gelirse eylen deyu yeniçeri tâifesine boz ırgadlarsız deyu şetm eylediklerinde müşârunileyh mehmed subaşı’nın yoldaşlarından nasûh beşe ve mehmed beşe ve karagöz ve sâirleri mezbûrun çingeneler avretleri ile kazâya ihzâr olunup ve mahzarında da‘vâ edip mezbûretân çingeneler bize boz ırgadlarsız bizim zevcelerimiz hâssa kalafatçılarından sizin gibi kadir dediklerinden sonra ve kendileri ve hâtunları sarhoştur suâl olunsun dediklerinde mezbûrun çingenelere ve zevcelerine mezbûrun yeniçerilere ve ırgad dediniz mi niçin böyle kelimât eylediniz denildikde mezbûrların ırgadlar ve (…) düğünde şürb-i hamr dahi eyledik deyu ikrâr eylediklerinden müşterek haklarından gelmek gerek denilmekde sen de neye kadirsin bizim hakkımızdan gelesiz deyu hücûm edip ve şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden gayrı üsküdar’ın sulehâsı meclis-i şer‘de bunların ef‘âl ve evzâ‘ın böyledir dâimâ şürb-i hamr edip nâ-mahrem ile musâhabet ve münâzâ‘atdan hâlî değillerdir bunların haklarından gelinmezse fesâd etmeleri mukarrerdir deyu meclis-i şer‘de ihbârları mezbûrun yeniçeriler talebiyle kayd olundu.
fi’t-târihi’l-mezbûr.
şuhûdü’l-hâl: es-sâbikun
istanbul kadı sicilleri
üsküdar mahkemesi
84 numaralı sicil
(h. 999 -1000 / m. 1590 - 1591)
mahrûse-i üsküdar’da eşkiyâyı hıfz için ta‘yîn buyurulan hâssa yayabaşılardan fahrü’l-akrân mehmed subaşı çingene tâifesinden arslan b. kurd ve mehmed b. şucâ‘ ve kaplan b. abdullah nâm kıbtîler ve nice nefer levendâtıyla ve zevceleri sofyane ve belane nâm kıbtiyeler ile ve sâir nice çingeneler tâifesi zevceleriyle bir yerde şürb-i hamr edip mezbûrun çingeneler sarhoş olup yollarda müslümanların ehl ve iyâllerine şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden bî-garaz müslümanlardan ve sipâhi tâifesinden cemm-i gafîr haber verdiklerinde her biri yeniçeri papucu ve yeniçeri dolaması dahi giydiklerine binâ’en nâ’ibü’ş-şer‘i’ş-şerîf huzûruna ihzâr edip ber mûceb-i şer‘-i şerîf suâl olundukda fi’l-hakika bu gece düğünde idik avretlerimiz ile bir yerde şürb-i hamr eyledik ve elân sarhoşuz deyu ikrâr eylediklerinde böyle mübârek günde avretleriniz ile niçin bir yerde şürb-i hamr eylediniz denildikde mezbûretân hâtunlar iyi varırız şarab içeriz elinizden ne gelirse eylen deyu yeniçeri tâifesine boz ırgadlarsız deyu şetm eylediklerinde müşârunileyh mehmed subaşı’nın yoldaşlarından nasûh beşe ve mehmed beşe ve karagöz ve sâirleri mezbûrun çingeneler avretleri ile kazâya ihzâr olunup ve mahzarında da‘vâ edip mezbûretân çingeneler bize boz ırgadlarsız bizim zevcelerimiz hâssa kalafatçılarından sizin gibi kadir dediklerinden sonra ve kendileri ve hâtunları sarhoştur suâl olunsun dediklerinde mezbûrun çingenelere ve zevcelerine mezbûrun yeniçerilere ve ırgad dediniz mi niçin böyle kelimât eylediniz denildikde mezbûrların ırgadlar ve (…) düğünde şürb-i hamr dahi eyledik deyu ikrâr eylediklerinden müşterek haklarından gelmek gerek denilmekde sen de neye kadirsin bizim hakkımızdan gelesiz deyu hücûm edip ve şer‘a muhâlif nice kelimât ettiklerinden gayrı üsküdar’ın sulehâsı meclis-i şer‘de bunların ef‘âl ve evzâ‘ın böyledir dâimâ şürb-i hamr edip nâ-mahrem ile musâhabet ve münâzâ‘atdan hâlî değillerdir bunların haklarından gelinmezse fesâd etmeleri mukarrerdir deyu meclis-i şer‘de ihbârları mezbûrun yeniçeriler talebiyle kayd olundu.
fi’t-târihi’l-mezbûr.
şuhûdü’l-hâl: es-sâbikun
devamını gör...
12.
kollektif akıl, ortak davranış topluluğu.
devamını gör...
13.
kadim hindistan'ın kuzey eteklerinde ortaya çıktıkları düşünülen renkli kişilikleriyle dikkat çeken radikal bir topluluk. kırmızı ve turuncunun harmanlandığı ateşin başında pileli kırmızı eteğiyle, kulak arkasından saçlarına yerleştirilen tutkunun rengi bir gül ile ritim tutturmuş kadınlarıyla bilinirler. çalgıya ahenkle eşlik eden parmaklar da erkeklerine ait. çoğunluğu esmerdir ve genelde göçebe yaşadıkları düşünülür. romanlarla da bir tutuldukları olur ve yine hakaret anlamında da kullanılır. "72 buçuk millet," denilen tarihsel terimdeki o buçuğun karşılığıdır, çingene halkı. tutkuyla ilgili olduğum bu halk hakkında çok daha sonra uzun uzun yazacağım. belli kalıplar içerisine sıkıştırılmış bu renkli halkın sandığınızdan daha kirli bir geçmişi var.
t: bir çingene'nin dilinden.
t: bir çingene'nin dilinden.
devamını gör...
14.
(bkz: esmeralda)
devamını gör...
15.
(bkz: yüreğim)
kimse de yazmamış güzel şarkıdır halbuki.
kimse de yazmamış güzel şarkıdır halbuki.
devamını gör...
16.
ahmet haşim'e göre, ağaca ve bahara benzer çingeneler.
9. yüzyıldan beri çeşitli topraklarda var oldu çingene.
devlet kurma, fethetme, toprak yönetme gibi dürtüleri olmadığından dolayı, çingenelerin tarihi yoktur. çingene, halen günü yaşar.
9. yüzyıldan beri çeşitli topraklarda var oldu çingene.
devlet kurma, fethetme, toprak yönetme gibi dürtüleri olmadığından dolayı, çingenelerin tarihi yoktur. çingene, halen günü yaşar.
devamını gör...
17.
ahmet haşim hiç çingenelerle yaşamamış herhalde. klasik edebiyatçı romantizmi.
ne ağaca, ne bahara benzerler. devlet kurma, fethetme toprak gibi dürtüleri yok değil. onları yapabilecek götleri yok.
ama günü yaşarlar o doğru. cebinde parası varken uyuyamazlar. illa bitirmeleri gerekir o parayı.
çingene gibi yaşamak tabiri vardır. sadece o günün, o saatin nasıl geçeceği önemli. sonraki gün, saat veya öncesi onu pek ilgilendirmez. sadece o an önemlidir.
neyse çok anlatırım daha da gerek yok.
ne ağaca, ne bahara benzerler. devlet kurma, fethetme toprak gibi dürtüleri yok değil. onları yapabilecek götleri yok.
ama günü yaşarlar o doğru. cebinde parası varken uyuyamazlar. illa bitirmeleri gerekir o parayı.
çingene gibi yaşamak tabiri vardır. sadece o günün, o saatin nasıl geçeceği önemli. sonraki gün, saat veya öncesi onu pek ilgilendirmez. sadece o an önemlidir.
neyse çok anlatırım daha da gerek yok.
devamını gör...
18.
119 bölümden oluşan “cennet mahallesi” dizisi…
devamını gör...
19.
dişilerinin dip boyaları gelmiş sarı saçlı ve çiçekli lsd etkili etek/şalvarlarla gezerler genelde memeleri kocamandır.
devamını gör...
20.
bazılarının sanrıları aksine romanya ile bir alakaları olmayan topluluk. hindistan kökenliderlir ve roman diye çağrılmalarının sebebi aslında 'romalı' * olduklarından ötürüdür.
not: tüm bu yazılanlar birebir romanyalı bir arkadaşın ağzından çıkanlardır. tşk.
not: tüm bu yazılanlar birebir romanyalı bir arkadaşın ağzından çıkanlardır. tşk.
devamını gör...