1.
büyüdüğümüz halde unutamadıklarımızdır.eğer kötü bir çocukluk yaşadıysanız hiçbir anı unutmazsınız. gök gürültüsü bunlardan biridir.
devamını gör...
2.
yarım kalmış ve asla tamamlanamayacak olmaktır.
devamını gör...
3.
akıldan ziyade alnımda kalan ince bir yarık izi var. benle büyüdü kerata.
devamını gör...
4.
henüz her şeyin farkında değildim. kötülük görüyordum ama anlamıyordum işte, hemen unutuyordum. kötü anılar birikmiyordu.
devamını gör...
5.
taso muharebeleri. az ütmedim mahallenin erkek ırkını. sonra da balkondan saçtım hepsini, tavuk gibi yemledim gencoları. karizmaya bak.
devamını gör...
6.
beyblade in popüler olup okulda beyblade kapıştırdığımız zamanları biliyorum. annem falan baya almıştı istediklerimi. gerçi bende çok bir şey isteyen yada marka bağımlısı bir çocuk hiç değildim. bundan dolayı 40 yılın başında oyuncak isteyince almaları normal. hani hiç şımarık falan olmadım, hep akrabalar arasında örnek gösterilen o sessiz sakin çocuktum.
devamını gör...
7.
mükemmel planımla ağaçtan düşmemiz. olay şöyle gelişti.
annem karnı burnunda hamile. inekleri otlatmaya çıkmışız. orada da çok güzel, bal gibi bir kiraz ağacı var. kuş kirazı. bir dal var ama nasıl böyle, üstü kum gibi. kardeşime dedim ki gel bunu alıp anneme atalım da kadın yesin. neyse çıktık. dallar ince ama biz küçük olduğumuz için taşıyor. hem dalın ucuna yürüyoruz alttaki dalı kırmak için hem de üstteki daldan destek alıyoruz. neyse bir çatırt sesi geldi. ne oluyor kız dedim, baktım bastığımız dalda bir şey yok. meğer tuttuğumuz dala fazla asılmışız. bir an gözüm karardı. sonra küüüt diye yere çakılmışız. * kardeşim ağlıyor, ben sadece aaaaah aaaaah diye bağırıyorum. herhalde ölüyorum diye düşündüm. şükür toprak zemin. annem de gülme krizine girdi. kadın şokta. çünkü iki adım ötesine düştük. üstüne düşsek bir de kardeş katili olacağım. çünkü plan benim. annem ötede kah kah gülerken biz bir şekilde toparladındık.
düştük ama bari kiraz dolu dal ile düşseydik gam yemezdim.
annem karnı burnunda hamile. inekleri otlatmaya çıkmışız. orada da çok güzel, bal gibi bir kiraz ağacı var. kuş kirazı. bir dal var ama nasıl böyle, üstü kum gibi. kardeşime dedim ki gel bunu alıp anneme atalım da kadın yesin. neyse çıktık. dallar ince ama biz küçük olduğumuz için taşıyor. hem dalın ucuna yürüyoruz alttaki dalı kırmak için hem de üstteki daldan destek alıyoruz. neyse bir çatırt sesi geldi. ne oluyor kız dedim, baktım bastığımız dalda bir şey yok. meğer tuttuğumuz dala fazla asılmışız. bir an gözüm karardı. sonra küüüt diye yere çakılmışız. * kardeşim ağlıyor, ben sadece aaaaah aaaaah diye bağırıyorum. herhalde ölüyorum diye düşündüm. şükür toprak zemin. annem de gülme krizine girdi. kadın şokta. çünkü iki adım ötesine düştük. üstüne düşsek bir de kardeş katili olacağım. çünkü plan benim. annem ötede kah kah gülerken biz bir şekilde toparladındık.
düştük ama bari kiraz dolu dal ile düşseydik gam yemezdim.
devamını gör...
8.
birgün birgün bir çocuk evede gelmiş kimse yok, açmış bakmış dolabı, şeker de sanmış ilacı, yemiş yemiş bitirmiş, akşama karnı ağırmış...
devamını gör...