öne çıkanlar | diğer yorumlar

ed falco'nun 2012 tarihli, 1933/34 yıllarını anlatan kitabıdır. mario puzo'nun mafya olgusu üzerindeki bilgisi ve bu bilgiyi yansıtmasındaki ustalık bu kitapta mevcut değil. bu kitaptaki karakterlerin, orjinal kitaptaki karakterlerle kıyaslanması halinde aradaki uyumsuzluklar kolayca görülebilir. baba kitabındaki olaylar da bu kitapta farklı şekillerde anlatılmış. birkaç örnek vererek açıklayayım.

santino corleıone yani "sonny", orjinal eserde: libidosu yüksek, öfke kontrol sorunları yaşayan, babasının anlayışına sahip olmasa da aptal da olmayan bir karakterdir. çarpık da olsa ahlak anlayışına sahiptir. caniliği ve acımasızlığı herkes tarafından bilinir ancak bir kadına asla vurmaz, şiddet uygulamaz. bu özellikler karakteri iyi insan yapmasa da, kendi içinde belirli kurallara göre hareket etmesi karakteri karikatür veya tip olmaktan çıkararak gerçeklik hissini arttırır. bu kitaptaki sonny'ye bakarsak: en yakın arkadaşının ablasıyla yatan, babasıyla yaptığı konuşmalar ve öfke anlarında aptallaşan, en yakın arkadaşını tüm kanıtlara rağmen babasının saygısını kazanmak için öldürebilecek bir karakter. arkadaşının ablasıyla birlikte oldukları sahnelerde cinsel birliktelik yanında duygusal bir bağ olduğu da anlaşılıyor ancak sonrasında gıyabında "fahişe" diye bahsedebiliyor kendisinden. bu ilişki de kimse tarafından bilinmiyor. mahalle kültürünün, memleketçiliğin alt metin olarak sürekli yer aldığı bu mafya evreninde, sonny söyleyene kadar herkesin habersiz olması da inandırıcı gelmiyor. özellikle irlandalı ve italyan düşmanlığının anlatıldığı bu kitapta. normalde bir veya iki kaçamaktan sonra mahallenin ve sonrasında da tüm illegal camiyanın dedikodusunu yapacağı ilişki sessiz sedasız ilerliyor.

sonny'nin mafya dünyasına girmesi, olaylar ve karakterler de orjinal eserden farklı. orjinal hikayede, vito corleone'u "don" yapacak yola sokan olay fanucci cinayeti'dir. sonny, babasına bu cinayeti gördüğünü söyler ve vito durumdan hoşnut olmasa da bu olayın santino'nun kaderini belirlediğini kabul eder. falco ise, ya kendisinin daha iyi bir yazar olduğunu düşünmüş olmalı ya da işine özen göstermemiş olmalı ki , kitapta şahit olduğu olay tom'un babasının öldürülmesi.
(bkz: tom hagen)

yukarıdaki konuşmaların yaşanmasını tetikleyen olay da yine orjinal eserden çok farklı. baba'da vito, sonny'ye: arkadaşlarıyla yaptığı soygundan ne kadar para kazandığını, bu paranın hayatını riske atmaya değdiğihi mi düşündüğünü sorar; bunları söylerken para miktarını (kişi başı 20-30 dolar) da küçümser, avukat olması halinde legal yollarla daha büyük hırsızlık yapabileceğini belirtir ve avukat olmak istemez misin? sorusunu da son çare olarak yöneltir. corleone ailesi'nde ise: sonny otomatik silahlarla, sağlam istihbaratlarla ve sıfır can kaybıyla sürekli bir biçimde şehrin en büyük mafya liderini soymakta, bu soygunlardan da güzel paralar kazanmaktadır. ayrıca babası tarafından sanayici olması düşünülerek sanayide işe sokulmuştur. "sen türk babası mısın bre ed abi?" demekten alamıyorum kendimi. bu uyuşmazlıklar da karakterlerin gelişimine zerre yararlı olmadığı gibi, aksine anlatının gerçekliğini de ciddi zedeliyor. bu zararın detaylarına altta yer vereceğim.

sonny ve "spor ayakkabılı gangsterler cetesi", şehrin en büyük mafya babası olan giuseppe mariposa'nın kaçak içki dolu kamyonlarını kolaylıkla çalarak paraya para demiyorlar. bu mafya babası ne yapıyor? hiçbir şey yapamıyor. bu yeniyetmeler pazardan elma çalar gibi kolaylıkla, kamyonlar dahil, içkileri çalıyorlar. hatta bir defasında sonny ve bir diğer arkadaşı 100 papel değerinde şarapların olduğu kamyoneti tereyağından kıl çeker gibi gasbediyor. zaatı muhteremin güçsüz olduğunu düşünüyorsanız da çok yanılıyorsunuz. corleonelar açıkça karşı çıkamamakla birlikte mariposa'nın emirlerini dinliyorlar. kalan tüm mafya aileleri kendisine koşulsuz, şartsız itaat ediyorlar. bu güçte bir adamın mallarını nasıl çalıyorlar peki? yapıyorlar öyle işte, bir açıklaması yok. emri altında onlarca gangster bulunan don da gidip vito'yu darlıyor tabi. buradaki farklılıklar da aslında ilgili mafya babasının adının salvatore maranzano olması ve gücü. orjinalde al caponela yakın ilişkileri olan karakter, buna ek olarak bir mafya ailesinin desteğine sahip. diğer aileleri bilmiyoruz ancak bu eserde devasa bir güce sahip. yazar corleone ailesi'nin karizmasına fazladan çimento koyarak hikayenin güzelleşeceğini düşünmüş sanırım ama olmamış. isim değişikliğinin gerekliliği ve amacını ise hiç bilmiyorum. böyle yaparak daha güçlü bir karakteri, ergenlerin elinde oyuncak etmekten başka bir şey yapamamış yazar. puzo kitaplarının gerçekçi atmosferinin yanında çok sahte duruyor. kısaca: ana hikayenin öncesini anlatarak eksik parçaları doldurmak yerine, hikaye bütünlüğünü zedeleyecek koca koca delikler açmaktan başka bir şey yapamamış.

durum bizde de görülen örnekler gibi bir bakıma. kurtlar vadisi popüler hale gelir ve sonrasında daha iyi olduğunu düşünen yapımcılar tarafından kalitesiz klonları üretilir. hikayeyi gerçek kılan nitelikler anlaşılmaz. aksiyon, racon ve havalı sözcükler kullanılarak eserin bundan ibaret olduğu yanılgısına düşülür.


johnny fontane ve vito arasında geçen bir konuşma var okuyanların malumu. düğün devam ederken gerçekleşen bu konuşmaların önemli bir parçası da arkadaşlık üzerine vito'nun verdiği söylev. her ne kadar mafya yapılanması olsa, kanunlar umursanmıyor olsa da karakterlerin belirli ahlaki anlayış ve yargıları var. arkadaşlık kavramına bu denli önem veren vito'nun, suçsuz da olsa en yakın arkadaşını öldürme görevini sonny'ye vermesi; vito'yu herkesin gözünde "baba" yapan, saf otorite ve adil imajını çizikler içinde bırakarak sıradan bir gangsterden öteye götürmüyor kendisini. bobby corcoran, istemeden vito'yu vurmuş olsa da, temelde arkasından yaklaşan suikastçiyi vurmak için ateş etmişti. eylem istenmeyen bir şekilde gerçekleşti fakat isabet sonucu kafasına gelecek ve kaçınılmaz olarak öldürecek kurşundan kurtulmuş oldu vito. olayın bu yönüne şahitlik edecek tanıklar da var ama netice infaz oluyor. bu gerekçeler ve ve arkadaşının masum olduğunu düşünmesi santino'yu tereddüt ettiriyor. infazı gerçekleştirebilmek için de bobby'yi kendisine saldırmaya teşvik ediyor. bunu da ablasını bexerdiğini ve fahişe olduğunu söylerek yapıyor.


kaliteli bir kitap olmasa da ben luca brasili sahneler okumak istiyorum derseniz tercih edilebilir. luca'yı da frankenstein tadında okuyacağınızı unutmamak kaydıyla. al capone'un gönderdiği infaz timini öldürdüğü anları okurken kardeş payı'ndaki şu sahne canlandı gözümde sürekli.
kardeş payı - mafyaların gerçek mafyalardan dayak yediği sahne
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"corleone ailesi (kitap)" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim