daha yeni oturdum

onca işin gücün arasında aha yeni oturdum derler.

eskiden bir patronum vardı ben böyle dolandırıcı fırıldak bir insan görmedim. hatta iki tane karısı vardı. nasıl ikna ettiyse artık.
bu bir taraftan da inşaat yapıyordu güya. bir gün iş yerinde oturuyoruz. bir adam geldi. nerde o dedi. benim evi yapmadı hala. biz de yok dedik.
bu aradı onu. nerdesin diyor. o da ankara dayim diyor. ankara ile bizim aramiz 500 km .
adam diyor nerdesin hani ev paralar.
ya diyor ankara'da yim gelecem.
ama patron adamın iş yerinde olduğunu bilmiyor tabi.
adam diyor çabuk gel. patron diyor ankara dayim.
o sırada patron elinde telefonla adamla konuşurak içeri girdi. adamı karşısında görünce. aha şimdi iş yerine girdim dedi. biz koptuk tabi içerde.
ışınlandı lavuk sanki.
adam da diyor ki lan dolandırıcı .
noldu acaba o adama o evi yaptı mı.

evin hanımından belli şartlar altında duyulması mümkün olan cümle. şöyle ki, evin hanımı, tüm gün çoluk çocuk, iş güç, yemek, temizlik vs. derken çok yorulmuştur, tam iki dakika şöyle ayaklarımı uzatıp biraz dinleneyim der ki oradan biri* "bana su getirir misin?" gibisinden aslında kendisi yapabileceği bir şeyi ondan talep edince, şalterler atar ve "daha yeni oturdum yahu çok yoruldum, bugün şunu bunu yaptım." der ki o birisi gidip kendi suyunu kendisi alsın. evin annesini* böyle cümleler sarf edecek duruma getirmeyiniz, kendi yapabileceğiniz şeyleri ondan istemeyiniz. çok yorulduğunu görüp lütfen mümkünse siz ona bir çay/kahve yapıp getiriniz.*

maalesef bugün de nazar değdiği için daha yeni oturdum. halkımız napsın iş ev işi bitmiyor. biz ölmeden robot falan çıksaydı alırdık kredi mıredi.
ev işi yapan robot. biz de şans yok o da evde yatar, akşama kadar müge anlı esra erol izler . dur bi sus ne yemeği bak şimdi bu kadın evliymiş ama muhtara kaçmış. muhtarın karısı da bu çocuğun babasıyla birlikteyemiş. hayali bile böyle oldu puu. robot kalsın.