1.
genç şair oğulcan kütük imzalı eser;
kendisinin aynı zamanda şair birhan keskin'in yeğeni olduğu bilinmektedir.
kitabımız geçen eylül ayında yayınlanmıştır.
kitap hakkında konuşmadan evvel oğulcan kütük'ün kurmuş olduğu şiir dünyası hakkında duygu ve düşüncelerimi biraz açmam gerekiyor, kendisinin okuduğum ilk kitabı bu değil, o yüzden onun şiir dünyasına yakın olduğumu düşünüyorum.
oğlan çıkmazı adlı eseri de oldukça iyi bir şiir kitabıydı ve kendisi genç yaşına rağmen olgunluk dönemindeki bir insanın yazması olağan karşılanabilecek şiirleri ileri yaşlara gelmeden yazabiliyor, bu da onun iyi bir kalemi olduğunu gösteriyor.
onun şiiri yabana atılacak bir şiir değildir, gerçi hangi kitap yabana atılmayı hak eder orası tartışılır.
şimdi ise kitap hakkında biraz konuşmak istiyorum, kitap oldukça inceydi, 72 sayfaydı sanırım, yormayan ama etkileyen şiirlerdi.
oğulcan kütük şiirlerinde insanın her hâlini kendine has bir dokunuşla iyi bir şiir formunda sunmayı iyi biliyor ve şiirlerinin benim için ifade ettiği anlam ise büyük.
o şiirlerinde kırgın, hayatta bir şeyleri değiştirmek isteyen, ağlamaktan utanmayan, gururlu ve keskin bir biçimde karşımıza çıkıyor, hayata dair fark edilmesi güç gibi gelen şeyleri görüyor, gördüklerini, yaşamını, ölümü, algıladıklarını, kısacası onun yaşamına etki eden şeyleri kendine has bir şiir ile sunuyor.
okurken altını çizdiğim dizeler az değildi, beklentimi karşılayan bir kitap oldu, şairin kendini geliştirmiş olduğunu, üslubunun daha da biçim kazandığını görmek mutlu etti.

seni bilirim ve bilmek katılaşır artık.
her şeyin yeri değişecek sen gittiğinde.
yalnız yediğin elmaya yenildin.
sana çok yakıştı, yıllarca bir şey arayıp
tam bulduğun an ölmek.
bir sedyeye uzandın,
sedyeni itmeye çocukluğun geldi.
gideceğime inanmadı kimse
ne kolaymış mahvolmak.
soyundum ve bir mezara benzedim
hiçbir şeyin sonuna inanmadım.
insan birini uğurlarken ilk nereye bakar
dedim.
sordum çürüdüm.
kendisinin aynı zamanda şair birhan keskin'in yeğeni olduğu bilinmektedir.
kitabımız geçen eylül ayında yayınlanmıştır.
kitap hakkında konuşmadan evvel oğulcan kütük'ün kurmuş olduğu şiir dünyası hakkında duygu ve düşüncelerimi biraz açmam gerekiyor, kendisinin okuduğum ilk kitabı bu değil, o yüzden onun şiir dünyasına yakın olduğumu düşünüyorum.
oğlan çıkmazı adlı eseri de oldukça iyi bir şiir kitabıydı ve kendisi genç yaşına rağmen olgunluk dönemindeki bir insanın yazması olağan karşılanabilecek şiirleri ileri yaşlara gelmeden yazabiliyor, bu da onun iyi bir kalemi olduğunu gösteriyor.
onun şiiri yabana atılacak bir şiir değildir, gerçi hangi kitap yabana atılmayı hak eder orası tartışılır.
şimdi ise kitap hakkında biraz konuşmak istiyorum, kitap oldukça inceydi, 72 sayfaydı sanırım, yormayan ama etkileyen şiirlerdi.
oğulcan kütük şiirlerinde insanın her hâlini kendine has bir dokunuşla iyi bir şiir formunda sunmayı iyi biliyor ve şiirlerinin benim için ifade ettiği anlam ise büyük.
o şiirlerinde kırgın, hayatta bir şeyleri değiştirmek isteyen, ağlamaktan utanmayan, gururlu ve keskin bir biçimde karşımıza çıkıyor, hayata dair fark edilmesi güç gibi gelen şeyleri görüyor, gördüklerini, yaşamını, ölümü, algıladıklarını, kısacası onun yaşamına etki eden şeyleri kendine has bir şiir ile sunuyor.
okurken altını çizdiğim dizeler az değildi, beklentimi karşılayan bir kitap oldu, şairin kendini geliştirmiş olduğunu, üslubunun daha da biçim kazandığını görmek mutlu etti.

seni bilirim ve bilmek katılaşır artık.
her şeyin yeri değişecek sen gittiğinde.
yalnız yediğin elmaya yenildin.
sana çok yakıştı, yıllarca bir şey arayıp
tam bulduğun an ölmek.
bir sedyeye uzandın,
sedyeni itmeye çocukluğun geldi.
gideceğime inanmadı kimse
ne kolaymış mahvolmak.
soyundum ve bir mezara benzedim
hiçbir şeyin sonuna inanmadım.
insan birini uğurlarken ilk nereye bakar
dedim.
sordum çürüdüm.
devamını gör...
"dimdik bakma rehberi" ile benzer başlıklar
kusura bakma
23