1.
insanları yanıltma, kandırma karşılığını haksız kazanç elde eden kişilere denir. normalde yetenek işidir ancak ülkemizin saf, masum insanlarını kandırmak için dolandırıcıların ekstra bir beceriye sahip olması gerekmiyor. dolandırıcılar kendi içerisinde bir çok alana ayrılmıştır. şuan en revaçta olanı telefon dolandırıcılığıdır.
devamını gör...
2.
hileli davranışlarla bir kimseyi kandırmak.
devamını gör...
3.
gelin size tanıdığım bir dolandırıcıyla ilgili bir anımı anlatayım
sene 2018, yazın hadımköy'de öztürk ilaç isminde bir işyerinde gündelik işte çalışıyorum. o zamanlar ismi dolandırıcı mehmet olan biri var, kendisi 30'lu yaşlarının başında, çalışırken öğle arasında bunu gördüm, yanına gidip "abi işe mi girdin burada hayırlı olsun..." dedim, "yok kardeşim arkadaşların yanına uğradım." dedi, sonra da çıktı gitti iş yerinden.
ertesi gün iş yerinin kapısına yaşlı bi amca geldi, "benim torunum burada çalışıyormuş, torumu göreceğim." dedi, biz de sorduk torununun kim olduğunu ama bu kez bir sorun çıkıyor, çünkü amcanın cevabına uyan isim ve soy ismine sahip kimse çalışmıyor burada.
sonra benim kafama dank etti, dün gelen dolandırıcı mehmet'in dedesiydi bu dedim kendi kendime, derken bi bağırtı koptu ve adamcağız dolandırıldığını anlamış olsa gerek bağırmaya başladı, "torun değil şerefsizsin sen, kız kardeşinin bilgisayarını satıp iddia oynadın, evin perdelerini halılarını satıp iddia oynadın yetmedi bir de beni dolandırdın..." diye, adamcağız orada yığıldı kaldı.
neyse ambulans çağırıldı ama ambulans gelene kadar adam bir şekilde kendine geldi, adamcağız anlatmaya başladı sonra, bu mehmet gitmiş dedesine "ben öztürk ilaç'ta işe girdim, orada çalışırken ufak bi kaza oldu, yeni gelen ilaçların olduğu kutuları düşürdüm, 7 bin liralık zarar oldu, bunu ödemem lazım 7 bin verir misin bana?" diye bir istekte bulunmuş, dedesi de "orada çalıştığını kanıtlarsan veririm tabii ki evladım" demiş adamcağız.
sonrası mı? bu arkadaşlarını görme bahanesiyle iş yerine geliyor, orada arkadaşlarından "lan çalışıyor gibi fotoğrafımı çeksenize..." diye ricada bulunuyor ve çekilen fotoğrafları dedesine gösterip 7 bin alıyor, onunla da iddia oynuyor, kaybediyor, gidip kız kardeşinin laptopunu alıyor, satıyor ve o parayla da iddia oynuyor, onda da kaybediyor ve ortalıktan kayboluyor...
bazı insanlar gerçekten hem bencillik, hem aptallık, hem de saf bir düşüncesizlik barındırıyor.
sene 2018, yazın hadımköy'de öztürk ilaç isminde bir işyerinde gündelik işte çalışıyorum. o zamanlar ismi dolandırıcı mehmet olan biri var, kendisi 30'lu yaşlarının başında, çalışırken öğle arasında bunu gördüm, yanına gidip "abi işe mi girdin burada hayırlı olsun..." dedim, "yok kardeşim arkadaşların yanına uğradım." dedi, sonra da çıktı gitti iş yerinden.
ertesi gün iş yerinin kapısına yaşlı bi amca geldi, "benim torunum burada çalışıyormuş, torumu göreceğim." dedi, biz de sorduk torununun kim olduğunu ama bu kez bir sorun çıkıyor, çünkü amcanın cevabına uyan isim ve soy ismine sahip kimse çalışmıyor burada.
sonra benim kafama dank etti, dün gelen dolandırıcı mehmet'in dedesiydi bu dedim kendi kendime, derken bi bağırtı koptu ve adamcağız dolandırıldığını anlamış olsa gerek bağırmaya başladı, "torun değil şerefsizsin sen, kız kardeşinin bilgisayarını satıp iddia oynadın, evin perdelerini halılarını satıp iddia oynadın yetmedi bir de beni dolandırdın..." diye, adamcağız orada yığıldı kaldı.
neyse ambulans çağırıldı ama ambulans gelene kadar adam bir şekilde kendine geldi, adamcağız anlatmaya başladı sonra, bu mehmet gitmiş dedesine "ben öztürk ilaç'ta işe girdim, orada çalışırken ufak bi kaza oldu, yeni gelen ilaçların olduğu kutuları düşürdüm, 7 bin liralık zarar oldu, bunu ödemem lazım 7 bin verir misin bana?" diye bir istekte bulunmuş, dedesi de "orada çalıştığını kanıtlarsan veririm tabii ki evladım" demiş adamcağız.
sonrası mı? bu arkadaşlarını görme bahanesiyle iş yerine geliyor, orada arkadaşlarından "lan çalışıyor gibi fotoğrafımı çeksenize..." diye ricada bulunuyor ve çekilen fotoğrafları dedesine gösterip 7 bin alıyor, onunla da iddia oynuyor, kaybediyor, gidip kız kardeşinin laptopunu alıyor, satıyor ve o parayla da iddia oynuyor, onda da kaybediyor ve ortalıktan kayboluyor...
bazı insanlar gerçekten hem bencillik, hem aptallık, hem de saf bir düşüncesizlik barındırıyor.
devamını gör...
4.
özellikle de türkiye'dekiler, bu konuda hiç sınır tanımadılar. boğaz köprüsü'nü satmak, galata kulesi'ni satmak, saadet zincirleri, bankerlik, yeşil sermaye adı altında milyonlarca mark para toplamak, hatta başbakanı bile dolandırmak kimsenin harcı olmayacak işler. bugünün dolandırıcıları bile çiftlik bank kurup işi götürüyorsa, ilham perilerini eski "meslek ustaları" nda aramak gerek.
devamını gör...
5.
dolandırıcı olsam çok insanı rahatlıkla kandırma potansiyeline sahip insanım ve ayna nerden baksan 50 60 bin kazanırım. neyseki değilim yoksa yazık olurdu insanlara.
kimisi hadi ordan diye bilir. demeyin efendim demeyin.
arı kovanı satarken insanları konuşmalarımla ikna edip peşin olarak paralarını alıyordum. istesem göndermeye bilirim kovan. numara değiştirir hayatıma devam ederim. böyle böyle dolandırıcı olarak nam salarim.
kimisi hadi ordan diye bilir. demeyin efendim demeyin.
arı kovanı satarken insanları konuşmalarımla ikna edip peşin olarak paralarını alıyordum. istesem göndermeye bilirim kovan. numara değiştirir hayatıma devam ederim. böyle böyle dolandırıcı olarak nam salarim.
devamını gör...
6.
tatlı tatlı yemenin acı acı çıkarması olurmuş.
devamını gör...
7.
iki mükemmel dolandırıcılık hikayesi var bildiğim. ikincisini anlatayım. diğeri ankara vakko'nun dolandırılması, biraz daha eski. onu da daha sonra anlatırım.
benim elektronik mühendisi olarak çalıştığım yıllarda, bizimle aynı işi yapan bir başka firma daha peydahlandı. bizim sektörün en büyük firmasının da bulunduğu dudullu'da bir yer satın almışlar.
sadece bizim sektörde değil, tüm sektörlerde iş şöyle döner: satış elemanı dükkana girer, rafları kontrol eder, elinde malzemeleri ve fiyatlarını gösterir bir liste vardır. o liste üzerinden satıcıya iskonto yapar. iskonto satın alınan malın miktarına göre değişir. üç ay dört ay neyse bir vadeyle satılır.
bu firma iki yıl kadar yer tutmak için çabaladıktan sonra en sonunda güven tesis etti. sonraki yıl bir kampanya yaptılar. kampanyada hem iskontolar çok yüksek, hem de vadeler uzun, bir de yıl sonunda 100 milyar ciro yapana bir doblo veriyor.
bizim patronlar bana soruylar biz neden o fiyatlara veremiyoruz diye. malzeme fiyatlarını koyuyorum. adamların sattığı fiyatın iki katı.
dedim bunlar batağa oynuyorlar. başka açıklaması yok. biz veremeyz. siz biz de verelim diiyorsanız zararınız bu kadar olur, karşılarız derseniz buyrun oynayın.
firma o yıl taahhütlerinin tamamını yerine getirdi.
ertesi yıl satış elemanları gene piyasaya çıkıp aynı koşullarla mal sattılar. şubat aralık arası ne tüm bağlantılarını yaptılar. uzun vadelii çeklerini aldılar satıcılardan. mart ayında fuar var. orada standları var firmanın. standa gelmediler. fuar sonrası sevkıyat yapmaları gerekiyor. sevkiyat da yapmayınca firmayı arıyorlar. telefon duvar. firma kapanmış. binası satılmış. sahipleriyok.
lan biz buraya çek vermiştik diye telaşa düşüyorlar. başlarına taş, çeklerin faktoring firmasında kırdırıldığını öğrenince değiyor.
hem çekleri ödüyorlar. hem malzemesiz kalıyorlar. hem de ellerinde bulunan o marka malzemeler, tamir bakım servisi olmadığından satılamaz hale geliyor. adamın götürdüğü para 8-10 milyon lira, 2007 ya da 2008 senesi parası. firmaların zararı daha büyük. 30-40 milyon gibi.
ayrıntılı bir şekilde planlanmış komple bir dolandırma böyle olur işte
benim elektronik mühendisi olarak çalıştığım yıllarda, bizimle aynı işi yapan bir başka firma daha peydahlandı. bizim sektörün en büyük firmasının da bulunduğu dudullu'da bir yer satın almışlar.
sadece bizim sektörde değil, tüm sektörlerde iş şöyle döner: satış elemanı dükkana girer, rafları kontrol eder, elinde malzemeleri ve fiyatlarını gösterir bir liste vardır. o liste üzerinden satıcıya iskonto yapar. iskonto satın alınan malın miktarına göre değişir. üç ay dört ay neyse bir vadeyle satılır.
bu firma iki yıl kadar yer tutmak için çabaladıktan sonra en sonunda güven tesis etti. sonraki yıl bir kampanya yaptılar. kampanyada hem iskontolar çok yüksek, hem de vadeler uzun, bir de yıl sonunda 100 milyar ciro yapana bir doblo veriyor.
bizim patronlar bana soruylar biz neden o fiyatlara veremiyoruz diye. malzeme fiyatlarını koyuyorum. adamların sattığı fiyatın iki katı.
dedim bunlar batağa oynuyorlar. başka açıklaması yok. biz veremeyz. siz biz de verelim diiyorsanız zararınız bu kadar olur, karşılarız derseniz buyrun oynayın.
firma o yıl taahhütlerinin tamamını yerine getirdi.
ertesi yıl satış elemanları gene piyasaya çıkıp aynı koşullarla mal sattılar. şubat aralık arası ne tüm bağlantılarını yaptılar. uzun vadelii çeklerini aldılar satıcılardan. mart ayında fuar var. orada standları var firmanın. standa gelmediler. fuar sonrası sevkıyat yapmaları gerekiyor. sevkiyat da yapmayınca firmayı arıyorlar. telefon duvar. firma kapanmış. binası satılmış. sahipleriyok.
lan biz buraya çek vermiştik diye telaşa düşüyorlar. başlarına taş, çeklerin faktoring firmasında kırdırıldığını öğrenince değiyor.
hem çekleri ödüyorlar. hem malzemesiz kalıyorlar. hem de ellerinde bulunan o marka malzemeler, tamir bakım servisi olmadığından satılamaz hale geliyor. adamın götürdüğü para 8-10 milyon lira, 2007 ya da 2008 senesi parası. firmaların zararı daha büyük. 30-40 milyon gibi.
ayrıntılı bir şekilde planlanmış komple bir dolandırma böyle olur işte
devamını gör...
8.
para bir şekilde yerine gelir de peki bu sevgisine inandırıp güvenimizi, inancımızı dolandıranları ne yapıcaz?
devamını gör...
9.
küçük esnaf olup da 4-5 farklı isimde iş yapan.. böyleleri ifşa etmekten karakolluk olup saatlerce ifade de verdim 2 farklı şubede. tarafımı tutan polis de oldu karşı tarafı saçma salak kollayan da.
devamını gör...
10.
birinden borç veya bedel karşılığı diye parasını alıp peşinde dolandıran, vermeyen kimse.
dolandırmak fiili , alacaklıları peşinde dolandırmaktan geliyor.
dolandırmak fiili , alacaklıları peşinde dolandırmaktan geliyor.
devamını gör...
11.
devamını gör...
12.
benim adım serdar tezcan. dollaanndırıcılar kralı. 2 kızım var, eyşan ile bahar. tek maharetim var, insanların zayıf noktalarını görmek, onunla üç kağıt kurarım.
devamını gör...
13.