1.
tool barizce farklı bir tarza sahip olsa da onları da genelde progressive metal kategorisine dahil ederler. dream theater ise progressive metal türünün kitabını yazmıştır. yani esasen en en eski prog metal gruplarından biri olmasalar da en eskilerden sayılabilirler, türün öncülerindendir(ler) ve bu türü geniş kitlelere yayma hususunda başka hiçbir grup onların eline su dökemez. yani metallica nasıl ki tüm dünyaya metal müziği tanıtmışsa, dream theater da tüm metalcilerin prog metal diye bir tür olduğundan haberdar olmasında başat rol oynamıştır. tüm dünyanın prog metali bilmesi diye bir şey yok tabii de işte rock dinleyip metal dinlemeyenlerin bile ciddi oranı dream theater'ı bilir.
valla dürüst olacağım, tool kadar "bayık" az grup biliyorum. yani katlanamıyorum ben kendilerinin müziğine. dinleyenlere saygım sonsuz tabii ki. şu başlıkta böyle konulardaki görüşlerimi netleştirmiştim: (bkz: yazarların nelere saygı duyup nelere duymadığı)
yani işte zevk meselesi diyelim. cidden katlanamıyorum tool'a.
dream theater'ın ise awake albümüne taparım, scenes from a memory albümünüyse çok severim. çoğu kişi şaşırır ama images and words albümlerini pek o kadar sevmem. when dream and day unite adlı ilk albümlerini bile daha fazla beğeniyorum açıkçası. octavarium ile birlikte topluluktan tamamen koptum denebilir. yani 20 senedir yaptıkları hiçbir şey benlik değildi. son 3 albümleri dışında hepsini de dinledim üstelik. son 3 albümlerinden de, önden saldıkları single'ları dinledim. "öefff", deyip kapattım sonra.
tool'un bildiğim kadarıyla zayıf bir albümü yok. zaten az albüm çıkardılar. dream theater'ın ise, azılı fanlarının bile çoğunun beğenmediği albümleri mevcut, bir sürü albümü arasında.
bu versus'ta dream theater'ı seçiyorum elbette. tool, benim için hiçbir şey ifade etmiyor. dream theater'ın hem çok sevdiğim 2 albümü var hem de hayranı olduğum birçok prog metal grubuna ilham verdiler. örnek: (bkz: symphony x)
valla dürüst olacağım, tool kadar "bayık" az grup biliyorum. yani katlanamıyorum ben kendilerinin müziğine. dinleyenlere saygım sonsuz tabii ki. şu başlıkta böyle konulardaki görüşlerimi netleştirmiştim: (bkz: yazarların nelere saygı duyup nelere duymadığı)
yani işte zevk meselesi diyelim. cidden katlanamıyorum tool'a.
dream theater'ın ise awake albümüne taparım, scenes from a memory albümünüyse çok severim. çoğu kişi şaşırır ama images and words albümlerini pek o kadar sevmem. when dream and day unite adlı ilk albümlerini bile daha fazla beğeniyorum açıkçası. octavarium ile birlikte topluluktan tamamen koptum denebilir. yani 20 senedir yaptıkları hiçbir şey benlik değildi. son 3 albümleri dışında hepsini de dinledim üstelik. son 3 albümlerinden de, önden saldıkları single'ları dinledim. "öefff", deyip kapattım sonra.
tool'un bildiğim kadarıyla zayıf bir albümü yok. zaten az albüm çıkardılar. dream theater'ın ise, azılı fanlarının bile çoğunun beğenmediği albümleri mevcut, bir sürü albümü arasında.
bu versus'ta dream theater'ı seçiyorum elbette. tool, benim için hiçbir şey ifade etmiyor. dream theater'ın hem çok sevdiğim 2 albümü var hem de hayranı olduğum birçok prog metal grubuna ilham verdiler. örnek: (bkz: symphony x)
devamını gör...
2.
(bkz: mathematics vs feeling)
devamını gör...
3.
biri prog metalin matematiği, diğeri duygusu. ben duyguyu seçenlerdenim. tool \m/
devamını gör...