1.
never try to reach,never try o reach,your eden..live versiyonunu kaç kere dinledim bilmiyorum.sözleri,melodisi o kadar güzel ki o kadar anlamlı ki.
devamını gör...
2.
bulur.
devamını gör...
3.
devamını gör...
4.
dünyada olduğuna inanılan cennet. ingilizce eden ve heaven sözcükleri cennet sözcüğünü karşılar. eden; adem ile havva'nın yeryüzünde yaşadıkları yeri anlatmak için seçilir. kısaca yeryüzü cenneti.
"and the lord god planted a garden eastward in eden; and there he put the man whom he had formed." (bible genesis 2:15–17)
tek tanrılı dinlerin çıkış noktasının mezopotamya toprakları olduğuna inanılır. -ben bunu biraz da insanlığın bugünkü atalarının aslında afrika, spesifik olarak da kuzey afrika, arap yarımadası çıkışlı olmasına bağlıyorum. -hatta bugün çöl olarak karşımıza çıkan afrika topraklarının bir zamanlar sulak yeşil bir arazi olduğu da biliniyor: "bugün kuzey afrika’da 9 milyon kilometrekarelik bir alana yayılan sahra çölü, eskiden yemyeşil ovalar ve mavi göllerle kaplıydı."
heaven ise, gökyüzünde, hepimizin imgeleminde olan cennettir: "our father who art in heaven" kalıbı içinde sıklıkla geçer.
adem ve havva anlatısı; onların cennetten kovulduktan sonra, yeryüzünde ayrı ayrı topraklarda cezalarını çekmeleri, sonunda dualarının kabul edilerek yeniden bir araya gelmeleri, insanlığın ortaya çıkışı.........durun daha bitmedi; habil ve kabil, aynı kızkardeşe aşkları ve kabil'in habil'i öldürmesi (bu isimlerden de hangisi hangisini öldürüyor, hep unuturum, şimdi kontrol ettim yine)* haa, kabil'in habil'i öldürme nedeni de; her birine sunulan kız kardeşlerden birinin daha güzel, birinin daha çirkin olması........
ah bu erkekler! ilk ataları bile böyleyken, onların değişmelerini nasıl bekleyebiliriz ki hanımlar?*
ve işte o günlerden beri bu güzelim yeryüzünün yani cennetin içine etmeye devam ediyoruz. bakalım bize ne zaman dur diyecek.*
"and the lord god planted a garden eastward in eden; and there he put the man whom he had formed." (bible genesis 2:15–17)
tek tanrılı dinlerin çıkış noktasının mezopotamya toprakları olduğuna inanılır. -ben bunu biraz da insanlığın bugünkü atalarının aslında afrika, spesifik olarak da kuzey afrika, arap yarımadası çıkışlı olmasına bağlıyorum. -hatta bugün çöl olarak karşımıza çıkan afrika topraklarının bir zamanlar sulak yeşil bir arazi olduğu da biliniyor: "bugün kuzey afrika’da 9 milyon kilometrekarelik bir alana yayılan sahra çölü, eskiden yemyeşil ovalar ve mavi göllerle kaplıydı."
heaven ise, gökyüzünde, hepimizin imgeleminde olan cennettir: "our father who art in heaven" kalıbı içinde sıklıkla geçer.
adem ve havva anlatısı; onların cennetten kovulduktan sonra, yeryüzünde ayrı ayrı topraklarda cezalarını çekmeleri, sonunda dualarının kabul edilerek yeniden bir araya gelmeleri, insanlığın ortaya çıkışı.........durun daha bitmedi; habil ve kabil, aynı kızkardeşe aşkları ve kabil'in habil'i öldürmesi (bu isimlerden de hangisi hangisini öldürüyor, hep unuturum, şimdi kontrol ettim yine)* haa, kabil'in habil'i öldürme nedeni de; her birine sunulan kız kardeşlerden birinin daha güzel, birinin daha çirkin olması........
ah bu erkekler! ilk ataları bile böyleyken, onların değişmelerini nasıl bekleyebiliriz ki hanımlar?*
ve işte o günlerden beri bu güzelim yeryüzünün yani cennetin içine etmeye devam ediyoruz. bakalım bize ne zaman dur diyecek.*
devamını gör...
5.
martin
devamını gör...
6.
hiç kimse 2012 yapımı eden filminden bahsetmemiş
a serbia saçmasından daha etkili bir filmdir.
gerçek hayattan uyarlanmıştır ve filmin yazarı da baş karakterin ta kendisidir. onun gençliğini canlandırıyor
insanı asexual yapacak cinsten
bence tavsiye edilir
bu arada olay 90'lı yıllarda yaşanmıştır
a serbia saçmasından daha etkili bir filmdir.
gerçek hayattan uyarlanmıştır ve filmin yazarı da baş karakterin ta kendisidir. onun gençliğini canlandırıyor
insanı asexual yapacak cinsten
bence tavsiye edilir
bu arada olay 90'lı yıllarda yaşanmıştır
devamını gör...