1.
her şeyde olduğu gibi fakirin daha fakir zenginin daha zengin olduğu sistem. zengin kulüplerin dokunulmazlık ve imtiyazları arttırılırken, fakir kulüplere onların seviyesine gelmeleri için çok fazla şans verilmiyor.
zaten başına "endüstriyel" gelen her şeyin tadı bozuk değil mi? önceden yemekler şirket mutfaklarında hazırlanırdı. sonra endüstriyel yemek sektörü çıktı, yemekler dışarıdan alınmaya başlandı ne tat kaldı ne tuz.
zaten başına "endüstriyel" gelen her şeyin tadı bozuk değil mi? önceden yemekler şirket mutfaklarında hazırlanırdı. sonra endüstriyel yemek sektörü çıktı, yemekler dışarıdan alınmaya başlandı ne tat kaldı ne tuz.
devamını gör...
2.
en iyi futbol o mahalle maçlarıdır.
işin içinde en fazla dondurma olurdu.
geri kalan hiçbir maç tat vermiyor bana.
işin içinde en fazla dondurma olurdu.
geri kalan hiçbir maç tat vermiyor bana.
devamını gör...
3.
endüstriyel futol sebebiyle artık anadolu kulüpleri pek başarılı olamıyordur efendim.
devamını gör...
4.
milyon dolarların havada uçtuğu iddiaların kara para aklama yeri olduğu yerde gerçekten alın teri ve sporun unutulduğu bir yere geldik
devamını gör...
5.
genel futbol
devamını gör...
6.
futbolun bir gösteri olmaktan çıkıp sadece paraya endeksli bir spora dönüşmesini anlatan terimdir.
futbol güzeldir. insanlar ne derse desin dünyanın en güzel oyunu futboldur. ancak uzun zamandır futbol bizim bildiğimiz anlamıyla futbol olmaktan çok uzak. biz her zaman futbol asla sadece futbol değildir dedik ama bizim kast ettiğimiz futbolun fena halde hayata benzediği ve bazen ölüm kalım meselesinden daha önemli olduğu idi.
bizim anladığımız anlamda futbol dayanışmayı, sanat eseri niteliğindeki bireysel yetenekleri, rakibine saygı duymayı, mücadele etmeyi ve sırtındaki formanın hakkını vermeyi anlatırdı. tribündeki insanlar futbolcularla bir yakınlık kurar ve o futbolcular da seyircilere mahçup olmamak için sahada ellerinden geleni yapardı. ama sonra değişti her şey.
para her şeyi değiştirir bu dünyada. sponsorlar futbola yön vermeye başladı. artık formalar formula 1 araçları gibi dallı güllü bir hale geldi. her yanlarında bir reklam. armayı görmek mümkün değil neredeyse. futbolcuların kişisel sponsorları da cabası.
sonra menajerler çıktı ortaya. her transferden yüklü payları alan bu adamlar. durmadan transfer yapılması gerekliliğini yaydılar futbol camiasına. bir futbolcunun yeteneğinden çok meajerinin iş bitiriciliği öne çıktı.
elbette menajerler dışında bir de işbilmez yöneticiler vardı. onlar da hem kişisel kazanç hem de reklam peşine düşerek futbolu yerle yeksan ettiler. futboldan anlamadıkları halde sırf paraları olduğu için her şeyi bildikleri gibi futbolda da uzman olduklarını düşünen bu tipler yüzünden futbol adım adım gerilemeye başladı.
sonra futbolcular kendilerini süper star olarak görmeye başladılar. elbette futbolun süper starları vardır ama herkes süper star olunca bu sefer de mega starlar çıktı başımıza. ve takımlardan ziyade futbolcular önem kazandı. her futbolcu kendini formasını giydiği takımdan daha değerli gördü.
ve en önemlisi de bahis şirketleri futbolu parmağında oynatıyor artık. belli ki çoğu maç bahis şirketlerinin istediği gibi sonuçlanıyor. onlar daha çok para kazansın diye maçlar bağlanmaya başladı. bahis şirketleri takım kadrolarına bile karışır oldu.
endüstriyel futbol, gerçek futbolun içine girmiş bir virüs gibi yedi bitirdi dünyanın en güzel oyununu. ama biz futbolu, gerçek futbolu savunmaya devam edeceğiz ve evet, yirmi iki adamın bir topun peşinde koşması amatör ruhla yapılınca muhteşem bir keyif.
futbol güzeldir. insanlar ne derse desin dünyanın en güzel oyunu futboldur. ancak uzun zamandır futbol bizim bildiğimiz anlamıyla futbol olmaktan çok uzak. biz her zaman futbol asla sadece futbol değildir dedik ama bizim kast ettiğimiz futbolun fena halde hayata benzediği ve bazen ölüm kalım meselesinden daha önemli olduğu idi.
bizim anladığımız anlamda futbol dayanışmayı, sanat eseri niteliğindeki bireysel yetenekleri, rakibine saygı duymayı, mücadele etmeyi ve sırtındaki formanın hakkını vermeyi anlatırdı. tribündeki insanlar futbolcularla bir yakınlık kurar ve o futbolcular da seyircilere mahçup olmamak için sahada ellerinden geleni yapardı. ama sonra değişti her şey.
para her şeyi değiştirir bu dünyada. sponsorlar futbola yön vermeye başladı. artık formalar formula 1 araçları gibi dallı güllü bir hale geldi. her yanlarında bir reklam. armayı görmek mümkün değil neredeyse. futbolcuların kişisel sponsorları da cabası.
sonra menajerler çıktı ortaya. her transferden yüklü payları alan bu adamlar. durmadan transfer yapılması gerekliliğini yaydılar futbol camiasına. bir futbolcunun yeteneğinden çok meajerinin iş bitiriciliği öne çıktı.
elbette menajerler dışında bir de işbilmez yöneticiler vardı. onlar da hem kişisel kazanç hem de reklam peşine düşerek futbolu yerle yeksan ettiler. futboldan anlamadıkları halde sırf paraları olduğu için her şeyi bildikleri gibi futbolda da uzman olduklarını düşünen bu tipler yüzünden futbol adım adım gerilemeye başladı.
sonra futbolcular kendilerini süper star olarak görmeye başladılar. elbette futbolun süper starları vardır ama herkes süper star olunca bu sefer de mega starlar çıktı başımıza. ve takımlardan ziyade futbolcular önem kazandı. her futbolcu kendini formasını giydiği takımdan daha değerli gördü.
ve en önemlisi de bahis şirketleri futbolu parmağında oynatıyor artık. belli ki çoğu maç bahis şirketlerinin istediği gibi sonuçlanıyor. onlar daha çok para kazansın diye maçlar bağlanmaya başladı. bahis şirketleri takım kadrolarına bile karışır oldu.
endüstriyel futbol, gerçek futbolun içine girmiş bir virüs gibi yedi bitirdi dünyanın en güzel oyununu. ama biz futbolu, gerçek futbolu savunmaya devam edeceğiz ve evet, yirmi iki adamın bir topun peşinde koşması amatör ruhla yapılınca muhteşem bir keyif.
devamını gör...
7.
futbolla alakası olmayan acun gibi tiplerin sırf parası var diye herşeye maydanoz olduğu futbolun şu andaki tanımı. hayır anlamadığım nokta acun neyin kara parasını aklıyor, adadaki kokonatların falan mı?
devamını gör...
8.
türkiye için sokağa para saçmaktan başka anlamı olmayan ekşın.
3 büyük kulübün toplam borcu 50 milyar tl. ne gereği var koskoca ceoları, şirket sahiplerini, kelli felli adamları falan kulüp başkanı yapmaya? koy davaronun birini o da çok güzel batırır kulübü.
3 büyük kulübün toplam borcu 50 milyar tl. ne gereği var koskoca ceoları, şirket sahiplerini, kelli felli adamları falan kulüp başkanı yapmaya? koy davaronun birini o da çok güzel batırır kulübü.
devamını gör...