engelli kedi görünce ağlamak

hayatlarını kendi başlarına idame ettirmeleri imkansız.

yemek yok su yok ev yok. konteynırlarda atık yemek arıyorsun.

küçücük ve ampute bir kedi görmek, insanın zoruna gidiyor...
evet bazen ağlıyorum, dünya hassas kalpliler için cehennem çünkü.

engelli kedi görünce ağlıyorum, gebe kedi görünce kusuyorum.

kesinlikle normal değilim.

ağlamıyorum ama "keşke fırsatım varken hayvan fizyoterapisi eğitimine katılsaydım" pişmanlığı çöküyor. üniversitedeyken böyle bir fırsatı kaçırmıştım. sonrasında da hep gerçekleştirmek isteyip ertelediğim bir hayal olarak kaldı.

insan anatomisine göre düşünemeyeceğimiz için müdahale etme konusunda çok çekimser yaklaşıyorum. kendi kendine iyileşebilecek bir şey mi yoksa kalıcı bir şey mi bilememek de üzüyor. keşke birkaç dakikalığına da olsa aynı dili konuşabilsek.

eskiden cem özer bir program yapardı tv'de. standaup tarzı ama bazen konukları da olurdu. çok küçüktüm hatırlıyorum. programın sonunda hikayeler anlatırdı.
bir iki tanesi aklımda hala puu.
biri şöyleydi. bir gün bir hayvan satılan dükkana bir çocuk gelmiş. demiş ki yavru köpek var mı. göstermişler. kaç para demiş. satıcı demiş ki. şu köpekler 5 tl. şu köpek 3 tl. çocuk sormuş o köpek niye 3 tl. satıcı demiş ki. o yavru köpek topallıyor tek ayağı kısa ondan. çocuk demiş ki bende 2 tl var. ama o köpeği 5 tl'ye alacağım onu çok sevdim ben. ama haftaya getireceğim parasını.
satıcı tamam demiş köpeği vermiş.
çocuk dışarı çıkarken arkasından bakmışlar. çocuk topallıyormuş.
sonra işte çocuk gelmiş ertesi hafta satıcı para almamış dost olmuşlar.

aklıma bu geldi. evet hepsi için üzülüyoruz. bu nolacak nasıl yaşayacak. insanlar içinde hayvanlar içinde.

engelli bir köpeğimiz var. trafik kazası geçirdikten sonra bir ayağı kısa kaldı. evet çok üzüldük ama hemen tedavi ettirdik, bir süre yoğun bakımda yattı ama iyileşti çok şükür. ağlamaktan ziyade, onlar için eyleme geçmek daha mantıklı.

engelli bir birey olarak empati kurabiliyorum. elimden geldiğince yardım ederim. en son boyun problemi yaşayan bir kedimiz vardı. hayone oğlu hayone babam kovdukça ben alırdım. evde sıkılmıştı. dışarı salmıştım biraz. bir kaç gün gelmedi eve. sonrasında cesedini gördüm. çok ağlamıştım. 1 senedir denk gelmiyor böyle patiler. ahh ahh. neyse bir nude alır mıyız gençler?