erdoğan'ın lgbt konusuna bakışı

not: ben yorum katmıyorum.

dilde başka gönülde başkadır.

karşıyım asla yol vermem diyor ama sgk cinsiyet değiştirme ameliyatını ücretsiz bir şekilde yapıyor.

her yerinden riyakarlık fışkırıyor.

her konuda olduğu gibi erdoğan, lgbt konusunda ağzı başka dili başka söylüyor.. tipik bir siyasal islamcı takiyyesi ne eksik ne fazla..

diyanetin sadece kimin kiminle yatabileceğine dair fetvalar vermesinden sonra koca bir ülkenin cumhurbaşkanının da buna dahil olmasına şaşırmıyorum. ama şunu merak ediyorum. hangisini daha çok canınız istiyor acaba da bu kadar çok lafını yapıyorsunuz

bülent ersoyla takılıyor ama.

2017 ya da 2018'e kadar cesitli kuruluşlar tarafından eşcinsellik tercih meselesi, hastalık olarak görülüyordu ve netflix gibi seylerin normalleştirmesiyle artık yönelim olarak görülmeye başlandı. henüz yönelim olarak görülmeye başlandığı 10 yil bile olmadı yani, peki uluslararası kuruluşlar tarafından 5 yıl sonra yeni bir akımla yönelim değil hastalik, tercih denilmeyeceğinin garantisini kim verecek?

şimdi eşcinsellerin haklarına bakalım.
bugun hangi eşcinsel sadece eşcinsel olduğu için dayak yer ve karakola giderse karsi tarafın cagrilmayacagini dusunuyor?
eger bir birey sikeyetci olursa geregi yapilir ama siz daha çok lgbt+her harf birey hep haklı olsun adiliğinde olduğunuz için biraz tarafli bakiyorsunuz.

eşcinsellik 1977 de who tarafından hastalıktan çıkarıldı. çünkü hastalık değil. hasta insanlar hastalık olarak görüyor. toplumda dayak yerse bile deniyorsa problem büyüktür. allah razı olsun ya dayak yersek polis işlem yapıyormuş. kafanızın kötüye çalışması bile hastalıklı. kendi sefil beynini insanlar düzeltirse o çok değer verdiğiniz sözde ahlaklı toplumunuz da belki düzelir. tayyip konusunda yorum yapmıyorum.

kendi aralarındaki adamlar çıkıp konuştu. söylediklerine göre yavru görtçek, junior soylu, çeliklerden ömer, yıldırımlardan gebeş erkan falan hem yumuşakmış. ben bilmem.
hem tıp doktoru hem de sosyolog olan bir yakınım, muhafazkar erkekler arasında yumuşaklığın çok yaygın olduğunu, ama bu yumuşaklığın latent (yani gizli) olduğunu söylemişti. sen de gözleyebilirsin yüksek tepelerde bunu demişti. nitekim ankara'da, akşam hava kararırken "bağzı" tepelerin üstünde ışıkları kapalı otolar görürsünüz. içinde iki erkek vardır genelde. bira içiyorlardır(!).
bunlardan hangisine sorsan, önce "acaba ne biliyor bu" diye suratınıza bakar ve lgbt'yi şiddet ve hiddetle kınarlar.
böyle bir seyirci topluluğu önünde erdoğan da mecbur, lgbt'yi kınayacaktır.

seçilmeden önce özgürlük edebiyatı yaparken destekçisiydi. seçildikten sonra koyunlarını dinle kandırmak isterken karşı oldu. işine gelince akil insanı bülent ersoy'la oy istiyor. her konuda olduğu gibi menfaatine göre değişiyor.