621.
good will hunting
devamını gör...
622.
çok bilinen filmlerle herkes bir şekilde karşılaşıyor. benim önereceğim film az bilinen bir film. bir tür distopya. olaylar çizgi romandan fırlamışçasına yaşanıyor. karakterler sevilesi. dövüş oyunları gibi stage, stage ilerleniyor bir nevi.
bkz. bunraku
bkz. bunraku
devamını gör...
623.
enigma
21
the old guard
mad max: fury road
21
the old guard
mad max: fury road
devamını gör...
624.
zelig. içgörü temalı bir woody allen filmidir. (bkz: zelig katsayısı)
devamını gör...
625.
sezen aksu/ minik serçe filmi.
devamını gör...
626.
the gray man izlemeyenler için tavsiye edilir.
devamını gör...
627.
la religieuse
devamını gör...
628.
kırık plak
devamını gör...
629.
(bkz: last flag flying)
devamını gör...
630.
film önerisi almak için geldim sevgili normal sözlük yazarları.
şöyle ki, nuri bilge ceylan'ın bir zamanlar anadolu'da veyahut mayıs sıkıntısı, tartovsky'nin ayna ve peter weir'in picnic at hanging rock filmlerindeki gibi kır manzaralarına benzer, kır manzarası içeren filmler arıyorum, hatta kafamdaki manzaraları buraya bırakayım.
bu tarz kır manzarasına sahip filmler izlemiş arkadaşlar benimle de paylaşırsa çok mutlu olacağım, sevgiler normal sözlük.
şöyle ki, nuri bilge ceylan'ın bir zamanlar anadolu'da veyahut mayıs sıkıntısı, tartovsky'nin ayna ve peter weir'in picnic at hanging rock filmlerindeki gibi kır manzaralarına benzer, kır manzarası içeren filmler arıyorum, hatta kafamdaki manzaraları buraya bırakayım.
bu tarz kır manzarasına sahip filmler izlemiş arkadaşlar benimle de paylaşırsa çok mutlu olacağım, sevgiler normal sözlük.
devamını gör...
631.
korku, dram, bilim kurgu tarzında sevenlerin kesinlikle beğeneceği bir film söyleyip şiddetle izlemesini tavsiye ediyorum.. hereditary. mutlaka izleyin. bakın izleyin ama ha küserim :(
devamını gör...
632.
gizli sayılar/ hidden figures/.
rica ederim.*
rica ederim.*
devamını gör...
633.
ikna (persuasion)
film jane austen'ın aynı isimli romanından uyarlanmış. romanı okumadım fakat okursam filminden daha çok beğeneceğimden eminim. film kötü olduğundan değil, romanlar her zaman daha güzel olduğundan.
belki ana karakterlerin yaşadıklarını geçmişimle bağdaştırdığımdan, belki oyuncularin bakışlarında kendimi görebildiğimden, belki jane austen sevgimden, belki de eski dönemde -veya şimdi?- zeka ve nezaketin karışımına hayranlığımdan filmi çok beğendim. sadece baş karakter olan anne'in iç sesini izleyiciye duyurmak amaçlı ara sıra kameraya dönüp bizi muhatap almasını filmin temasına yakıştıramadım.
film, baş karakterin başkalarının yönlendirmesi yani iknası ile hataya düşüp aşkından vazgeçmesini konu alıyor. yaşanan acılar ve harekete geçen umutlar beni olaylara bağladı ve filmin devamı için merak duygumu körükledi.
beğenmemdeki başka önemli husus da ana karakter anne ile ortak noktalarımızın olması: okumayı ve her şey üzerine- özellikle duygular- düşünmeyi seviyoruz, küstahça gelebilir ama uğraşmadan kendimize has olabiliyoruz. sürekli başkalarını taklit etmek zorunda hissettirildiğimiz bu dünyanın farkına varabilen insanlarız ve ne olursa olsun bunun için minnettarız. sanırım hayatı romantik yaşamayı tercih ediyoruz. ne mutlu kendim gibi insanlar keşfedebilmek... zaten okumak, izlemek de bunun için değil mi?
uzun lafın kısası izlemenizi ya da okumanızı tavsiye ederim.
film jane austen'ın aynı isimli romanından uyarlanmış. romanı okumadım fakat okursam filminden daha çok beğeneceğimden eminim. film kötü olduğundan değil, romanlar her zaman daha güzel olduğundan.
belki ana karakterlerin yaşadıklarını geçmişimle bağdaştırdığımdan, belki oyuncularin bakışlarında kendimi görebildiğimden, belki jane austen sevgimden, belki de eski dönemde -veya şimdi?- zeka ve nezaketin karışımına hayranlığımdan filmi çok beğendim. sadece baş karakter olan anne'in iç sesini izleyiciye duyurmak amaçlı ara sıra kameraya dönüp bizi muhatap almasını filmin temasına yakıştıramadım.
film, baş karakterin başkalarının yönlendirmesi yani iknası ile hataya düşüp aşkından vazgeçmesini konu alıyor. yaşanan acılar ve harekete geçen umutlar beni olaylara bağladı ve filmin devamı için merak duygumu körükledi.
beğenmemdeki başka önemli husus da ana karakter anne ile ortak noktalarımızın olması: okumayı ve her şey üzerine- özellikle duygular- düşünmeyi seviyoruz, küstahça gelebilir ama uğraşmadan kendimize has olabiliyoruz. sürekli başkalarını taklit etmek zorunda hissettirildiğimiz bu dünyanın farkına varabilen insanlarız ve ne olursa olsun bunun için minnettarız. sanırım hayatı romantik yaşamayı tercih ediyoruz. ne mutlu kendim gibi insanlar keşfedebilmek... zaten okumak, izlemek de bunun için değil mi?
uzun lafın kısası izlemenizi ya da okumanızı tavsiye ederim.
devamını gör...
634.
dead end.
devamını gör...
635.
abim evin tek çocuğu / mio fratello è figlio unico
devamını gör...
636.
kefernahum.
devamını gör...
637.
hoşçakal güzin 3-5 kez izlediğim tek film. hep de duygulanmışımdır.
devamını gör...
638.
kitap hırsızı
devamını gör...
639.
dostluk teması filmler rahatlatıcı olduğu için favorilerimi söyleyim;
intouchables (fransız versiyonu izleyin): felçli bir adama bakıcılık yapan bir hırsız
green book: yol filmi. ırkçılık dönemleri siyahi bir piyaniste kısmen ırkçı kaba bir italyan şoförlük yapıyor. (tabiki böyle açıklayınca olmadı da izleyince anlayın.
en güzel gün: (bu eskiden izlediğim orta kalite bi alman filmi) hasta bir adam bir başka hastayla ölmeden önce dünya turuna çıkıyor.
intouchables (fransız versiyonu izleyin): felçli bir adama bakıcılık yapan bir hırsız
green book: yol filmi. ırkçılık dönemleri siyahi bir piyaniste kısmen ırkçı kaba bir italyan şoförlük yapıyor. (tabiki böyle açıklayınca olmadı da izleyince anlayın.
en güzel gün: (bu eskiden izlediğim orta kalite bi alman filmi) hasta bir adam bir başka hastayla ölmeden önce dünya turuna çıkıyor.
devamını gör...
640.
genellikle insanlara ne izlemek istediklerine kanaat getirerek öneriyorum fakat bu şu an mümkün değil gibi.. birkaç favori filmlerimden yazayım:
-stalker
-apocalypse now
-the tragedy of macbeth (roman polanski)
-name of the rose
-ran(akira kurosawa)
-stalker
-apocalypse now
-the tragedy of macbeth (roman polanski)
-name of the rose
-ran(akira kurosawa)
devamını gör...