1.
her gün internet kullanan 4,5 milyar insanın neredeyse tamamının kişisel bilgilerini saklayan dijital hizmet sağlayıcıları google, amazon, facebook, apple dörtgenini tanımlayan, avrupalı kısaltması. özellikle pandemiden sonra(1 yıl içinde) x2 büyüyen bu şirketler, verileri ne derece güvenli tutup, hangi durumlarda yetkililere "arka koridor" açtığı şüpheli. 
bir şirket tabii ki müthiş pazarlama teknikleriyle servetine servet katmakta özgürdür lakin bunu yaparken kullanıcıyı mağdur etmemesi zaruridir. bu dört şirket; gizlilik, sorumluluk, rekabet ve vergi yükümlülüklerini yeterince yerine getiremiyor. bu durumla başa çıkmak isteyen almanya, finlandiya, estonya ve danimarka'nın kadın liderleri nsa skandalı, abd seçimlerinde facebook'un manipülasyonu, icloud skandalı ve daha nice sorunların ele alındığı bir durdurma operasyonu içeren mektubu avrupa birliği meclisine taşıdı.
amaçlanan şey ise sektörde tekel olmuş bu dört şirketin avrupa'daki operasyonları daha detaylı incelenmeli, yeni projelere çekimser yaklaşılmalı ve alternatif platformların desteklenmesi. bu doğrultuda henüz konuşulmasa da facebook'un metaverse projesine soğuk bakılıyor. facebook, bu durumu bildiği için şirketin ismini meta olarak duyurduğu toplantıda, ab vatandaşı on bin kişiye istihdam sağlayacağı sözünü verdi. lakin ab yine de facebook'a destek vermeyi istemiyor. apple ürünlerini de avrupa pazarından çıkarmaya yönelik yapılan usb-c zorunluluğu ile ab'nin amerikan şirketleri karşısındaki net tavrı takdiri hak ediyor denebilir. tabii avrupa birliği aynı tavrı, kurduğu altı şirket ile yerin altından göğün üstüne kadar her sektörde tekel olmayı hedefleyen elon musk karşısında da sergilemeli.

bir şirket tabii ki müthiş pazarlama teknikleriyle servetine servet katmakta özgürdür lakin bunu yaparken kullanıcıyı mağdur etmemesi zaruridir. bu dört şirket; gizlilik, sorumluluk, rekabet ve vergi yükümlülüklerini yeterince yerine getiremiyor. bu durumla başa çıkmak isteyen almanya, finlandiya, estonya ve danimarka'nın kadın liderleri nsa skandalı, abd seçimlerinde facebook'un manipülasyonu, icloud skandalı ve daha nice sorunların ele alındığı bir durdurma operasyonu içeren mektubu avrupa birliği meclisine taşıdı.
amaçlanan şey ise sektörde tekel olmuş bu dört şirketin avrupa'daki operasyonları daha detaylı incelenmeli, yeni projelere çekimser yaklaşılmalı ve alternatif platformların desteklenmesi. bu doğrultuda henüz konuşulmasa da facebook'un metaverse projesine soğuk bakılıyor. facebook, bu durumu bildiği için şirketin ismini meta olarak duyurduğu toplantıda, ab vatandaşı on bin kişiye istihdam sağlayacağı sözünü verdi. lakin ab yine de facebook'a destek vermeyi istemiyor. apple ürünlerini de avrupa pazarından çıkarmaya yönelik yapılan usb-c zorunluluğu ile ab'nin amerikan şirketleri karşısındaki net tavrı takdiri hak ediyor denebilir. tabii avrupa birliği aynı tavrı, kurduğu altı şirket ile yerin altından göğün üstüne kadar her sektörde tekel olmayı hedefleyen elon musk karşısında da sergilemeli.
devamını gör...
2.
avrupa birliği, amerikan gafa grubunu avrupa'dan uzaklaştırma hususunda ciddi gözüküyor gibi geldi bana. bunun için ab, teknoloji sektörüne finansman sağlamak için milyarlarca dolarlık bir fon oluşturacağını belirtiyor.
bu fonu hem amerika hem de asya merkezli şirketlerle yarışmak ve 2030'a kadar 10 tane 100 milyar dolarlık teknoloji şirketine sahip olma hedefi için topluyor.
amerikasız avrupa, asya bloğu için gerçekten zayıf kalıyor. tabii bu zayıf kaldığı bölümler*, birçok zaman avrupa'nin ekonomisinde iyi etkiler de göstermiyor değil. buna karşın avrupa eksiklerinin ve üzerlerinden döndürülen primlerin farkında. olay sadece ekonomi üzerinden değil, veri hırsızlığı ve manipülasyon gibi daha tehlike arz eden konular üzerinden de ilerliyor.
bir yandan da gafa olayını avrupa amerika'dan uzaklaşıyor bak gördün mü diye yorumlayan ilginç insanlar görmek üzüyor beni. bizde her işini tanıdığa yaptırma diye bir iş vardır ya, insani ilişkiler bile bu etki altında döner. esnaf mantığı işte. tabelâ tasarlıyorsundur, arkadaşın dükkanının tabelasını gider başka bir yere yaptırır, küsersin falan.* tam olarak bu esnaf mantığıyla düşünüp amerika yalnız kalıyor, yıkılacak yorumlarını görünce rahatsızlığım artıyor. yani şu olayları buralara bağlamak çok garip geliyor. bu tarz ilişkileri bu kadar sığ yorumlamamak gerekir diye düşünüyorum. özellikle de bu tarz haberlere bakarak amerika "yıkılacak abi, bak avrupa da yalnız bırakıyor." diyen insanları açıkçası ciddiyetsiz ve komik buluyorum. şöyle bir bakınca amerika senin genetiğine işlemiş resmen, günlük kültürüne amerikan hegemonyası, damgasını vurmuş, damarlarında geziniyor. bana "yıkılacak abi" diye konuşunca ya da yazınca bu tezat durum komik geliyor. yargılamayın beni veya yargılayın kimin umrunda.
yine de bu yatırımlar, fikirler, dünya üzerindeki değişimler bana da garip geliyor. tabii ki kapital sistemde şirketler rekabet edecekler ama avrupa birliğinde bu şirketler kişisel bilgilerimizi sızdırıyor, veri kaçakçılığı yapıyor diyerek bununla mücadele etmek, yüklü para cezaları vermek ve hatta kendinize bir çeki düzen vermezseniz avrupa'ya ayak basamazsınız demek açıkçası büyüdüğüm toplumuma uzak tepkiler. bu noktada avrupa bir takdiri hakediyor. yıllar önce böyle bir olay gerçekleşebileceği olasılığı belirtilse inanmazdım. olur mu öyle şey derdim ama bu günlerde dünya sürekli şaşırtma derdinde. daha yakından takip edilesi zamanlardayiz.
bu fonu hem amerika hem de asya merkezli şirketlerle yarışmak ve 2030'a kadar 10 tane 100 milyar dolarlık teknoloji şirketine sahip olma hedefi için topluyor.
amerikasız avrupa, asya bloğu için gerçekten zayıf kalıyor. tabii bu zayıf kaldığı bölümler*, birçok zaman avrupa'nin ekonomisinde iyi etkiler de göstermiyor değil. buna karşın avrupa eksiklerinin ve üzerlerinden döndürülen primlerin farkında. olay sadece ekonomi üzerinden değil, veri hırsızlığı ve manipülasyon gibi daha tehlike arz eden konular üzerinden de ilerliyor.
bir yandan da gafa olayını avrupa amerika'dan uzaklaşıyor bak gördün mü diye yorumlayan ilginç insanlar görmek üzüyor beni. bizde her işini tanıdığa yaptırma diye bir iş vardır ya, insani ilişkiler bile bu etki altında döner. esnaf mantığı işte. tabelâ tasarlıyorsundur, arkadaşın dükkanının tabelasını gider başka bir yere yaptırır, küsersin falan.* tam olarak bu esnaf mantığıyla düşünüp amerika yalnız kalıyor, yıkılacak yorumlarını görünce rahatsızlığım artıyor. yani şu olayları buralara bağlamak çok garip geliyor. bu tarz ilişkileri bu kadar sığ yorumlamamak gerekir diye düşünüyorum. özellikle de bu tarz haberlere bakarak amerika "yıkılacak abi, bak avrupa da yalnız bırakıyor." diyen insanları açıkçası ciddiyetsiz ve komik buluyorum. şöyle bir bakınca amerika senin genetiğine işlemiş resmen, günlük kültürüne amerikan hegemonyası, damgasını vurmuş, damarlarında geziniyor. bana "yıkılacak abi" diye konuşunca ya da yazınca bu tezat durum komik geliyor. yargılamayın beni veya yargılayın kimin umrunda.
yine de bu yatırımlar, fikirler, dünya üzerindeki değişimler bana da garip geliyor. tabii ki kapital sistemde şirketler rekabet edecekler ama avrupa birliğinde bu şirketler kişisel bilgilerimizi sızdırıyor, veri kaçakçılığı yapıyor diyerek bununla mücadele etmek, yüklü para cezaları vermek ve hatta kendinize bir çeki düzen vermezseniz avrupa'ya ayak basamazsınız demek açıkçası büyüdüğüm toplumuma uzak tepkiler. bu noktada avrupa bir takdiri hakediyor. yıllar önce böyle bir olay gerçekleşebileceği olasılığı belirtilse inanmazdım. olur mu öyle şey derdim ama bu günlerde dünya sürekli şaşırtma derdinde. daha yakından takip edilesi zamanlardayiz.
devamını gör...