görücüye çıkmış olmak

size tarihin derinliklerinden bir anı ile geldim. 90'lar anadolunun orta büyüklükte bir şehri, yazarımız henüz lise öğrencisi.
evde ameliyat olmuş teyzem yatıyor, gelen giden oluyor haliyle. kimini tanıyorum, kimini hiç bilmiyorum.
kapı çaldı, hiç tanımadığım iki kadın geldi. içeri buyur ettim, kibarca hal hatır sordum tabii. teyzeme geçmiş olsun dediler, oturdular.
ben kahve yaptım, ortam çok tuhaf anlayamadığım şekilde. kahveyi içene kadar soru sordular gerekli gereksiz. nihayet teyzem sordu, ben sizi çıkaramadım, yanlış mı geldiniz acaba diye. kadın demesin mi biz görücüyüz, az önce aşağıdaki dükkandan sorduk, bu evde kız var dediler onun için geldik.
güler misin, ağlar mısın? teyzem kibarca kadınları yolladı ama yıllardır güleriz şaşkınlığımıza.
iyi ki bu adetler kalkmış ortadan, aşağıdaki dükkan tavsiyesiyle kız var diye tanımadığın eve gitmek de cesaret işi bu arada. yapan kaldıysa, söyleyin yapmasın

ne güzel, samimi adetler. şu evde kız kurusu var gidip bakalım kafaları.. keşke hep olsa.

yazar bu adetler kalktı sanıyor lakin dolu dizgin devam ediyor. kac kere başıma geldi saymadim.
en son şer ve hile ile hayvanat bahçesi gezisi ayarlayan biri ile aileler eşliğinde görüşmüştüm. ( evet hayvanat bahçesi)*
o da "egitimli"* biriydi. gelin görün ki aileler bu kadar yobaz olunca başımıza geldi.
yalnız yemek yerken bana fikrimi hic sormayıp, "bonkör görünmek" adına yiyemeyecegim ne varsa masaya söyleyince onun da az bağnaz olmadığını cehaletin gidip eşekliğinin baki kaldığını görüp, içimden "vay ayı, vay!" demedim desem yalan olur.
neyse gün bitti bu dertten kurtuldum. ona göre olumluymuş. bana göre; zerafeti nezaketi geçtim, yarım saat üzerine konuştuğumuz hastalığıma *rağmen, hala ne cesaretle bana sormadan "ne yersin? ne yiyebilirsin bilmiyorum. yemeğini sen söyler misin? " demeden nasıl yemek söyledi hala aklım almıyor.
yakışıklılık, para, kariyer bunlar her şey değildir. insanda saygı, akıl, izan olacak.
öyle uzaktan boyunu posunu begendigin, hakkındaki hiçbir detayla ilgilenmedigin kıza masa donatırsın, kız masadan aç kalkar. sonra da seni tek hayır ile uğurlar.

arabamı park ettim, tam eve doğru meylendim ki karşı bahçeden teyze el ediyor bana seviş beeey seviş beeey diye. buyrun dedim, tabağı uzattı. kızım yaptı size de ayırdık sıcak sıcak yersiniz dedi.

elinize sağlık hööörmetler diyip uzadım.

çok yaşasın bekar kızı olan teyzelerimiz, halalarımız.

(bkz: görücülenmek)

tabak iyi, kaçırma derim.