hacı komünist

“ülkemiz, insanlara maddesel zenginlikler sunmak için çok yoksul olsa da; onlara eşitlik duygusu, insanlık onuru sunamayacak kadar yoksul değildir!” diyen adamın gizemli adasına, yani fidel castro’nun ülkesi küba’ya, ‘şans kapıyı kırınca’ filminin çekimleri için giden sevgili ferhan şensoy’un, öyle sanıyorum ki tuttuğu günlüklerden ve kamera arkası anılarından derleyip kaleme aldığı muhteşem bir kitap ‘hacı komünist’ ...

öncelikle şunu söylemeliyim, kitap o kadar güzel ve ferhan şensoy o kadar tatlı anlatıyor ki, gümrüğünden içeri adım atmadan tüm küba’yı gezmiş gibiyim... hatta ve hatta kitap bittiğinde, oturup filmi yeniden izledim. öyle bir hal vardı ki üzerimde, sanki filmi ferhan şensoy ile beraber çekmiş gibiydim.

mesela reklam tabelaları olmayan küba sokaklarını ferhan abi ile beraber turluyor, o meşhur cohiba purolarını faturalı ve de bandrollü bir şekilde el altından nasıl temin edebilirsiniz onu öğreniyor, hem de asuman dabak, rahmetli rasim öztekin, fethi kantarcı, rahmetli zeki alasya ve adını daha hatırlayamadığım bir çok oyuncu ile birlikte filmin içinde buluyorsunuz kendinizi...

ayrıca havasını atmadan da duramayacağım...

trump towers’ta “ferhangi şeyler”i izlemeye gittiğimde, ‘kalemimin sapını gülle donattım’ kitabı ile birlikte ‘hacı komünist’i de kendisine imzalatabilmiş olmam, bu kitabı daha da anlamlı kılıyor benim için..

şiddetle tavsiye ediyorum. okuyunuz, okutunuz efendim...

bir şehirlerarası yolculuk sırasında okumaya başlayıp, inene kadar bir solukta biten, akıcı, anlatımı güçlü bir kitap..yukarıdaki yazar zaten detaylı yazmış tekrara düşmeden şunu da söylemeliyim ki, kübaya olan ilgimi kamçılayan bir kitap oldu hacı komünist..
(bkz: ferhan şensoy)

"....ispanyolca mı öğreniyorsunuz?
-evet. küba'ya gidiyorum.
-küba'ya mı gidiyorsunuz? niye?
-hacı komünist olucam!"

çok severek okudum, ferhan abinin her yaptığını çok seviyorum zaten. küba hakkında da bilgilendiriyor kitap, küba'ya gitme isteğim arttı. ferhan abinin fidel ile tanışamamış olması üzücü. tanışsa ultra hacı olurdu belki.

tiyatro oyunları ile ne kadar güçlü bir kalemi olduğuna aşina olduğumuz ferhan şensoy'un kitaplarından biri.

şans kapıyı kırınca filmi süreci ile başlayan küba seyahatini ve izlenimlerini aktarıyor. hem bir filmin çekim sürecindeki arkaplanı, hem bir gezi yazısı tadında, başarılı bir iş bence.

kitaba dair izlenimlerim ve aklımda kalanlar;

şans kapıyı kırınca filminin kübaya turlar düzenleyen bir şirket tarafından finanse edilmiş olması. sanat genelde böyle işler. siz ekranda/perdede oynayan şeye bakarken, onu finanse eden kişinin istediği şöyle bir küba seyahati fikri zihninizde yeşermeye başlamıştır bile.

zeki alasya'nın mason olması. gerçi masonlukla ilgili ezoterik hikayelerle filan büyüdüğümüz için hep garip karanlık bir şey gibi gelmiştir bana. hep böyle ünlüler ile ilgili söylentiler filan... belki o yüzden aklımda kalmış böyle direk birinci ağızdan ve yalanlanmayan bir hatıratta yer alması aklımda kalmış nedense. zeki alasya'nın kübaya gider gitmez oradaki mason locasını ziyaret etmesi, hediyeler götürmesi, hediyeler alması ...

ferhan şensoy'un tam da zihnimde şekillenen entelektüel karakterle örtüştüğünü görmek... bir şehre gittiğinde oranın sahaflarını, sanat galerilerini, sokak meyhanelerini gezip, hikayeler devşiren, tiyatrolarını gezen, oradan dönerken bavuluna tablolar doldurarak dönen bir adam. neden bir efsane olduğunu bir kez daha anlıyorum.

bir ferhan şensoy kitabıdır.

hakkında yazdığım her tanımda kendisine ne kadar hayran olduğumu yazmışımdır. bu dünyadan vazgeçip gittiğinde de çok ama çok üzülmüştüm. büyük insandır ferhan şensoy. onu sahnede izlemek büyülü bir şeydi. karşısına geçip kitap imzalatmak ise hakiki anlamda büyülendiğim bir an olmuştu.

çok oyununu izledim, bolca kitabını okudum ama bu kitap nedense hep ertelenenler arasında oldu. kısmet bu kitabı barcelona'da okumakmış. ki bence en isabetlisi oldu zira çok benzer kültürler gördüm kitapla benim tatilimde yaşananlar arasında.

hacı komünist olmak için bir komünistin küba'ya gitmesi gerekir. ferhan şensoy da şans kapıyı kırınca ekibi ile birlikte film çekmek için küba'ya gider ve hacı olur.

bir komünistin küba'yı görmesi, orada zaman geçirmesi, insanlarla iletişim kurması inandığı sistem hakkında ona çok şey söyler. ferhan şensoy da kendi izlenimlerini yazmış bizim için. ayrıca şans kapıyı kırınca filminin çekimleri ile ilgili de oldukça eğlenceli ve de düşündürücü yazılar da yazmış ferhan şensoy.

çok sevdiğim bir kitap oldu. darısı benim başıma.