her insanın zamanın bir anında, zaman ve mekan fark etmeksizin, bilinçli ya da bilinçsiz bir karar neticesinde, olumlu ya da olumsuz sonuçlarını dikkate almadan içine düştüğün gevşekliğin her yanı sardığı sakinlik anlarıdır.

bu anlarda insanın yüzünde anlamsız gibi görünen ama ziyadesiyle derin bir huzur ifadesi belirir. bu huzur da en nihayetinde insanı somut bir rehavetle sarıp sarmalar.

ben bazen kardeşimle tepegöz peşinde koştuğumuz dönemleri hatırlarım. elimizde fındık ağacından elde ettiğimiz ışkından kılıçlarla ağaçların arkasında oradan oraya zıplayarak kovaladığımız ve birkaç kez çok yaklaşsak da asla yakalayamadığımız tepegözün anısını hatırlamak beni derin bir rehavete sürükler.

ya da bir yarış arabası şeklinde tasarlanmamış ve çocukken hiç sahip olamadığım o yatağın anısı da içimde bir huzur dalgalandırır. o yatak bir başlangıcın hikayesinin dekorudur benim için. elmacık kemiklerimin iyice belirginleşmesini sağlar bu düşünce. düşündükçe bedenim gevşemeye başlar. çok soğuk bir günden sonra eve gelip sobanın arkasına kıvrılıp yatmış gibi hissederim kendimi.

daha birçok anı neden olabilir bu rehavet durumuna. hatırlamak, kendi kişisel nostaljik filmimizi çekmek gibidir zihnimizde. ister uzak ister yakın bir anı olsun, güzel anları hatırlamak insanı sıcak bir rehavet duygusunun kucağına atar. ve o kucak tepegözü yakalamanın verdiği haz kadar sahici araba yatağın rahatsız sıcaklığı kadar cezbedicidir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"hatırlamanın rehaveti" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim