asıl adı hamdi çamlıdere olan kayserili bir adamın hikâyesidir.
kayseri'nin boşboğazlar köyünde bir derici ustasının ilk ve son oğlu olarak dünyaya geldi hamdi. son çocuğu diyorum çünkü babası rükneddin efendi hamdi'yi kucağına aldığında gördüğü şey karşısında düşüp bayıldı ve o günden sonra ikinci çocuğu yapmamaya yemin etti. çünkü hamdi şaşı gözleri ve kepçe kulakları ile babası rükneddin efendi'ye gülüyordu. bu görüntü karşısında dehşete kapılan rükneddin efendi bayılıp düşmüş, henüz küçük bir bebek olan hamdi'nin kafasının çarptığı mermer döşemeler dört beş yerinden çatlamıştı.
hamdi büyüyüp çocuk oldu, arkadaşları sokakta oynarken o, bodrum katında olan evlerinin yokluktan eşya konulamayan odasında sokaktan topladığı kedilere işkence yaptı. zaten arkadaşları onu aralarına almıyor, dışlıyorlardı. oyuna aldıkları zaman hamdi at oluyor diğer çocuklar hamdi'nin beline binerek çubukla başına balına vuruyorlardı.

hamdi büyüyüp delikanlı olduğunda da kaderi oek değişmedi. aylak aylak ortalarda dolaşıyor, köy sakinlerinin alaylı söz ve bakışlarına maruz kalıyordu.
gelelim hamdi'ye neden hayalet lakabının verildiğine. birgün yoksul bir köylünün evinde yangın çıktı. köylü seferber olmuştu. içeride bir bebek kalmıştı. çünkü anne babası yangın çıktığında tarlada bir ot yığının dibinde oynaşmaktaydı. zaten harap halde olan ev yangının etkisiyle iyice çökmüştü. bebekten öz anne ve babası bile ümidi kesmişti. çaresizce yangını izliyorlardı. ahali ah vah ederken evin sağ tarafından bizim hamdi'nin geldiği görüldü. yüzü başı is içindeydi. kucağında kat kat çarşafa sarılı olan şeyin yangının ortasında kalan bebek olduğu anlaşılınca köy ahalisi şaşkınlıktan küçük dilini yuttu. hamdi'yi yangın öncesinde, esnasında ve sonrasında o civarda gören olmamıştı. bu deli ne ara evd girip bu bebeği kurtarmıştı? kendisine bunu sorduklarında hırıltılı bir sesle gülmekle yetindi. halk bu olan bitene anlam veremeyince hamdi'nin adı "hayalet hamdi" kaldı.

hayalet hamdi, anne ve babasını da kaybettikten sonra tümüyle yalnız kaldı. köhne bir evde zamanını kibrit çöpleri ile uğraşarak geçirdi. nüfus sayımı için evibe uğrayan görevliler onun herhangi bir yapıştırıcı kullanmadan kibrit çöplerinden tavana kadar bir kule yapmış olduğuna tanık oldular.

hayalet hamdi; gerçekten de bir hayalet gibi ortalıkta sessiz sedasız bir şekilde dolaşıyor, kimseye selam vermiyor ve kimseden selam almıyordu. geçimini babasundan kalan tarla, bahçe mahsüllerinden sağlıyordu. ana satarak değil, yiyerek. elma, üzümü çürütene kadar yerdi. buğdayı suda haşlayıp yerdi. yiyecek başka bir şey olmazdı evinde.

evlenmeyi içten içe çok istiyor fakat dalga geçmek amacıyla soran ya da sana kız buldum diyen olursa utanıyor, başını eğiyor, kaba dişlerini göstererek gülüyordu. kim eversin hamdi'yi, kim gelirdi ki bu meczuba.

aralık ayının ortalarıydı. hayalet hamdi'yi uzun zaman gören olmamıştı. merak edip evine giden olduysa da onu evde bulamadılar. aradan üç beş gün geçince artık soran da olmadı. yokluğuna çabuk alıştılar hamdi'nin çünkü o zaten hep "yok"tu.

hamdi'nin kayboluşunun üstünden 2-3 hafta geçmişti. köyde cenaze vardı. kara yusuf'un babası hacı ismail henüz kimsenin bilmediği bir hastalıktan ölmüştü. cenaze kaldırılıp mezarlığa götürüldüğü zaman köylünün biri mezarlığın herhangi bir mezar bulunmayan diğer başında bir çukur gördü. çukurun yanında kazma ve kürek içinde ise bizim hayalet hamdi vardı. yüzünde yine o anlamsız gülümseme vardı. seslenen olduysa da ses vermedi. hatta horoz ali eline aldığı küçük bir taşı hamdi'nin kafasına doğru attı. hamdi'de hiçbir tepki görülmedi. nihayet köyün mezarcıbaşı recep inip kontrol etti. hamdi'nin katılaşmış buz gibi yüzüne dokununca "ölmüş bu" dedi.

evet, hamdi mezarlığın uzak bir köşesinde kendi mezarını kazıp içine girmişti. üzerinde babasından kalma omzu yırtık bir ceket, ince bir gömlek ve hiç çıkarmadığı yamalı pantolonu vardı. ellerini sanki bir şeyi tutuyor gibi sıkı sıkı kapatmıştı.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"hayalet hamdi'nin acıklı öyküsü" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim