yazar: yılmaz odabaşı
yayım yılı: 2013
daha çok şair kimliğiyle bilinen yazar, daha önce şarkısı beyaz adlı romanıyla düz yazıda da oldukça iyi olduğunu okurlarına göstermişti. uzun bir aradan sonra bu kitabıyla yayın hayatına dönen yazar, bilindik üslubuyla okurlarına sesleniyor.
yayım yılı: 2013
daha çok şair kimliğiyle bilinen yazar, daha önce şarkısı beyaz adlı romanıyla düz yazıda da oldukça iyi olduğunu okurlarına göstermişti. uzun bir aradan sonra bu kitabıyla yayın hayatına dönen yazar, bilindik üslubuyla okurlarına sesleniyor.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "calakalem" tarafından 20.10.2022 12:43 tarihinde açılmıştır.
1.
yılmaz odabaşı'nın denemelerinden oluşan ve 2013 yılında, nemesis kitap tarafından basılan kitabıdır.
"taşın bile kırılabilir olduğu dünyada, insana dair tüm kırıklıkların da anlaşılır olması gerekir." diyen şair yılmaz odabaşı, bu kitapla uzun süreli sessizliğini de gerekçeleriyle kitabın sunuş bölümünde izah ediyor.
denemenin bir tür olarak yazarının en şahsi alanlarıyla okuyucusunu buluşturması yönüyle başarılı bir kitap.
şair olarak benim de çok beğendiğim farklı ve özgün bir dili yakalamış odabaşı'nın, diğer düz yazı örneklerinde de gözlemlediğimiz keyifli kalemi, bu kitapta da kendini gösteriyor. kişisel gözlem ve deneyimler üzerinden birtakım çıkarımlara yolculuk ettiği yirmi civarında denemenin toplandığı kitap, yazarın 10 yıl kadar deneyimlediği münzevi hayatının geri dönüş bildirisi niteliğinde.
"türkçe yazan bir kürt olduğum için kürtler; türk olmadığımı söyleyen bir yazar olduğum için de türkler sevmedi beni" diyen odabaşı, içindeki sevgisizliğin adilane yanlarıyla da oldukça barışık.
aslında tevfik fikret'in "milletim nev-i beşerdir, vatanım ruy-i zemin" (tüm insanlık milletim, ayağımın değdiği her yer, vatanımdır.) mısrasıyla gördüğümüz, şairlerin kendilerini sınırlar ve milletler ötesi, salt insancıl bir yere konumlandırdığı gibi konumlandığını söyleyebiliriz odabaşı'nın da.
şair'in her türden eserini anlayıp yorumlayabilmemize de kaynaklık ve rehberlik edebilecek oldukça akıcı ve keyifli anlatımının yanında, farklı bakış açısı ve ilginç yorumlarıyla da elinizden bırakmakta güçlük çekeceğiniz bir kitap.
keyifli okumalar.
"taşın bile kırılabilir olduğu dünyada, insana dair tüm kırıklıkların da anlaşılır olması gerekir." diyen şair yılmaz odabaşı, bu kitapla uzun süreli sessizliğini de gerekçeleriyle kitabın sunuş bölümünde izah ediyor.
denemenin bir tür olarak yazarının en şahsi alanlarıyla okuyucusunu buluşturması yönüyle başarılı bir kitap.
şair olarak benim de çok beğendiğim farklı ve özgün bir dili yakalamış odabaşı'nın, diğer düz yazı örneklerinde de gözlemlediğimiz keyifli kalemi, bu kitapta da kendini gösteriyor. kişisel gözlem ve deneyimler üzerinden birtakım çıkarımlara yolculuk ettiği yirmi civarında denemenin toplandığı kitap, yazarın 10 yıl kadar deneyimlediği münzevi hayatının geri dönüş bildirisi niteliğinde.
"türkçe yazan bir kürt olduğum için kürtler; türk olmadığımı söyleyen bir yazar olduğum için de türkler sevmedi beni" diyen odabaşı, içindeki sevgisizliğin adilane yanlarıyla da oldukça barışık.
aslında tevfik fikret'in "milletim nev-i beşerdir, vatanım ruy-i zemin" (tüm insanlık milletim, ayağımın değdiği her yer, vatanımdır.) mısrasıyla gördüğümüz, şairlerin kendilerini sınırlar ve milletler ötesi, salt insancıl bir yere konumlandırdığı gibi konumlandığını söyleyebiliriz odabaşı'nın da.
şair'in her türden eserini anlayıp yorumlayabilmemize de kaynaklık ve rehberlik edebilecek oldukça akıcı ve keyifli anlatımının yanında, farklı bakış açısı ve ilginç yorumlarıyla da elinizden bırakmakta güçlük çekeceğiniz bir kitap.
keyifli okumalar.
devamını gör...