hoşlanılan kıza açılamamak

tercihtir.

kişinin o ana kadar yaşadıkları, tecrübeleri ve içinde bulunduğu ruhsal durumdan dolayı verdiği karardır. saygı duyarım. ve tabi elbette her kararın kendine göre doğuracağı sonuçları da hesaba katmasını tavsiye ederim.

bu yüzyılda yalnızlık bir kader değil, seçimdir...

bir kadın olarak yazıyorum. erkeklere tavsiyelerim;
eğer reddedilmekten korkuyorsanız size bazı tavsiyeler vereceğim.
kıza onunla ilgilendiğinizi ve ondan hoşlandığınızı belirtin. ilgilenin onunla, hissettirin işte ne bilim. zaten her kadın anlar kendisiyle ilgilenen erkeği. ve buna cevaplar verir siz fark etmeseniz de.
ona onunla ilgilendiğinizi belirttikten sonra onu izleyin. bakın ne tepkiler verecek. sizi kendisinden uzaklaştırmak istiyor ya da samimiyet kurmak istemiyorsa uğraşmayın o iş olmaz.
eğer sizi kendinden uzaklaştırmıyor hatta daha da samimiyet kurmak istiyorsa kesinlikle duygularınızı açın ve rahatça söyleyin.
bu arada ben de herkes gibi 'ucunda ölüm yok, hislerinizi saklamayın' diyen taraftanım. * *

o kızı layık olmayan birinin yanında hayal edin.
sonra isterseniz yine itiraf etmeyin.

özgüven eksikliği
nederler bilirsiniz seviyorsan git konuş bence

reddedilmek bir üzüntü değildir. zaten hisler karşılıklıysa böyle şeylere ihtiyaç duyulmaz. tanışmak için hamle yapılıyorsa oyunun her türlü kurallarını uygulamak zorunda. hem kazanma oranın artar hem üzülmezsin.

hadi diyelim red yediniz. dünyanın sonu mu? söyleyin gitsin.

hiç bir zaman zorlanmadım. ne hissetiysem çat diye söylemişimdir. korkulacak bir şey değildir. rol yapıp hoşlandığın kişiyi kandırmak sevgine ihanettir çünkü.

reddedileceğinizi düşünüyorsanız hiç açılmayın aman ya bi de onun derdiyle mi uğraşcaksınız sonra gereksiz gerginlikler falan gircek araya sallaaaa

açılmayın zaten. hisleriniz karşılıklıysa su akar yolunu bulur.

muhtemelen kırk takla attınız, ağzınızla kuş tuttunuz, yapılabilecek tüm jest ve mimikleri tek potada erittiniz ama karşınızdaki kişi anlamamışsa açılmayın zaten çünkü geriye 2 ihtimal kalıyor; ya salak ya da sizden hoşlanmıyor.
ben çift olmuş olan ve içlerinden birinin ya benden hoşlanıyormuş ama ben hiç anlamamıştım dediği duymadım.

hoşlanılan kıza açılınca da pek birşey değişmiyor.
ben whatsapp'tan yazmıştım. neden gelip yüzyüze sormadın dedi.
yüz yüze sorsam kabul edermiydin dedim hayır dedi.
ben biraz sinirlendim bu sefer kızla dalga geçmeye başladım.
sonuç olarak artık ona karşı birşey hissetmiyorum. yolda görsem yolumu değiştiririm. zaten sonra başka birisi ile sevgili oldum o da öyle kaldı.

naçizane önerim kabul edilemeyeceğinizi bile bile gidip kızla konuşup tüm şansınızı tüketmeyin. onun yerine ilk başta biraz vakit filan geçirin. yine reddederse üzülmeyin. iki güne unutuyorsunuz.

hiç başıma gelmedi. cinsiyet fark etmeksizin şak diye açılırım. sonrasını onlar düşünsün.

keşke demeye mahkum olmak

net olun arkadaşlar söyleyin gitsin o kadar güzelleşiyor ki o zaman

kapalı mısın ki açılmaktan korkuyosun...
ayran mısın ki dökülmekten ürküyosun....

nikiforenkonuz...

hoşlandığım kıza açılmak zorunda değilim.

reddedilmekten korktuğun için açılamazsın. ama sonra ağır gelmeye başlar hissettiğin duygular. binde bir ihtimal dahi olsa inandırırsın kendini ona. toplarsın tüm cesaretini çıkarsın karşısına çatır çatır söylersin. veee bir kez daha ihtimaller yanıltmaz insanı. reddedilirsin. daha sonra aynı kısır döngüye girmemek için ise hoşlandığın kişiye açılmaz, hoşlanılan kıza açılamamak başlığına tanım girersin. *

muhtemelen "benden daha iyileri de vardır, kız bana bakmaz, maymun tipine gülmez, dalga geçer" diyerek korkarsın ve açılamazsın. bir kız olarak söylüyorum, bize sevdiğinizi söyleyin ya. git açıl. korkularınla yüzleş. ayrıca kız seninle dalga geçerse sevdiğin insanın ne kadar düşük bi karaktere sahip olduğunu görürsün. açılman için nedenler : 1- bu hayata bir kere geliyosun be oğlum. en fazla 90 yıl yaşayacaksın. 2- kötü bi tepki alırsan da soğursun diye düşünüyorum yani bana öyle oluyor. 3- şunun farkına var, insanlar etten kemikten. güzellik ona doğuştan verilmiş. baktığın o güzel , yakışıklı yüzün arkasında kanlar, kemikler, kaslar, et parçaları var. sende olduğu gibi. 4- açılmaya cesaret edemeyen bi erkek kızların gözünde biraz daha küçülüyor. domates biber patlıcan'ın hikayesini biliyor musunuz? barış manço bir gün sevdiği bir kıza açılacakmış, tam tüm cesaretini toplamış. birden domateeeesss bbiiibbeerrr paattlıııccaannn diye bi ses gelmiş. tüm cesaretini kaybetmiş adamcağız. kıza açılamamış, dikkati dağılmış. kız da bana açılmaya bile cesaretin yok deyip barış abimizi orada bırakıp gitmiş.

özgüven falan değil sadece, karşı tarafın size karşı olan yaklaşımı da belirler bunu.

beylik laflar etmek için açılan başlıkları da ayrı severim. hadi tavsiyeler vereyim. hadi öz güvene gireyim. ooh. ağzın dilin lal olur da adını unutursun. değil açılmak gezdiği sokağı koklarsın. altında ne sapkın bir durum ne de öz güven eksikliği vardır. insanların kendini ifade etmekte yaşadığı sorunlar yüzünden hayatını sonlandırdığı ülkede yaşamıyormuş gibi davranmak da ne bileyim. başına gelmeyen bilmez. bol keseden rahat rahat söyler.