şu işin aslını yazalım artık.

1. kur’an’ın saffat süresinin 100. ayetinde de belirtildiği gibi, ibrahim rabb’inden yumuşak huylu bir erkek çocuk istedi. söylenildiği gibi onu kurban edeceğini söylemedi. keseceği bir çocuğu neden isteyesin ki?

bunun detayını sonda vereceğim.

2. oğlu ismail büyüdüğü sırada ibrahim görevi için ailesinden uzaklaşması gerekiyordu. (saffat 101) uykusunda bir rüya gördü ve dedi ki: “oğlum uykumda senden ayrıldığımı, senle ilişkimi kestiğimi gördüm. bak ne görüyorsun” ‘bak ne görüyorsun ’un arapçada anlamı: ‘görüşün nedir, nasıl yorumluyorsun?’ demektir.

yani ibrahim, oğlunun görüşlerine saygı duyduğu için yorumunu almak istedi.

3. oğlu, rüyasını yorumladı. ve ona endişelenecek bir şey olmadığını emrolunduğu şeyi yapmasını söyledi. emrolunduğu şey aslında üstlendiği misyondur. üzerine aldığı görevdir. emrolunduğunun oğlunu kesmek olduğu safsatası allah’a ve ibrahim'e saygısızlıktır, uydurmadır, magazindir.

4. oğlu aynı zamanda yumuşak huylu ve uyumlu olduğu için bu konuda ibrahim'e zorluk çıkarmayacağının, babasının ve toplumunun karşısına dikildiği gibi karşısına dikilmeyeceğinin, devamlı arkasında olacağının ve de inşallah bu konudaki zorluklara dayanacağının garantisini vermiştir. vaktiyle ibrahim'in babası ve toplum ona karşı çıktı, onları aştı ibrahim ve oğlu söz konusu olursa ne olacağının sorgulaması idi bu. kur’an’ın tevbe süresinin 24. ayetinde herkesin bu kişilik savaşında neleri feda edebileceği ile bir anlamda sınanabileceği vurgulanır.

oğlu benim onunla sınanmasına gerek kalmayacağını belirtmiştir.

5. ikisi de teslim oldu (103) aslında oğlu ona katıldı. ve ibrahim oğlunu yukarıya zirveye, en başa uzattı ((b: ve telle hu lilcebin)). telle arapçada bir şeyi yukarıya uzatmak demek iken hikâyedeki telle magazine uygun olarak tahrif edilip yere yatırdı palavrası uydurulmuştur. tamamıyla bir iftiradır. yorumunu ve açık desteğini duyunca oğlunu alnından öptü ve başının üzerine çıkardı. siz olsaydınız güzel bir yorum yapan oğlunuzu sürmene bıçağıyla kesmeye gider misiniz? hele ona “haydi ormana gidelim odun keseceğiz” diye yalan söyler misiniz?

hele bu hikâyedeki en makul düşünen adamının şeytan oluşunu duyunca çok hayıflanıyorum. güya ibrahimi, oğlunu, annesini ikna turları yapıyor… bu kadar salakça bir şeytan avukatlığını olsa olsa nihat hatipoğlu gibi magazin palavracıları anlatabilir.

6. rabbi ibrahim'e rüyayı doğruladığını söyleyerek seslendi evet. doğruladı. bir şeyi doğrulamak gerçek hayattaki karşılığını bulmak demektir.

7. rabbi ibrahimi o zamana kadar ki fedakârlığı dolayısıyla büyük bir kurban geleneğiyle fidyelendirdi. maalesef bunu da yanlış anladık. bu fidyeyi de bir hayvana indirgedik. hâlbuki o her şeyden vazgeçebilme becerisidir. hiç bir şeyi hanif olmaktan fazla önemsememe geleneğidir. ibrahimi rabb’i yüceltti. çünkü ibrahim kendi iç dinamiğiyle kişiliğini inşa etme ve self determinasyonu başarma erdemine sahipti.

ibrahim'in güçlü kişiliğini magazinsel uydurma anlatımlarla gölgelemeye çalışan bu palavracı sahtekârlara inanmayın.

ve son olarak gelelim yahudilerin tanrı molek'e çocuk kurban etmelerine. bu gelenek devam ederken, ezra tavratı yeniden yazmış ve bu ibrahim kurban koç hikayesi ile yahudileri bu kötü ritüelden vazgeçirmiştir.

işin aslı budur. ibrahim, peygamberlik görevi yola çıkacaktır. bu durumda ailesinden uzak kalacak ve onları bir vadide bırakacaktır, rabbine emanet edecektir. işte bu görev zordur. rüyasında gördüğü şey aslında "uyku uyuyamaz olması ve sağ sola dönüp" durmasıdır.

not: arapçada, baba-oğul karşılığında kullanılan vâlid ve veled sözcükleri biyolojik çağrışımlı sözcüklerdir. eb ve ibn sözcükleri ise terbiye, eğitim, öğretim ve inanç çağrışımları sözcüklerdir. kur’ân, bu olayı anlatırken baba-oğul karşılığında, vâlid-veled kelimeleri yerine eb-ibn kelimelerini seçmiştir. kur’ân’ın bu tercihi, anlatımda, çocuğu olmamak, kısırlık, yaşlılık ve ilk çocuk olmak gibi dünyevi bir durumdan ziyade meselenin özünde dini veraset gibi yüce bir amaç bulunduğunu düşündürmektedir.
devamını gör...
فَلَمَّا بَلَغَ مَعَهُ السَّعْيَ قَالَ يَا بُنَيَّ اِنّ۪ٓي اَرٰى فِي الْمَنَامِ اَنّ۪ٓي اَذْبَحُكَ فَانْظُرْ
مَاذَا تَرٰىۜ قَالَ يَٓا اَبَتِ افْعَلْ مَا تُؤْمَرُۘ سَتَجِدُن۪ٓي اِنْشَٓاءَ اللّٰهُ مِنَ الصَّابِر۪ينَ
----
when he reached the age of sa`y, he said, "o my son, ı see in a dream that ı am slaughtering you, so see what you see." he said, "o my father." do what you are commanded, you will find me, god willing, among the patient.
---
lorsqu'il atteignit l'âge de sa`y, il dit : « ô mon fils, je vois dans un rêve que je t'abats, alors regarde ce que tu vois. » ıl dit : « ô mon père. » fais ce qu'on te commande. , vous me trouverez, si dieu le veut, parmi les patients.
---
sa'y yaşına gelince, "oğlum, rüyamda seni boğazladığımı görüyorum, bak ne görüyorsun?" dedi, "babacığım, sana ne emrolunuyorsa onu yap" dedi. , inşallah beni sabredenlerden bulacaksın.

www.kuranvemeali.com/saffat...
---
saffat suresi 102nci ayetin orijinali, ingilizce fransızca ve türkçe çevirisi burada. 12 farklı kişinin 12 farklı çevirisi de linkte. bu kadar insan yanlış biliyor; araplar kendi dillerindeki bir kitabı yanlış yorumluyor ama @finarfin adlı yazar hepsini boşa düşürüp işin gerçeğini yazıyor.
cahil cesareti budur işte. sorarlarsa bunu gösterirsiniz.
devamını gör...
lan olm, bu yuzyilda cocuk kesmek ayip diye allah'in ayetini egip bukmeyin. 1400 yildir tum tefsirler gercek anlamda kesmek olarak almis. arapcayi simdi bu dumbelek mi cozmus?

lan bicak kesmemis. ibrahim sinirlenip tasa vurmus, tas kesilmis diye anlatilir lan. pes.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"ibrahim gerçekten oğlunu kesmek istedi mi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim