kim bilebilirdi hap niyetine yuttuğumuzun aslında bir şeker parçası olduğunu? adamlar koskoca montajda plasebo etkisi yaptılar. *

ellerinize sağlık, klavyenize zeval gelmesin efendim. gülerken yanlışlıkla telefonu düşürüşümü unutmayacağım. *
devamını gör...

önemli olanın kafa dengi ve iyi kalpli biri ile birlikte olmak olduğunu düşünüyordur.
kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

nedir o ince çizgi? önce bu soya odaklanıp cevaplayalım.

dobralık*; işler yolunda gitmediğinde veya beklenen bir sonucun dışında bir sonuç elde edildiğinde özeleştiri veya eleştiri sınırlarında kalmak şartıyla yapılacak açıklamadır. yani gelişim için yapılması gereken uyarı, açıklama diyelim kısaca.

patavatsızlık; ise bir durum veya olay karşısında, lafın nereye/kime dokunacağını düşünmeden akla gelenin süzülmeden dile getirilmesidir. yani aklına geleni akıl süzgecinden geçirmeden dillendirmektir kısaca.

şimdi konumuza bu iki tanım ışığında tekrar dönecek olursak aslında çok ince bir çizgi olmadığını görürüz.

özetle, ilim kendini bilmektir. kendini yani haddini bilirsen dobra olursun. kendini yani haddini bilmezsen de patavatsız

(bkz: haddini bilmek)
(bkz: haddini aşmak)
(bkz: haddini aşmamak)
devamını gör...

kızım izliyor diye bitmiş bir diziyi yeniden çektirmek.
devamını gör...

tebdili mekanda ferahlık vardır demiş atalarımız. o yüzden birinden birini seçmek yerine belirli aralıklarla ikisinden de faydalanmak gerekir. hep evde çalışıyorsanız haftada bir-iki gün kütüphaneye gidin mesela. uzun süre çalışanları (bkz: sınav ögrencileri) hep aynı mekan bunaltacaktır bir yerden sonra.
devamını gör...

başlatmayın uleyn kızıl orduya. bu çalacak:
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

mazlumluğu tescillenmiş insanların ülkesi.
insani yaşam standardı olmayan kamplar.
dünyanın en garip gureba coğrafyası.
devamını gör...

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...

uzaktir, soguktur, buz gibidir. bagimizin bu derece kopuk olmasinin nedeni de bizzat kendisidir. kendisi klasik bir turk annesidir aslinda, somut olarak her turlu ihtiyacimizi layikiyla karsilamistir. yedirmis, icirmis, giydirmistir. ama ama! . . sarilip optugu zaman hic olmamistir. hic derken hakkini yemeyeyim hafizami yokladigim zaman bir 4 yasinda beni optugunu hatirliyorum, bir de 10 yaslarinda. baska yok. bazen hafizami zorlayip ucuncu öpüşünü de araya sıkıstirayim haksizlik etmeyeyim diyorum ama yok cikmiyor sahiden öpmemis. neyse iyi olsun, keyfi yerinde olsun ama benden de uzak olsun.
devamını gör...

kendilerine ait yazılı olmayan kuralları olan anaerkil halktır. zorlu bir kültürü vardır, saygı takıntılı olduklarını söylemek mümkündür. gerçek çerkes kültürünü uzun uzun yazayım, siz de çerkes olduğunu söyleyen insanları aklınızdan geçirin bakalım. hangisi bahsettiğim gibi davranıyor?

- misafir geldiği zaman evin kızı ayakta bekler. sürekli hizmet için hazır durumdadır. anaerkil bir toplumda bu kadını küçümsemek demek değildir, sadece misafire verilen değer ile alakalıdır. misafirin bardağının ve tabağının sürekli dolu olabilmesi için bir gözcü bulundurmak gibi düşünebiliriz. misafir yolcu edilirken arabasına ya da durağa kadar eşlik etmek gerekir. hatta işleri abartıp onunla evine kadar yürümek çok görülen bir durumdur.

- çerkes gelinler kayınvalide ve kayınpeder ile konuşmaz diye bir bilgi geçer hani, o sahiden doğrudur. ancak bu kadının ezilmesi ile alakalı değildir. çerkeslerde samimiyet anlayışı daha katıdır sadece. mesela kayınpeder gelinin evinin önünden geçerken ayak sesi yapmaz ya da yüksek sesli konuşmaz. yani kültürel olarak iç içe yaşayıp fazla samimiyet kurma gibi bir mevzu yoktur. herkes kendi yerini bilir.

- çerkes eşler birbirlerine isimleri ile hitap etmezler. yine aşkitom minişkom falan böyle şeyler yoktur. çift resmen başkalarının yanında resmi bir tavır takınır. kavgalar, aralarının iyi ya da kötü olması ya da farklı detaylar asla dışarıdan anlaşılamaz böylece çünkü stabil bir davranış şekli geliştirmişlerdir.

- odaya giren kadın ya da kız çocuğu sonrası, etrafta yabancılar varsa, ailenin erkekleri ayağa kalkar. çocuğun yaşı önemli değildir. bazı kaynaklarda bunun tam tersi olduğu, erkek girince kadınların ayağa kalktığı yazar ki nasıl şuursuz bir abartma halidir belli değil. çerkesler pagandır, anaerkildir. hatta bir kadın bekarsa ve yaşı büyükse ailenin en saygı duyulan insanlarından biri haline gelir. boyleyken kadınlar kalkacak he mi? daha neler.

- müslüman olsalar bile hâlâ paganizm izleri devam ediyor demek mümkün. çerkesler çerkeslerden başka kimse ile evlenmez, ailesi bizi ayırdı bilmem ne geyikleri aslında kültürün kendisine uygun değil. bunun sebeplerinden biri insanları ırk, din ve dil olarak ayırmanın büyükler tarafından tamamen yasaklanması ve buna göre büyütülmüş olmak. diger sebep müslümanlık anlayışının daha değişik olması. birbirini seven insanları ayıran şeytani bir varlık olarak görülüyor. bunun aileye felaket getireceği düşünülüyor.

- çerkeslerde hapishane kavramı yok çünkü özgür insanlar. çocuklar bile çok özgür yetiştirilir, çocuk kendi kararını alır ve uygular. ceza genellikle toplumdan tamamen soyutlamadır. büyük suçlar işleyen insan ile kimse konuşmaz, iş verilmez, yok sayılır. yine kadına ve çocuğa karşı işlenmiş şiddet gibi suçlarda hâlâ toplumdan soyutlama eylemi devam ediyor diyebilirim. çerkes erkekleri gelip o kişinin uzaklaşmasını sağlıyorlar.

- çerkeslerde şiddet tercih edilmez. hatta bir baba kızını uyaramaz bile. bir yanlış görürse eşine ya da kız kardeşine söyler, kız çocuğu kadın tarafından uyarılır. dediğim gibi samimiyet anlayışı farklıdır.

daha uzatmak mümkün. çerkes kültürü çoğu yönüyle aslında eski türk kültürüne benzer. eski türk kültürünü bilen ailelerin insana yaklaşımı, misafiri ağırlaması, kadına, çocuğa ve aşka saygısı çok başkadır. ancak ülkemizi son 20 yıldır esir almış arap kültürü yüzünden bu iki güzel kültür ölüyor ki önlem almak lazım. evet..
devamını gör...

hiç uyuşturucu kullanmadım.
devamını gör...

tavuk pilav.. ne yaparsak yapalım evde asla o tadı alamadığımız efsane lezzettir. sokakta, sahilde bir köşeye kıvrılıp son derece konforsuz yediğimiz bir yemek nasıl bu kadar büyüleyebilir anlamak mümkün değildir.
devamını gör...

yalnızlık öyle basite indirgenebilecek bir duygu değil. belki de evrenin en derin, en huzursuz edici ve en tutkulu duygusu. yalnızım diyor insanlar. ben yalnızım, tıpkı tek başına büyümüş çınar gibi. fakat bu mudur yalnızlık? etrafında kimsenin olmaması? hayır, dostlarım, hayır...

yalnızlık insan sayısıyla ölçülemez. yalnızlık, bu dünyada tek başımıza olmadığımızı anladığımızda çözülür.

kişiye güvenip onu severek. onu sonsuzlukta kucaklayıp üstüne titreyerek. bütün bunları yapabilen varsa bu dünyada, gelsin beni bulsun. ona çok iyi bir arkadaş, çok iyi bir dost, çok iyi bir sevgili, çok iyi bir eş olurum.

fakat bütün bunlar benim hayalperestliğimin ürünü olmasın sakın?

kalkıp da bana haykırsanız, "ey, hayalperest! uyan bu hülyalardan! sakla kederini! kalbini sertleştir! yalanlara kanma!" haklı olduğunuzu kabul ederdim. fakat ben dediklerime bile şu an inanamıyorum. gerçekten de dediklerim doğru olsa bile, bu doğrunun bu yüzyılda yaşayabileceğine inanamıyorum. tıpkı biz insanlar gibi.

durduk yere kederleniyoruz bu dünya portresi karşısında. kimimiz yitip gidiyor şakağına dayadığı altıpatlar sonrasında. kimimizse sindiriyor kendini bu paslı atlas örtünün altına.

yalnızım. elimde içki şişeleri, bir şeyler bekliyorum. beklemek yersiz. hareket etmek gerekir derseniz, yine haklısınız. herkesin haklı olduğu bu dünyada, işte, adı konulur yalnızlığın.

hanımlar ve baylar! haykırıyorum tekrardan! yalnızım! gözlerimden yaşlar boşanıyor! biri alsın, gizlesin kederimi. uyutsun beni yalanlarıyla.
devamını gör...

tutuştum da tutuştum. öyle böyle derken 2 ay kaldı. yata yata geçirdiğim günler için ağlamaya başlayabilirim artık.* neyse herkese başarılar diliyorum ve 2 ay sözlükten kayboluyorum. modlaarrr gelmek istersem geri almayın beniiiii. ben kendimi tutamıyorum, siz beni tutun...
(bkz: hoçça ğalın ğidiyom ben)
devamını gör...

gah çıkarım gökyüzüne
seyrederim alemi
gah inerim yeryüzüne
seyreder alem beni.
(bkz: kul nesimi)

makro alemden mikro aleme, mikro alemden makro aleme insan.

bir de şu gelsin muhyiddin ibn arabi'den;
''evren bizim zindanımızdır. ona hükmettiğimizi zannederiz.
oysa onun kayıtsızlığından faydalanarak varoluruz.''

insan sınırlı algı kapasitesi ve sınırlı zihinsel yetileri ile bu konuyu çözemez. sadece teoriler üretir.
(şu an için ileride ne olur bilemeyiz)
bazıları akla çok yakın gibidir, bazıları da çok uzak. zaman tek yönlü akıyor bizim algılarımızda ve sadece 3 boyutlu olarak algılıyoruz çevreyi ve doğayı.
şimdilik bu kadar ama güzel bir konudur, kafa yormak lazım gelir.
devamını gör...

kısık ateş. harlı ateşte her şeyi kontrol edemezsiniz ama kısık ateşte yavaş pişirmeyle daha lezzetli yemekler yapabilirsiniz.
devamını gör...

yalnız çok komik entryler bulunuyor, zannediyorlar ki bir belçikalı genç 14 yaşındaki türk genci gibi, belçikalı en iyi şeyleri yerken türk genci kuru ekmeğe tamah ediyor, yani fiziksel olarak çok farklı ve olgunlar, ama tabii ki bu 14 yaşının çok küçük olduğunu değiştirmiyor.

ki bu legal olmasa bile avrupalı gençlerin pek çoğu cinsel hayata 14-15 yaşlarında atılıyor.
devamını gör...

katladığım elbiseleri güzelce buz dolabına dizmiştim.*
devamını gör...

ücra bir köy okulunda sözlüğün logosu olacağı için artık sözlüğe cinsel içerikli tanım girmemeye karar verdiğim olay.
şu an kendimi hababam sınıfı ahmet'in azarladığı hababam sınıflı öğrenciler gibi hissediyorum.
devamını gör...

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim