iç sesi susturamamak

bir iç ses, akıl süzgecinden geçirilir. eğer kriterlere uygunsa iç sese göre hareket edilir.
bir de kişi, kendini geliştirdiği ölçüde iç sesi onunla konuşur. eğer iç sesten güzel şeyler gelsin istiyorsak, bedenimize iyi bakmalıyız ki ruhumuza yaklaşalım. bu vesile ile de iç sesimiz, saçmalamaz. güzel şeyler söyler, bir meselenin aslını bize fark ettirir vs.

iç ses dediğimiz şey sanırım sadece uyurken falan susuyor. aksi taktirde dur durak bilmeyen sürekli akan bir su misali. bazen iç sesimin konudan konuya atlama hızına yetişemiyorum. ne düşünüyorduk gene nerelere geldik yauw nidalarıyla devamlı dinlemeye maruz kaldığım canım kendim seviyorum seni.

iç ses tanrının "bag"ımızı bulmasıdır.

içinizde olsa da size mi ait olduğu konusunda çok da emin olamadığınızdır. ebeveyniniz olabilir o konuşan mesela. çocuklukta öğrendiğiniz bir şey olabilir. aklınız ne kadar aksini söylese de iç ses sürekli o çocuklukta belletilen yargıyı bağırır durur olduğu yerden. arada bir durup bu ses kimin sesi diye düşünüp, bize ait değilse ona kulak vermeden eylemlerde bulunmaya kendimizi alıştırmamız lazım. çok zor ama mümkün olduğuna inanıyorum ben. bir gün olacak.

otur şöyle iki dakika konuşalım.çay içer misin? işte her şey böyle başlıyor sonra susmuyor. bilerek çay, çorba muhabbetine giriyorum hiç dikkati dağılmıyor. sohbet koyulaştıkça koyulaşıyor. deli midir nedir? bak yine çenesi düştü. bir susmadın be bu da kafa be canım.*

kung fu panda'daki gibi; söz geçirilemeyen ve yüzleşilmesi kaçınılmaz olan bir olaya, kadere, olguya, kişiye, duruma vs karşı iç huzuru korumak adına, hiç olmadık/beklenmedik bir yerden olmadık/beklenmedik bir "dragon warrior" çıkarılması ile ekarte edilmesi muhtemel eylem, olumsuzluk.

ha ayrıca buna gerçekten inanmalı ve özel/gizli malzemenin de olmadığı bilinmelidir.

"you must believe."
"there is no secret ingredient."

"içimden çıkıp karşıma geçse kafa kafaya verip bir şeyleri yola koyardık belki" dediğim durum.

"sus artık sus" diyip ağzının üzerine patlatıp, saç başa girdikten sonra sırt sırta oturup çatlayana kadar gülmek istediğim varlık.

iç sesi susturmanin tek yolu onu gerçekten dinlemektir.cunku anlasilanaa kadar susmayacak..içeriden gelen hiç bir duygu hiç bir ses bastirilmaya çalışılarak susturulamaz gittikçe buyur buyudukce baş etmesi zorlaşır.. kendizi dinleyin içinizin mutlaka bir bildiği var.

çok baş belası bir zımbırtı.

doktorun yanındayım, sevgili doktorumun adı müjgan.
kadıncağız hipokrat yeminine sadakat içerisinde ben iyi olayım diye ciddi ciddi bir şeyler anlatıyor, benim iç ses;

dudağını büzüyorsun müjgan
niye beni üzüyorsun müjgan

ilaçlarını değiştireceğiz diyor, benim iç ses;

bunu bana yapamazsın müjgan
istesen de kopamazsın müjgan

şu şu zamanda tekrar gelin, şunu yapın şunu yapmayın diyor, benim içim 9/8 lik kafayı yemiş bas bas bağırıyor.

darbukası düm düm teke
roman oynar seke seke
al yeşili mendil alır
düğünlerde başı çeker müjgan

yemin ederim dediklerini doğru düzgün anlayamadım, konsantre olamıyorum ki? jsjsjjs
allahtan yanımda biri vardı da ona sordum sonradan.

aklımdaki hiç susmayan müjgan da şu ;

asla dinlemek istemediğin ama kaçamadığın ortamdaki kişilerin karşısında içinden şarkı söylemek de dahil mi?

vesvese halidir. dua edin.