içerik üreticisi

dijital platformlara ilgi çekici malzeme hazırlayan kimselere denir. maksat tık sayısını ve reklam gelirini arttırmaktır. yazarların kafa sözlük'te yaptığı da içerik üretimine benzer bir şeydir.

hali hazırda türk oyun geliştiricileri için çalışmakta olduğum platformda yaptığım şeydir.

zordur ve insanı çoğu zaman sıkar. ama yine de iyidir.

bu mecraya yeni girdiğim ve hala nasıl yapıldığını çözemediğim olay

dijital platformlarda kullanılmak üzere profesyonel olarak içerik üreten kişilere verilen isimdir.

ben tabi ki.

alın lan, tarih kültürünüz artsın cahiller. txt metinleri sese çevirme uygulaması süper bir şey gerçekten. küçük bir fragman. ahshsh.
vocaroo.com/1edXbJZWkACB

günümüzde hiç bu unvanı taşımaya layık olmayanların da kendileri hakkında kullandığı bir tabire dönüşmüştür.

içerik üretmek, rastgele denk geldiğiniz bir manzaranın fotoğrafını çekip instagram'da paylaşmak, okuduğunuz kitaptan bir alıntıyı yazı tabanlı bir mecraya yazmak, kopyala yapıştır ile bir yerdeki bir metni başka yere taşıyarak sonuna "alıntı, kaynak:" eklemek, reaksiyon videosu ya da oyun oynarken kendinizi yayınlamak değildir çünkü. internetin bloglar zamanından beridir internette bir şeyler paylaşan, çok eski bir blogger (ki blog sayesinde epeyce kitabı henüz yayımlanmadan okuyup tanıtmışlığı da olan) ve bir dönem metin yazarlığından para da kazanmış biri olarak günümüzde herkesin kendini blogger ve içerik üretici sanmasına epeyce gülüyorum.

içerik üreticisi olmak için o içeriği tamamen sizin, sıfırdan, baştan hazırlamanız gerekir. içeriğinize konu edeceğiniz obje/kavram/marka/iş daha önceden belli ise onunla ilgili temel düzeyde bilgiye sahip olmanız ve içeriğinizi de buna göre kurgulamanız lazım. diyelim ki makyaj markalarıyla ilgili bir içerik üreteceksiniz ve bundan hatta para da kazanacaksınız, bunun eskiden oluru şuydu, marka size eğer ücreti karşılığında bu içeriği ürettirecekse size o makyaj malzemesini gönderir, siz de malzeme ile yeterince deneyim sahibi olduğunuzda buna dair tamamen kendiniz hazırladığınız bir video, paylaşım, yazı ortaya koyardınız ve bu, ücreti kabili de olsa organik bir içerik olurdu. şimdi "işbirliği" adı altında yapılan bu içerikler, "x marka bana bu ruju göndermiş, bayıldımmmm, çok güzellll!" diye bir instagram paylaşımından öteye gitmiyor. hele kendisini edebiyatla, kitaplarla ilgili içerik üretiyor sanan instagram hesabı sahibi normal insanlar, gözümü kanatıyor. bize, kitap blogumuzda tanıtmak üzere kitap gönderdiklerinde, dört kişi birlikte idare ettiğimiz blogda o kitap türünü okumaya en yakın kişi kimse, biz o kitabı onun adresine yollattırırdık, çünkü gerçekten okunsun, gerçekten o türdeki diğer kitapların yanında kitabın duruşu nedir, hakkını vererek bir inceleme yapsın isterdik, dört kişiden birimiz sadece polisiye, korku okuyordu, birimiz genç yetişkin kitapları okuyordu, diğer ikimiz ise çoğu türü bir arada okuyorduk. genç yetişkin kitaplarının hiçbiri benim elime geçmemiştir, onun içeriğini üretecek yazarımız ben değildim çünkü. ama günümüzde bakıyorum, bir instagram hesabı açmak çok kolay, yazı yazmaya bile gerek yok, yayınevinin gönderdiği herhangi bir kitabı paylaşıp içerik ürettim sanıyorlar. biz blog yazacağız diye temel html öğrenmiştik, blog'un internet aramalarında öne çıkması için kendi kendimize seo çalışmış, her yazının sanki bir dergide yayımlanacakmış gibi tüm imla kurallarına uygun olmasına dikkat etmiştik.

günümüzde spotify'da çalma listesi yapıp onu paylaşmaya bile içerik üreticiliği der hale geldiler. değil arkadaşlar. vallahi değil. içerik üreticiliğinde yazdığınız, ürettiğiniz şey özgün olacak, öyle ki o içeriği sizden başkası üretemeyeceği için sizin üretmiş olmanızın yarattığı bir değer olacak. internette her yerde bulunabilen, aynısının milyonlarca örneği olan bir içeriğin sizin tarafınızdan yeniden ortaya konulmasının bu anlamda aslında hiçbir değeri yok. o içerikten sizi çıkardıklarında bir anlamı kalmıyorsa siz bir içerik üreticisisiniz. ama o içeriğin içindeki tüm ögeler başka yerlerde de bulunabiliyorsa, internette aynı şekilde yazılmış birçok yazı, aynı şekilde çekilmiş birçok video varsa sizin o paylaşım için uğraşmanıza gerek yok, o sizin kendi kişisel paylaşımınız sadece, içerik üretmediniz. mesela yemek tarifi paylaşan bir içerik üreticisi misiniz, aynı yemek tarifini ben nefisyemektarifleri.com'da da bulabiliyorsam yaptığınız şeyin hiçbir anlamı yok. ama yemek tarifi paylaşırken tamamen organik bir şekilde sizin paylaştığınız şeyi okumak benim için önemli hale gelmişse o zaman belki içerik üreticisi sayılırsınız. kendinize ait mizahi bir diliniz, kendi üslubunuz, kendi fotoğraflarınız varsa belki hani. kitaplar hakkında paylaşım yapan bir instagram kullanıcısı mısınız, eğer sadece kitap fotoğrafı çekip onu paylaşıyorsanız siz bir içerik üreticisi değilsiniz. eğer kitaplar hakkında başka bir yerde bulunamayacak düşünceleriniz, fikirleriniz ve ilginç bir üslubunuz varsa ve bana "bu kitap hakkında şu ne düşünmüş?" dedirtecek kadar özgünseniz o zaman belki. ama esas içerik üreticiliği, paylaşımın kolaylaştırıldığı platformlarda da olmaz. bu platformlar, ergenlik çağındakilerin bile kolayca kendine bir hesap açıp kullanabileceği, paylaşım yapabileceği kadar basitleştirilmiş yerlerdir çünkü. içerik üreticisi, profesyonel platformlarda, o platforma okuyucu ve izleyici çekmek için çalışır zaten. bir otelin kendi sitesinde otel hakkında tanıtım yapmak için yazı yazdırdığı, fotoğraf ve video çektirdiği kişi içerik üreticisidir, internet alışveriş sitesinin her reyon, her kategori için ayrı metin yazdırdığı kişidir, internet platformlarında yayınlanmak üzere belli bir kurgu üzerine çalışılmış video serisi çeken kişidir, blog yazarıdır. instagram hesabı sahibi, youtube'da "vaooooooov!" diye bağıran, sözlük yazarı filan içerik üreticisi değildir yani.

yeni girdiğim ve hala nasıl yapıldığını çözemediğim olay