1.
insanların üremesini engelleyecek tedbirler almayı gerekli kılar...
insanların rızaları olsun olmasın bir biçimde tıbbi müdahale şart gibi geliyor.. özellikle ve öncelikle bu işe suç dosyası kabarık, sabıkalı tiplerin toplarına müdahale ile başlamayı uygun buluyorum. ürememeleri gerekiyor.
üremesi engellenmesi gereken milyonlarca insan yaşıyor dünya üzerinde. bunlar arasında akli melekeleri gelişmemiş insanlar da var maalesef... esra erol'da görüyoruz çok böylesi kardeşlerimizi. zihinsel olarak çocuk kalmış ama beden olarak gelişimini tamamlamış, hormonları sebebiyle hamile kalmış, aklı tarafından değil hormonları tarafından yönetilen, kullanılmış çok insan oluyor. bu kardeşlerimiz bazen ailelerinin bilgisi dahilinde evlendirilmekte bazen de evden kaçmakta ve kimden hamile kaldıklarını bile bazen bilemeyecek bir halde ortaya çıkıyorlar. 21. yüz yılda böyle şeylerin yaşanmasının da önüne geçilmesi gerekiyor..
insanların rızaları olsun olmasın bir biçimde tıbbi müdahale şart gibi geliyor.. özellikle ve öncelikle bu işe suç dosyası kabarık, sabıkalı tiplerin toplarına müdahale ile başlamayı uygun buluyorum. ürememeleri gerekiyor.
üremesi engellenmesi gereken milyonlarca insan yaşıyor dünya üzerinde. bunlar arasında akli melekeleri gelişmemiş insanlar da var maalesef... esra erol'da görüyoruz çok böylesi kardeşlerimizi. zihinsel olarak çocuk kalmış ama beden olarak gelişimini tamamlamış, hormonları sebebiyle hamile kalmış, aklı tarafından değil hormonları tarafından yönetilen, kullanılmış çok insan oluyor. bu kardeşlerimiz bazen ailelerinin bilgisi dahilinde evlendirilmekte bazen de evden kaçmakta ve kimden hamile kaldıklarını bile bazen bilemeyecek bir halde ortaya çıkıyorlar. 21. yüz yılda böyle şeylerin yaşanmasının da önüne geçilmesi gerekiyor..
devamını gör...
2.
#3370331 üst edit: tanımın ilk haline göre bu tanımı yazmıştım. bu hâline ben de katılıyorum.
onu zamanında cengiz han, napolyon, attila, belçikalilar, ispanyollar, iki devasa dünya savaşı yapmış ve sonuç ortada.
biz insanların ömrü olması gerekenden çok daha uzun ve doğum oranımız aynı orantıda. biz bir şekilde çoğalıyoruz.
bence asıl sorun, aklı başında kişilerin çocuk yapmayıp; doğurup sokağa atanların beşer onar doğurması. daha dün tv'de adamın biri otuz yaşına kadar altı çocuk yapmış ama dördü yetimhanede, diğer ikisine de bakmıyor onlar da yakında oraya düşer.
bu amip kılıklı tiplerin doğum oranına dikkat etmek daha mantıklı olacak. sen ben gibiler " doğru kişiyi bulmak, nasıl bir gelecek veririm vs." korkularından çoğalmıyorken, bunlar önüne gelenden sürü gibi çoğalıyor.
(bkz: idiocracy)
onu zamanında cengiz han, napolyon, attila, belçikalilar, ispanyollar, iki devasa dünya savaşı yapmış ve sonuç ortada.
biz insanların ömrü olması gerekenden çok daha uzun ve doğum oranımız aynı orantıda. biz bir şekilde çoğalıyoruz.
bence asıl sorun, aklı başında kişilerin çocuk yapmayıp; doğurup sokağa atanların beşer onar doğurması. daha dün tv'de adamın biri otuz yaşına kadar altı çocuk yapmış ama dördü yetimhanede, diğer ikisine de bakmıyor onlar da yakında oraya düşer.
bu amip kılıklı tiplerin doğum oranına dikkat etmek daha mantıklı olacak. sen ben gibiler " doğru kişiyi bulmak, nasıl bir gelecek veririm vs." korkularından çoğalmıyorken, bunlar önüne gelenden sürü gibi çoğalıyor.
(bkz: idiocracy)
devamını gör...
3.
dünya nüfusu yüz yıl önce 900 milyon falanmış. yüz küsur yılda 8 milyar oldu demek ki.
dünya mufusunu azaltmak gerekirse ee o zaman birilerinin eşi annesi babası çocuğu ölecek demektir. bu da hepimiz olabiliriz.
öncelikle çin hindistan yani uzakdoğu bangladeş pakistan endonezya gibi ülkeler çok nüfuslu tabi. böyle böyle o zaman her ülkeden nüfusun yüzde kırkı kadar eksilirse .
toprak çok olur iş imkanlari artar. iklim güzel olur.
ütopik bir durum yav.
dünya mufusunu azaltmak gerekirse ee o zaman birilerinin eşi annesi babası çocuğu ölecek demektir. bu da hepimiz olabiliriz.
öncelikle çin hindistan yani uzakdoğu bangladeş pakistan endonezya gibi ülkeler çok nüfuslu tabi. böyle böyle o zaman her ülkeden nüfusun yüzde kırkı kadar eksilirse .
toprak çok olur iş imkanlari artar. iklim güzel olur.
ütopik bir durum yav.
devamını gör...
4.
valla aslında bu kadar gerizekalıyı eğitilemez kitleyi görünce toplumda bencede bir azaltsak iyi olur diye düşünüyorum. peki nasıl azaltacağız. bir kere çocuk yapma devlet himayesinde belirli kontrol ve yaptırımlara tabi olacak. mesela bazı testleri geçemeyenler bazı eğitimleri almayanlar çocuk yapmayacak kardeşim. yapmayacak yani. birde sosyal darwinizm ile bu çıkar telefonun göster diyen dangalak yaşlı takımını bir törpüleyeceksin. baktın mesela yaptın testi geçemedi mi tamam artık oy hakkı olmasın mesela. hayattan çeksinler kendilerini böylece.
devamını gör...
5.
eğitlidiği zaman insanlar, her şey dengeye biner..
devamını gör...
6.
thanos reiz sen misin?
devamını gör...
7.
lütfen canice gelmesin ama başlığı açan yazar arkadaşımıza sonuna kadar katılıyorum. ülkenin toplumsal açıdan bu kadar geri kalmasının en büyük sebebi; bilinçsiz cinselliktir. aslında hamile kalmaması gereken bir sürü hanımefendi, sadece hormonları bunu yapabilecek güce sahip olduğu için( anatomik açıdan doğal döngüsü bu), hamile kalıyor fakat bir cocuga hamile kalmak, ona ebeveyn olmak için yeterli mi? işte türkiye bu noktada bitiş çizgisinde. cocuk yetiştirmeyi bilmeyen hatta nasıl hamile kaldığına bile şaşıran bir sürü kadının yetiştireceği çocuktan ne olur? eleştirmek- kınamak için söylemiyorum ama daha kendisini bilmeyen insanlardan şekillenecek çocuk, çok nadir toplumun faydasına, ışık saçan bir birey olur.
erkekli - kadınlı zeka geriliği olan vatandaşlarımız dahi cocuk sahibi olup, üreyebiliyor. bu noktada sosyal kontrol şart. zeka geriliği olan, yetileri normalin altında olan vatandaşların devlet korunmasına alınması lazım ki hem düzenli bakılabilsinler hemde suistimal edilip, cocuk sahibi olmasınlar.
toplumun zeka geriliği olmadığı halde cahil olan kesimi içinde nüfus kontrol politikası şart. bir gecekonduda yaşayıp, 12 cocuk yapmak mantıklı değil. bu cocuklar sonra ya dilendiriliyor ya yankesici, hırsız oluyorlar. topluma potansiyel suçlu üretmek için sevişmiyoruz. zevkten sevişiyorsanız da, bir zahmet icabına bakın; korunun. bence devletin özellikle belirli bir maddi gelirin altında olan ama cok cocugu olan ya da olma potansiyeli olan kadınlar için ücretsiz spiral desteği olmalı. bir şekilde üreme politikasının oturtulması gerekiyor bu ülkede. aksi çok zor.
erkekli - kadınlı zeka geriliği olan vatandaşlarımız dahi cocuk sahibi olup, üreyebiliyor. bu noktada sosyal kontrol şart. zeka geriliği olan, yetileri normalin altında olan vatandaşların devlet korunmasına alınması lazım ki hem düzenli bakılabilsinler hemde suistimal edilip, cocuk sahibi olmasınlar.
toplumun zeka geriliği olmadığı halde cahil olan kesimi içinde nüfus kontrol politikası şart. bir gecekonduda yaşayıp, 12 cocuk yapmak mantıklı değil. bu cocuklar sonra ya dilendiriliyor ya yankesici, hırsız oluyorlar. topluma potansiyel suçlu üretmek için sevişmiyoruz. zevkten sevişiyorsanız da, bir zahmet icabına bakın; korunun. bence devletin özellikle belirli bir maddi gelirin altında olan ama cok cocugu olan ya da olma potansiyeli olan kadınlar için ücretsiz spiral desteği olmalı. bir şekilde üreme politikasının oturtulması gerekiyor bu ülkede. aksi çok zor.
devamını gör...
8.
buna yaratılmışlar karar veremez, bunu iddia edenler de yaradandan daha iyisini bilemez.
bir gün siz de başka türler yaratabilirseniz üzerinde tasarruf hakkınız olabilir, kendinizi fazlalık olarak görüyorsanız boğaz köprüsü boydan boya yaşamak isteyen insanlarla derdiniz nedir.
bir gün siz de başka türler yaratabilirseniz üzerinde tasarruf hakkınız olabilir, kendinizi fazlalık olarak görüyorsanız boğaz köprüsü boydan boya yaşamak isteyen insanlarla derdiniz nedir.
devamını gör...
9.
insanları şehirlerden kırsala çekersen bu kadar sıkıntı yaşamazsın. şuraya dün izlediğim videoyu koyayım. öyle kırk haramiler gibi asmak kesmekle olmuyor. asıp kesip yarıya bile indirseniz gelirden pay sahibi olan insanlar belli garibanlar belli. kimse kimseyi rahat yaşatmaz.
devamını gör...
10.
başka meseleler de var. unicef mesela. çocuklar falan filan. günümüzde çocukların gıdaya, ilaca, sağlık hizmetlerine ulaşamaması hatta ölmeleri trajik şeyler; ancak daha büyük bir sıkıntı var: hala doğuyor olmaları. gezegenin esas problemi çocukların ölümünden ziyade doğmaya devam etmeleri. özellikle de unicef ya da başka kurum-kuruluşların elinin değdiği yerlerde dünyaya gelenler.
bm, neredeyse her konuda bir ayak bağı haline geldi. 21. yüzyılın tüm sorunlarını büyütmekten başka bir şey yapmıyorlar. bm ortadan kaldırılmalıdır. zaten somut bir karşılıkları kalmadı. boşuna kaynak israfı.
birleşmiş milletler: #3215689
*** *** ***
doğurganlık oranlarının yüksek olduğu ülkelerde geçmişte de bu tablo aşağı yukarı aynıydı ancak bm ve batı müdahalesi olmuyordu buralara. yedi çocuk yapan bir ailenin dört ya da beş çocuğu yirmilerine gelmeden çeşitli sebeplerden dolayı ölüyordu. salgın hastalıklar, açlık-kıtlık, kabileler ve ülkeler arası savaşlar, cahillik, tıbbi imkanların olmaması, coğrafyanın yaşam için elverişsizliği (aslan kapıp yer, yılan sokar, sıtmadan gidersin, köprüsüz nehirden geçerken boğulursun falan). bu yüzden nüfus hızla artmıyordu.
batı ve bm eli değen ülkelerde bu dezavantajlar bir oranda ortadan kalkıyor ama bu sefer de başka bir sorun çıkıyor ortaya: ergen ve genç yetişkin erkek bolluğu. kadınlara ve çocuklara açılan kredi sonsuz ama erkekler bir zamandan sonra kapının önüne konduğu için onlar da çantalarını toplayıp uzun bir yolculuğa çıkmak zorunda kalıyorlar. çünkü ülkelerinde gelişmişlik, istihdam, yaşanabilirlik yok; aksine kısıtlı kaynaklar için bolca çatışma ve kan davası var.
türkiye, avrupa, abd'ye yasa dışı yollarla giren ve girmeye çalışanların tamamına yakınının genç erkekler olmasının ana nedeni bu. bunun önüne geçmek için ya göç veren yerleri "gerçekten de" kalkındıracaksın. ya da afganistan örneğinde olduğu gibi buraları tamamen görmezden gelip yok sayacaksın. distopyalarda genelde ikincisine şahit oluruz. maliyeti daha azdır çünkü. çok az hem de.
***
testereli javier milei ile elinde lavabosuyla twitter binasına temizlik için gelen elon musk'a emanet edilmeli aslında.
birleşmiş milletler: #3252821
gazze dahil filistin'in kayda değer bir ekonomisi yok. dolar milyarderi hamas liderlerinin servetlerinin kaynağı da, gazze ve batı şerialılarının hayatlarının devam ettirmesinin temeli de körfez ülkelerinden akan, batılı ülkelerden gelen paraya bakıyor. bana kalırsa şimdiye kadarki en büyük nüfuslu evrensel temel gelir uygulamasının denemesi gazze üzerinde yapıldı.
hamas'ın ve gazzelilerin yaptıklarını, evrensel temel gelir ile beraber değerlendirebiliriz. bu kadar çok insanı sadece bir miktar para ile sakin tutabilir miyiz? yoksa onları yok etmemiz mi gerekecek? bunu yapmazsak düşmanlarımız onları ayartmaz mı? (çin-rusya) evrensel temel gelir tek başına yeterli mi? yanında bu kitlelere destek veren sosyal programlar neler olmalı?
ilgisiz ek: gazze aynı zamanda yeni teknolojinin, son silahların canlı hedefler üzerinde test edildiği bir yer. gelecekte yaşanacak kent tipi ayaklanmalara karşı insanların nasıl tepki verebileceği de görülüyor. sivillerin sürekli bir yerden başka yere sürülmesi de dahil. en fazla elli yıl kadar sonra dünyanın çoğu yeri gazze gibi olacak zaten.
evrensel temel gelir: #2989127
devamını gör...
11.
bilakis devletler, bilhassa gelişmiş devletler için nüfus arttırma politikası uygulandığından çoğu ülkeye göre olmayan gereklilik. zira doğum oranı azalıyor ve nüfus hızla yaşlanıyor. aynısı bizim için de geçerli. reis çıkıp boşuna en az 3 çocuk demiyor. genç iş gücü ve geleceğe dair planlamalar doğrultusunda düzenli nüfus artışı şart.
aslında eskisinden de çok değil doğum artış oranı. bunun sebebi ölümlerin azalması. öncelikle eskisi kadar çok savaş olmuyor. haliyle nüfus eksilmiyor. bölgesel savaş ve çatışmalarda da doğum ölüm oranına bakıldığında nüfus artışına engel olacak seviyede değil.
ikincisi sağlık koşullarının ilerlemesi ve hemen herkes için erişilebilir hale gelmesi. haliyle ortalama yaşam süresi uzuyor ve nüfus artıyor. hal böyleyken yaşlı nüfus çoğalıyor. artı değer katan bir kitle değil yük olarak görülen bir kitle oluşuyor ki yıllar içinde hepimiz bu kitleye dahil olacağız. eskiden sağlık olanakları sınırlı olduğu için çoğu hastalığın tedavisi bulunduğu için eskiden korkulan ve ciddi ölümlere sebep olan hastalıklar artık grip gibi olduğu için yine nüfus artıyor.
aynı şekilde salgın hastalık ve toplu ölümler de eskisi kadar çok değil. dünya nüfusunun - sallıyorum- onda birinin öldüğü veba salgını gibi bir salgın meydana gelmiyor. en son işte bi covid çıktı. ilerde bu gibi salgınlarla nüfusu kontrol altına alma çalışmaları yaşanacaktır diye düşünüyorum.
yani kanımca doğum oranında sorun yok. hatta az bile. eskiden her ailede 6-7 çocuk olurken şimdi 2. yi yapan bile çok az. bu ülkenin geleceği için tehlike. asıl sorun ölüm sorunu. ortalama yaşam süresi uzadığı için nüfus artıyor. yoksa yaşlı nüfusla bir şey yapamazsın doğurmazsan. doğum oranı yüksek ülkelerden işçi ithal edersin ya da moğolistan gibi damızlık erkek arayışına girersin.
bunlar ciddi konular, öyle zengin parasıyla fakir karısıyla oynar diye geçiştirilebilecek bir konu değil. ciddiye alın ve üreyin. vakitlice de ölün. bok mu var 90 yıl yaşayacak. ömür uzadı diyoruz ama yaşlılık uzuyor. g.tüm başım sürekli ağrıdıktan altıma s.çtıktan sonra 150 yıl yaşasam neye yarar. safi işkence. elden ayaktan düşmeden vakitlice gidelim arkadaşlar. bekleme yapmayalım. yaşayan çıksın kasıyor sagkd
aslında eskisinden de çok değil doğum artış oranı. bunun sebebi ölümlerin azalması. öncelikle eskisi kadar çok savaş olmuyor. haliyle nüfus eksilmiyor. bölgesel savaş ve çatışmalarda da doğum ölüm oranına bakıldığında nüfus artışına engel olacak seviyede değil.
ikincisi sağlık koşullarının ilerlemesi ve hemen herkes için erişilebilir hale gelmesi. haliyle ortalama yaşam süresi uzuyor ve nüfus artıyor. hal böyleyken yaşlı nüfus çoğalıyor. artı değer katan bir kitle değil yük olarak görülen bir kitle oluşuyor ki yıllar içinde hepimiz bu kitleye dahil olacağız. eskiden sağlık olanakları sınırlı olduğu için çoğu hastalığın tedavisi bulunduğu için eskiden korkulan ve ciddi ölümlere sebep olan hastalıklar artık grip gibi olduğu için yine nüfus artıyor.
aynı şekilde salgın hastalık ve toplu ölümler de eskisi kadar çok değil. dünya nüfusunun - sallıyorum- onda birinin öldüğü veba salgını gibi bir salgın meydana gelmiyor. en son işte bi covid çıktı. ilerde bu gibi salgınlarla nüfusu kontrol altına alma çalışmaları yaşanacaktır diye düşünüyorum.
yani kanımca doğum oranında sorun yok. hatta az bile. eskiden her ailede 6-7 çocuk olurken şimdi 2. yi yapan bile çok az. bu ülkenin geleceği için tehlike. asıl sorun ölüm sorunu. ortalama yaşam süresi uzadığı için nüfus artıyor. yoksa yaşlı nüfusla bir şey yapamazsın doğurmazsan. doğum oranı yüksek ülkelerden işçi ithal edersin ya da moğolistan gibi damızlık erkek arayışına girersin.
bunlar ciddi konular, öyle zengin parasıyla fakir karısıyla oynar diye geçiştirilebilecek bir konu değil. ciddiye alın ve üreyin. vakitlice de ölün. bok mu var 90 yıl yaşayacak. ömür uzadı diyoruz ama yaşlılık uzuyor. g.tüm başım sürekli ağrıdıktan altıma s.çtıktan sonra 150 yıl yaşasam neye yarar. safi işkence. elden ayaktan düşmeden vakitlice gidelim arkadaşlar. bekleme yapmayalım. yaşayan çıksın kasıyor sagkd
devamını gör...