izlediği dizideki veya dinlediği şarkıdaki kişileşmek
başlık "echabrenef7091" tarafından 03.04.2023 19:32 tarihinde açılmıştır.
1.
kendimi bildim bileli yaşadığım garip bir bukalemunlaşma hissi. bu hissi çok farklı çeşitlerde yaşıyorum, hep değişiyorum, hep yenilenir gibi oluyorum. tepkilerim, konuşma şeklim, kurduğum cümlelerin derinliği, şarkıları yorumlayış biçimim, bakışlarım, ruh hâlimdeki dalgalanmalar hep değişiyor. değişmeyen tek şey zihnimde yaşayan binbir çeşit insan. ve varamadığım tek şey de ben. soruyorum kendime ara sıra, ne zaman kendimleşeceğim bu yolculukta?
kendime başka sorular da soruyorum bu konuyla ilgili. acaba bunun nedeni ne olabilir? belki de yeni sığınaklar arama isteğidir nedenim. ya da nedenimiz. şimdiye kadar hep bu durumla sadece ben karşı karşıyaymışım gibi davrandım. belki kader ortaklarım da vardır. yani sığınak tercihinde bulunurken artık insanları boş vermişimdir de kitaplara, şarkılara, dizi ve filmlere sığınmaya karar vermişimdir. sonra da buradan karakter seçip dost edinmişimdir onu kendime. bu dostluğun platonik olduğu, bir karşılığının olmadığı dostların sürekli değişmesinden belli oluyor zaten ama her dost kısa süreliğine de olsa iyi hissettiriyor.
ikinci nedenim de şu olabilir düşününce. bu karakterlerin hepsinde belli bir dönem kendimden bir şeyler görmüşümdür ve aramızdaki benzerliklerden hareketle onların kimliğine bürünmüşümdür. yani onları taklit etmiyorumdur da aslım o karakterlerin hepsidir belki. sonuçta hepimiz birbirimizden parçalar, irili ufaklı izler taşıyoruz. hepimiz aynıyız belki. birbirinden ve diğer canlılardan farklı olduğunu sanan milyarlarcası gelip geçmiştir insanlık tarihinde kim bilir?
normal mi değil mi hiçbir fikrim yok. fakat yıllardır yaptığıma göre seviyorum ben bu davranışı demek ki. ahmet kaya şarkıları söylerken özgürlük isteğiyle karışık isyanlarda bulunmayı, feyyaz yiğit repliklerini dinlerken uzun uzadıya süren süslü kelimelerin içinde gerçek bir anlam taşımayı, komik videolar izlerken kendimi dünyanın en hayat dolu ve mizah anlayışına sahip insanı olarak tanımlamayı, sonra 80'li ve 90'lı yılların o kendine has havası olan şarkılarını dinleyip efkârlardan efkâr beğenmeyi... ben herkes olmayı seviyorum galiba. bir kendim olmayı sevmiyorum, sahte hissetmekten kurtulamıyorum kendimi. işin garibi, bunları yaşayan benden başka kimse yoksa ben aslında bu yönümle kendim olmuş oluyorum. paradoks oluşturmayı çok seviyorum. bu da bir tür paradoks işte, kendim olma paradoksu. tespit görünümlü sohbetimden bugünlük bu kadar. iyi akşamlar.*
kendime başka sorular da soruyorum bu konuyla ilgili. acaba bunun nedeni ne olabilir? belki de yeni sığınaklar arama isteğidir nedenim. ya da nedenimiz. şimdiye kadar hep bu durumla sadece ben karşı karşıyaymışım gibi davrandım. belki kader ortaklarım da vardır. yani sığınak tercihinde bulunurken artık insanları boş vermişimdir de kitaplara, şarkılara, dizi ve filmlere sığınmaya karar vermişimdir. sonra da buradan karakter seçip dost edinmişimdir onu kendime. bu dostluğun platonik olduğu, bir karşılığının olmadığı dostların sürekli değişmesinden belli oluyor zaten ama her dost kısa süreliğine de olsa iyi hissettiriyor.
ikinci nedenim de şu olabilir düşününce. bu karakterlerin hepsinde belli bir dönem kendimden bir şeyler görmüşümdür ve aramızdaki benzerliklerden hareketle onların kimliğine bürünmüşümdür. yani onları taklit etmiyorumdur da aslım o karakterlerin hepsidir belki. sonuçta hepimiz birbirimizden parçalar, irili ufaklı izler taşıyoruz. hepimiz aynıyız belki. birbirinden ve diğer canlılardan farklı olduğunu sanan milyarlarcası gelip geçmiştir insanlık tarihinde kim bilir?
normal mi değil mi hiçbir fikrim yok. fakat yıllardır yaptığıma göre seviyorum ben bu davranışı demek ki. ahmet kaya şarkıları söylerken özgürlük isteğiyle karışık isyanlarda bulunmayı, feyyaz yiğit repliklerini dinlerken uzun uzadıya süren süslü kelimelerin içinde gerçek bir anlam taşımayı, komik videolar izlerken kendimi dünyanın en hayat dolu ve mizah anlayışına sahip insanı olarak tanımlamayı, sonra 80'li ve 90'lı yılların o kendine has havası olan şarkılarını dinleyip efkârlardan efkâr beğenmeyi... ben herkes olmayı seviyorum galiba. bir kendim olmayı sevmiyorum, sahte hissetmekten kurtulamıyorum kendimi. işin garibi, bunları yaşayan benden başka kimse yoksa ben aslında bu yönümle kendim olmuş oluyorum. paradoks oluşturmayı çok seviyorum. bu da bir tür paradoks işte, kendim olma paradoksu. tespit görünümlü sohbetimden bugünlük bu kadar. iyi akşamlar.*
devamını gör...
2.
kurtlar vadisi/acem kızı
devamını gör...
3.
devamını gör...
4.
pokemon izleyip camdan atlayan çocuğun sahip olduğu sendrom.
sadece anlatım daha sanatsal.
sadece anlatım daha sanatsal.
devamını gör...