1.
2002 yapımı gerilim/aksiyon türündeki filmin yönetmenliğini ise nick cassavetes yapmıştır.
açıkçası ben filmi beğendim ve kaçırmamak için reklamları bile izledim arada. bir çok güzel soru da soruluyor filmde eminim hoşunuza gidecektir.
film bir ailenin mutlu tablosu ile başlıyor. daha sonra çocuklarının spor müsabakasını izlerken çocukları bir anda yere yığılınca baba hemen oğlunu alıp hastaneye gider. orada kendilerine verilebilecek en kötü haber verilir ve oğlunuzun kalbi çok büyümüş kalp nakli gerekiyor denir. adam sigortasına güvenerek yapılmasını istese de kendisine sigortanız karşılamıyor diyerek masraflar için bile paralarının yetmeyeceği söylenir. adam nereye sorsa kime gitse yine de işini çözemeyince en sonunda hastaneyi basıp doktorları ve bir kaç hastayı rehin alır. oğlunun kalp sırasının üstüne yazılmasını ister ama tabii bu kolay değildir. hastanenin acilini tuttuğu için arada hastalar gelir hatta bir yaralı getirilir başta içeri almak istemese de daha sonra onu alıp kalp cerrahına ameliyatı yaptırılır. polisler geldikten sonra isteklerini belirtse de boşa olduğunu zaman geçtikçe anlar. daha sonra adamı öldürmek için havalandırmadan nişancı yollarlar adamı vurur ama kolundan vurduğu için adama bir şey olmaz. oradan sonra adam biraz sinirlenir işinin halledilmesini ister. hastanenin başında duran kadın bu işin olmayacağını çünkü böyle yaparsak herkesin hastane basmaya başlayacağını söyler. adam içerdeki insanlara iyi davrandığı için kimse pek karışmaz ona biri hariç o da sonra desteksiz kalınca ağzı yüzü kan içinde bir köşede oturmak zorunda kalır. içeride geçen zamanda insanlar ülkenin sağlık sistemini ve sigortalar ile hastanelerin yaptığı hileler üzerine konuşurlar. orada doktorda vardır tabii bu suçlamaları kabul etmez ki orada aslında doktoru kötü göstermek istemez yönetmen çünkü başta biraz kötü gösteriyordu. hatta adam ilk hastaneyi rehin alma işini bu doktoru alıp acile götürürken görürüz. orada zengin bir adam ile konuşurken doktorun keyfi çok yerindedir çünkü adam parayı basacak ve ameliyatını olacaktır. adam ise aylardır para toplayı oğluna ilaçların verilmesi için uğraşır en sonunda da doktorlar adama oğullarını alıp eve gitmeleri ister bu da götürün ölümünü izleyin demek olduğu için adam hastaneyi ve doktoru esir alır.
filmin bir yerinde adam bir mucize bekliyorum dedikten sonra bir sahne gelir. bir kaç araba çarpışır içlerinden birinden bir kadının öldüğü ve organlarının alınması için hastaneye götürülüyordur. bu arada artık filmin sonuna gelmişizdir baba anlar ki hastane istediğini vermeyecek. doktora kendi kalbini oğluna takmasını söyler tabii bundan önce hastaneye oğlunu istemiş ve oğlu karşılığında bir kaç kişiyi bırakmıştır. doktor başta kabul etmese de adamın kararlılığını görünce en sonunda ikna olur. son noktaya kadar adam kafasına sıkmaya hazırdır tabii silaha kurşun koyarken orada bulunan insanlardan biri şahit olur. silaha bir mermi koyar adam silah boş muydu başından beri diye sorduğunda evet çünkü kimseyi öldürme niyetinde değildim der. adam kendi kafasına sıkmaya hazır olduğunda artık diğer kazadan ölen kadının organları sınıflandırılmış hatta hastaneye haber gelmiştir kalp adamın oğluna tam uyuyordur ve zaten hakkıyla da sıra ondadır. karısı koşa koşa acilin kapısından kağıdı gösterdikten sonrası biraz atlama olur ve çocuğa kalp takılırken adam teslim olur. gerçi daha sonra o adamın içerdeki insanlardan bir olduğunu görürüz çünkü diğer insanlarda onu destekliyordur ki polis gelip onu oğlunun ameliyatını izlerken kelepçeleyip götürür.
mahkeme günü geldiğinde ise sadece hastane basıp insanları rehin aldığı için iki yıl ceza yer. oradaki insanlar ve doktorlar adamdan kötü muamele görmediğini söylerler tabii hatta adamın iki yıl yemesine bile çoğu üzülür.
filmi izlemenizi tavsiye ederek puanımı da 7 olarak belirtiyorum ama sekize yakın bir 7 tabii. 7,7 gibi düşünün. 8 puan verdiklerim tekrar izlemek isteyeceğim film kategorisinde olduğu için tam sekiz vermiyorum. iyi seyirler filmi izlediğinizde puanımı sizde anlayacaksınız, güzel film ama sekizlik değil bence.
açıkçası ben filmi beğendim ve kaçırmamak için reklamları bile izledim arada. bir çok güzel soru da soruluyor filmde eminim hoşunuza gidecektir.
film bir ailenin mutlu tablosu ile başlıyor. daha sonra çocuklarının spor müsabakasını izlerken çocukları bir anda yere yığılınca baba hemen oğlunu alıp hastaneye gider. orada kendilerine verilebilecek en kötü haber verilir ve oğlunuzun kalbi çok büyümüş kalp nakli gerekiyor denir. adam sigortasına güvenerek yapılmasını istese de kendisine sigortanız karşılamıyor diyerek masraflar için bile paralarının yetmeyeceği söylenir. adam nereye sorsa kime gitse yine de işini çözemeyince en sonunda hastaneyi basıp doktorları ve bir kaç hastayı rehin alır. oğlunun kalp sırasının üstüne yazılmasını ister ama tabii bu kolay değildir. hastanenin acilini tuttuğu için arada hastalar gelir hatta bir yaralı getirilir başta içeri almak istemese de daha sonra onu alıp kalp cerrahına ameliyatı yaptırılır. polisler geldikten sonra isteklerini belirtse de boşa olduğunu zaman geçtikçe anlar. daha sonra adamı öldürmek için havalandırmadan nişancı yollarlar adamı vurur ama kolundan vurduğu için adama bir şey olmaz. oradan sonra adam biraz sinirlenir işinin halledilmesini ister. hastanenin başında duran kadın bu işin olmayacağını çünkü böyle yaparsak herkesin hastane basmaya başlayacağını söyler. adam içerdeki insanlara iyi davrandığı için kimse pek karışmaz ona biri hariç o da sonra desteksiz kalınca ağzı yüzü kan içinde bir köşede oturmak zorunda kalır. içeride geçen zamanda insanlar ülkenin sağlık sistemini ve sigortalar ile hastanelerin yaptığı hileler üzerine konuşurlar. orada doktorda vardır tabii bu suçlamaları kabul etmez ki orada aslında doktoru kötü göstermek istemez yönetmen çünkü başta biraz kötü gösteriyordu. hatta adam ilk hastaneyi rehin alma işini bu doktoru alıp acile götürürken görürüz. orada zengin bir adam ile konuşurken doktorun keyfi çok yerindedir çünkü adam parayı basacak ve ameliyatını olacaktır. adam ise aylardır para toplayı oğluna ilaçların verilmesi için uğraşır en sonunda da doktorlar adama oğullarını alıp eve gitmeleri ister bu da götürün ölümünü izleyin demek olduğu için adam hastaneyi ve doktoru esir alır.
filmin bir yerinde adam bir mucize bekliyorum dedikten sonra bir sahne gelir. bir kaç araba çarpışır içlerinden birinden bir kadının öldüğü ve organlarının alınması için hastaneye götürülüyordur. bu arada artık filmin sonuna gelmişizdir baba anlar ki hastane istediğini vermeyecek. doktora kendi kalbini oğluna takmasını söyler tabii bundan önce hastaneye oğlunu istemiş ve oğlu karşılığında bir kaç kişiyi bırakmıştır. doktor başta kabul etmese de adamın kararlılığını görünce en sonunda ikna olur. son noktaya kadar adam kafasına sıkmaya hazırdır tabii silaha kurşun koyarken orada bulunan insanlardan biri şahit olur. silaha bir mermi koyar adam silah boş muydu başından beri diye sorduğunda evet çünkü kimseyi öldürme niyetinde değildim der. adam kendi kafasına sıkmaya hazır olduğunda artık diğer kazadan ölen kadının organları sınıflandırılmış hatta hastaneye haber gelmiştir kalp adamın oğluna tam uyuyordur ve zaten hakkıyla da sıra ondadır. karısı koşa koşa acilin kapısından kağıdı gösterdikten sonrası biraz atlama olur ve çocuğa kalp takılırken adam teslim olur. gerçi daha sonra o adamın içerdeki insanlardan bir olduğunu görürüz çünkü diğer insanlarda onu destekliyordur ki polis gelip onu oğlunun ameliyatını izlerken kelepçeleyip götürür.
mahkeme günü geldiğinde ise sadece hastane basıp insanları rehin aldığı için iki yıl ceza yer. oradaki insanlar ve doktorlar adamdan kötü muamele görmediğini söylerler tabii hatta adamın iki yıl yemesine bile çoğu üzülür.
devamını gör...