kafayı spiritüalizme takmış değişik yaşam formları
başlık "kırk küp kırkının da kulpu kırık küp" tarafından 29.10.2025 18:03 tarihinde açılmıştır.
1.
ben artık dayanamıyorum...
yani biri daha evren bana mesaj yolladı dediğinde, içimden evrene mesaj atmak geliyor:
kardeşim, şu numarayı artık engelle.
her sabah meditasyon yapmadan konuşmayan, kristalini şarj etmeden markete gitmeyen, merkür retrosunu bahane edip işe gelmeyen bir nesil türedi. eskiden insanlar başım ağrıyor derdi, şimdi çakram tıkandı diyor.
kardeşim, senin çakran değil, mantığın tıkanmış
bir kadın iş arkadaşım geçen gün dedi ki:
ben artık sadece yüksek frekansta yaşayanlarla görüşüyorum.
dedim ki:
benim frekans düşük, ama beynim çekiyor, istersen oradan bağlanalım.
ciddiye aldı!!!
bana enerjini hissettim dedi. ulan ben daha kendi maaşımı hissedemiyorum, sen benim enerjimi mi hissediyorsun?
bir diğeri ben artık astral seyahatle tatil yapıyorum diyor. yusuf güney vol.2 mi oldun çen?
kardeşim, uçaktan bile ucuz gidiyorsun ama bir bilet ekranı bile gösteremiyorsun.
üstelik bagaj hakkın da yok, kafanın içindeki saçmalıkla gidiyorsun
her şey evrenin bana planı var noktasına geldi.
evrenin planı varsa, niye hala evde annesiyle yaşayan, tarot kartlarını ütü masasının üstünde dizen bir tip oldun sen?
evren bile seni unuttu, büyük ihtimalle spam klasöründesin.
bir de şu her şey enerjidir tayfa var.
evet, haklısınız. ama bazı enerjiler negatif, siz mesela.
yanınıza oturunca ruhum şarj olmuyor, tersine batarya göstergem kurtul diye yanıp sönüyor.
benim tek spiritüel deneyimim, sabah işe giderken trafikte kırmızıya yakalanmamam.
evren bana o an diyor ki:
bugün sana torpil geçtim, haddini bil.
artık kristalli, tütsülü, evrenli, çakralı bu yaşam formlarından korkuyorum.
bir gün biri ben reenkarnasyona inanıyorum deyip bana önceki hayatımda sen bendin derse…
kendimi hemen camdan atarım, bu sefer sonraki hayatımda onu rahatsız ederim
işte böyle sevgili enerji varlıkları, ben artık evrenle değil, elektrik faturasıyla konuşuyorum.
en azından o bana cevap veriyor:
borç 352 lira.
işte o, en dürüst enerji alışverişi.
yani biri daha evren bana mesaj yolladı dediğinde, içimden evrene mesaj atmak geliyor:
kardeşim, şu numarayı artık engelle.
her sabah meditasyon yapmadan konuşmayan, kristalini şarj etmeden markete gitmeyen, merkür retrosunu bahane edip işe gelmeyen bir nesil türedi. eskiden insanlar başım ağrıyor derdi, şimdi çakram tıkandı diyor.
kardeşim, senin çakran değil, mantığın tıkanmış
bir kadın iş arkadaşım geçen gün dedi ki:
ben artık sadece yüksek frekansta yaşayanlarla görüşüyorum.
dedim ki:
benim frekans düşük, ama beynim çekiyor, istersen oradan bağlanalım.
ciddiye aldı!!!
bana enerjini hissettim dedi. ulan ben daha kendi maaşımı hissedemiyorum, sen benim enerjimi mi hissediyorsun?
bir diğeri ben artık astral seyahatle tatil yapıyorum diyor. yusuf güney vol.2 mi oldun çen?
kardeşim, uçaktan bile ucuz gidiyorsun ama bir bilet ekranı bile gösteremiyorsun.
üstelik bagaj hakkın da yok, kafanın içindeki saçmalıkla gidiyorsun
her şey evrenin bana planı var noktasına geldi.
evrenin planı varsa, niye hala evde annesiyle yaşayan, tarot kartlarını ütü masasının üstünde dizen bir tip oldun sen?
evren bile seni unuttu, büyük ihtimalle spam klasöründesin.
bir de şu her şey enerjidir tayfa var.
evet, haklısınız. ama bazı enerjiler negatif, siz mesela.
yanınıza oturunca ruhum şarj olmuyor, tersine batarya göstergem kurtul diye yanıp sönüyor.
benim tek spiritüel deneyimim, sabah işe giderken trafikte kırmızıya yakalanmamam.
evren bana o an diyor ki:
bugün sana torpil geçtim, haddini bil.
artık kristalli, tütsülü, evrenli, çakralı bu yaşam formlarından korkuyorum.
bir gün biri ben reenkarnasyona inanıyorum deyip bana önceki hayatımda sen bendin derse…
kendimi hemen camdan atarım, bu sefer sonraki hayatımda onu rahatsız ederim
işte böyle sevgili enerji varlıkları, ben artık evrenle değil, elektrik faturasıyla konuşuyorum.
en azından o bana cevap veriyor:
borç 352 lira.
işte o, en dürüst enerji alışverişi.
devamını gör...
2.
beyinsiz yaşanabilir ispatı yaşam formlarıdır.
devamını gör...
3.
bizde öyle biri vardı öğrenci yurdu zamanlarında, çocuk gemide uyuya kalıp yunanistana gitmişti
devamını gör...
4.
değişik yaşam formları diyerek kimisine iltifat etmektesiniz. hepsi olmasa bile ciddi kısmı primatlardan falan doğal olarak evrilmemizden ziyade uzaylılarla "ilişkiye girerek" insan formuna ulaştığımıza inanır zira.
valla çok acayip kafalar. en yakın dostlarımdan biri mesela böyle. ama dostluğumuza değer verdiğim için bu konulara girmemeye başladık bir zaman sonra ve hala dost olmayı sürdürebiliyoruz bu sayede. yoksa kafa olarak bu konularda hayatta anlaşamayacağım biri. ben de çok koyu materyalistim. yani tam tersi. ama işte bu konulara girmediğimiz sürece dostluğumuz güvende gibi görünüyor.
valla çok acayip kafalar. en yakın dostlarımdan biri mesela böyle. ama dostluğumuza değer verdiğim için bu konulara girmemeye başladık bir zaman sonra ve hala dost olmayı sürdürebiliyoruz bu sayede. yoksa kafa olarak bu konularda hayatta anlaşamayacağım biri. ben de çok koyu materyalistim. yani tam tersi. ama işte bu konulara girmediğimiz sürece dostluğumuz güvende gibi görünüyor.
devamını gör...
5.
haydar-i kerrar hz. ali nin çok sevdiğim bir sözü var "ilim tek nokta idi onu çoğalttılar" aynen de böyle oldu. spiritüel ayağına söğüşçülere gün doğdu arkasına tıpkı tarikatçılar gibi mürit topladı, sektöre çevirdi işi parayı buldular.
eğer kastettiğiniz bu değişik yaşam formları ise bence yine de kandırılmalarına rağmen sizden bir adım öndeler. zira en azından bir arayış içindeler mantıklı olarak, bu hayata sadece böyle köle gibi yaşayıp ölmek için gelmiş olamayız değil mi?
daha derin bir anlamı, daha büyük bir sebebi olmalı ben de taşlar bu zemin haricinde hiçbir yere oturmuyor.
ben zaten bu konuları kimseyle konuşmam, yol da benim yolcu da bu hikayede. kıssadan hisse ben kendimi npc gibi hissetmiyorum. arıyorum, bulacağım tabi rahman ve rahim olan ulaştırırsa.
eğer kastettiğiniz bu değişik yaşam formları ise bence yine de kandırılmalarına rağmen sizden bir adım öndeler. zira en azından bir arayış içindeler mantıklı olarak, bu hayata sadece böyle köle gibi yaşayıp ölmek için gelmiş olamayız değil mi?
daha derin bir anlamı, daha büyük bir sebebi olmalı ben de taşlar bu zemin haricinde hiçbir yere oturmuyor.
ben zaten bu konuları kimseyle konuşmam, yol da benim yolcu da bu hikayede. kıssadan hisse ben kendimi npc gibi hissetmiyorum. arıyorum, bulacağım tabi rahman ve rahim olan ulaştırırsa.
devamını gör...
6.
aşık olduğum kadın maya astrolojisine ilgi duyuyordu ben de maya tarihini okumuştum benim için güzel bir deneyim olmuştu, hep aynı insanlarla konuşmak sıkıcı benim bilmediğim konular ile ilgili insanlarla konuşmak ufkumu açıyor, katılırım katılmam o ayrı ama ilgi çekici geliyor bana .
devamını gör...
7.
(bkz: kişisel gelişim dolandırıcılığı)
#3576882
gerçek dünyadan uzaklaşmış, gerçeklerden uzaklaşmış arkadaşlardır.
kafayı ciddi anlamda bozdukları için salı sallanır, çarşamba çarşafa dolanır, perşembe perişanlık, cuma mübarek gün şeklinde kendilerince hayatlarını, kendilerini sınırlandırıp çok basit kararları almaktan bile aciz hale gelebilirler.
neymiş efendim inci, dulluk enerjisi taşıyormuş. he canım he.
#3576882
gerçek dünyadan uzaklaşmış, gerçeklerden uzaklaşmış arkadaşlardır.
kafayı ciddi anlamda bozdukları için salı sallanır, çarşamba çarşafa dolanır, perşembe perişanlık, cuma mübarek gün şeklinde kendilerince hayatlarını, kendilerini sınırlandırıp çok basit kararları almaktan bile aciz hale gelebilirler.
neymiş efendim inci, dulluk enerjisi taşıyormuş. he canım he.
devamını gör...
8.
çoğunun geçmişinde travmatik olaylar olduğunu düşünüyorum.
benim de eski flörtlerimden birisi mevlana kardeşlik zımbırtısına takılıyormuş.
beşiktaş'ta o zaman oturduğum evin arka sokağında da bunların toplandıkları bir yer var. ne zaman önünden geçsem, hangi gerizekalılar buraya geliyor vs. diye düşünüyorum...
hatun bi' gün buluşmaya elinde tomar tomar mevlana kağıtları ile gelince, ben de gelişine çaktıydım.
sene 1914, siz zaten o senelerde dünyada yoktunuz. tamam mı benim canım güzel kardeşim...
benim de eski flörtlerimden birisi mevlana kardeşlik zımbırtısına takılıyormuş.
beşiktaş'ta o zaman oturduğum evin arka sokağında da bunların toplandıkları bir yer var. ne zaman önünden geçsem, hangi gerizekalılar buraya geliyor vs. diye düşünüyorum...
hatun bi' gün buluşmaya elinde tomar tomar mevlana kağıtları ile gelince, ben de gelişine çaktıydım.
sene 1914, siz zaten o senelerde dünyada yoktunuz. tamam mı benim canım güzel kardeşim...
devamını gör...