1.
hepdeğişiyor ukdesi.
2015 yapımı film. burak aksak'ın yönetmenlik kariyerinin ilk filmidir ki senaryosunu da kendisi yazmıştır.
klasik bir yol hikayesine absürtlük ekleyince ortaya böyle bir şey çıkıyormuş. e kadro da iyi olunca kötü bir şey çıkmıyor ortaya.
cengiz bozkurt, cihan ercan, seda bakan ve erkan kolçak köstendil başrollerde.
2015 yapımı film. burak aksak'ın yönetmenlik kariyerinin ilk filmidir ki senaryosunu da kendisi yazmıştır.
klasik bir yol hikayesine absürtlük ekleyince ortaya böyle bir şey çıkıyormuş. e kadro da iyi olunca kötü bir şey çıkmıyor ortaya.
cengiz bozkurt, cihan ercan, seda bakan ve erkan kolçak köstendil başrollerde.
devamını gör...
2.
kudret'in, annesiyle olan diyaloğunun, sosyal medyaya düşmesi üzerine izlediğim bir burak aksak filmi. 2015 yapımı. ancak ben bayağı geç izledim. izlediğime de değdi.
tamam, film; absürt komedi olarak geçiyor ancak çok gerçekçi, çok içimizden... senaryo, sizi şaşırtıyor. öngörülemez şeyler söz konusu ve bu, absürtlüğünden kaynaklı değil. o yüzden şüphe edip bi senaryosuna baktım şimdi. çünkü uyarlamalığından şüphelendim... fakat değilmiş. çok şaşırtıcı. burak aksak hem senaryoda hem de yönetmen koltuğunda, harika bir iş çıkarmış, bi hakkı verilmeli bence. helal olsun!..*
filmde,
oradan oraya geziyorsunuz. gidecek bi yolunuz var ama sanki yetişme korkunuz da yok gibi... bu açıdan film, bir rüyaya benziyor.
uyu uyan bitmiyor, sakin, yer yer hareketleniyor.
tüm gailelerinizden sıyrılmış özgürlüğün kollarındasınız. bunu, iliklerinize kadar hissediyorsunuz. bende şahsen, öyle oldu.
filmde, lunaparka gitmelerine iseyse ba yıl dımmmm... kesinlikle gerekliydi. olmasa, nedenini bilemediğimiz bir eksiklik hissederdik doğrusu. çünkü yolculuk ve özgürlük dediğimiz şey, bence lunaparksız olmaz. kaç yaşına gelirsek gelelim de, bu böyle... o yüzden benden, tam not aldı.
lunapark delisi ise; tam bi şaka.
lunapark sahnesinin sonunu, öyle beklemiyordum ama bu da burak aksak'ın bize sürprizi...
filmin sonunuysa; elbette ki tahmin etmiştim. burası biraz fiyasko. ancak yine de bende puan kaybettirmedi. o da senaristin nazar boncuğu...
film, burak aksak'ın yapımını üstlendiği ikinci sinema filmi olarak da kayıtlara geçmiş. ancak beyazperde'de, 5 üzerinden 3.8; imdb'de ise, 10 üzerinden 6.7 gibi bir oy alması da saçmalık. bu film bu kadarindan daha fazlasını hak ediyordu bence. absürtlükse dibine kadar, öngörülemezlikse dibine kadar. kullanıcılar, ne arıyor, merak ediyorum doğrusu. ha küfür yok, terbiyesizlik sınırlı. en saçma sahne bile belli bir seviyede iken sanırım insanlar garip kara komedi falan beklediler... bilemiyorum.
ben filmi öneririm. vaktinize eğlence katar. izlemeye değer bence. tabi yukarıdaki oylara bakıldığında; bence... en çok bence...* cengiz bozkurt için izlemeye değer bence. yine bence...
favori karakterimse; efkan'dı. canım efkan... güven'in, saflığı ve temizliği ise göz dolduruyor. hayran kaldım.*
tamam, film; absürt komedi olarak geçiyor ancak çok gerçekçi, çok içimizden... senaryo, sizi şaşırtıyor. öngörülemez şeyler söz konusu ve bu, absürtlüğünden kaynaklı değil. o yüzden şüphe edip bi senaryosuna baktım şimdi. çünkü uyarlamalığından şüphelendim... fakat değilmiş. çok şaşırtıcı. burak aksak hem senaryoda hem de yönetmen koltuğunda, harika bir iş çıkarmış, bi hakkı verilmeli bence. helal olsun!..*
filmde,
oradan oraya geziyorsunuz. gidecek bi yolunuz var ama sanki yetişme korkunuz da yok gibi... bu açıdan film, bir rüyaya benziyor.
uyu uyan bitmiyor, sakin, yer yer hareketleniyor.
tüm gailelerinizden sıyrılmış özgürlüğün kollarındasınız. bunu, iliklerinize kadar hissediyorsunuz. bende şahsen, öyle oldu.
filmde, lunaparka gitmelerine iseyse ba yıl dımmmm... kesinlikle gerekliydi. olmasa, nedenini bilemediğimiz bir eksiklik hissederdik doğrusu. çünkü yolculuk ve özgürlük dediğimiz şey, bence lunaparksız olmaz. kaç yaşına gelirsek gelelim de, bu böyle... o yüzden benden, tam not aldı.
lunapark delisi ise; tam bi şaka.
lunapark sahnesinin sonunu, öyle beklemiyordum ama bu da burak aksak'ın bize sürprizi...
filmin sonunuysa; elbette ki tahmin etmiştim. burası biraz fiyasko. ancak yine de bende puan kaybettirmedi. o da senaristin nazar boncuğu...
film, burak aksak'ın yapımını üstlendiği ikinci sinema filmi olarak da kayıtlara geçmiş. ancak beyazperde'de, 5 üzerinden 3.8; imdb'de ise, 10 üzerinden 6.7 gibi bir oy alması da saçmalık. bu film bu kadarindan daha fazlasını hak ediyordu bence. absürtlükse dibine kadar, öngörülemezlikse dibine kadar. kullanıcılar, ne arıyor, merak ediyorum doğrusu. ha küfür yok, terbiyesizlik sınırlı. en saçma sahne bile belli bir seviyede iken sanırım insanlar garip kara komedi falan beklediler... bilemiyorum.
ben filmi öneririm. vaktinize eğlence katar. izlemeye değer bence. tabi yukarıdaki oylara bakıldığında; bence... en çok bence...* cengiz bozkurt için izlemeye değer bence. yine bence...
favori karakterimse; efkan'dı. canım efkan... güven'in, saflığı ve temizliği ise göz dolduruyor. hayran kaldım.*
devamını gör...
3.
bir burak aksak filmidir.
filmin senaryosunu da yönetmen burak aksak yazmıştır. filmde erdal bakkal ve bir iki filmdeki diğer rolleri dışında pek beğenmediğim cengiz bozkurt, seda bakan, oyunculuğu ile ilgili ciddi şüphelerim olan erkan kolçak köstendil, hep aynı rolü oynadığını düşündüğüm cihan ercan, berat yenilmez, erdal tosun, hakan salınmış, şans eseri oyuncu olmuş gibi duran sadi celil cengiz, tarık ünlüoğlu, zihni göktay, zerrin sümer ve hasibe eren oynamıştır.
burak aksak ve selçuk aydemir komedilerinin bir yerden sonra kabak tadı verdiğine inananlardanım. ikisinden de iyi yapımlar izlemiş olsam da genel düşüncem bu yönde. bu filmin de fazla abartıldığını, absürtlük dozunun kaçtığını düşünüyorum.
kudret isimli orta yaşlı bir adam eşinin ölümü ve peşinden gelen darbelerle sarsılır. bu rüya sonucu da ülkenin öbür ucuna gitmeye karar verir zira yardım etmesi gereken biri vardır orda. yolda bir işportacı, bir şarkıcı ve intihar etmek üzere olan bir damatla karşılaşıp onları kara bela ismini verdiği arabasına almak zorunda kalır. sonrası ise bazen komik hikayelerle geçer.
maalesef ki vasat bulduğum bir filmdi.
filmin senaryosunu da yönetmen burak aksak yazmıştır. filmde erdal bakkal ve bir iki filmdeki diğer rolleri dışında pek beğenmediğim cengiz bozkurt, seda bakan, oyunculuğu ile ilgili ciddi şüphelerim olan erkan kolçak köstendil, hep aynı rolü oynadığını düşündüğüm cihan ercan, berat yenilmez, erdal tosun, hakan salınmış, şans eseri oyuncu olmuş gibi duran sadi celil cengiz, tarık ünlüoğlu, zihni göktay, zerrin sümer ve hasibe eren oynamıştır.
burak aksak ve selçuk aydemir komedilerinin bir yerden sonra kabak tadı verdiğine inananlardanım. ikisinden de iyi yapımlar izlemiş olsam da genel düşüncem bu yönde. bu filmin de fazla abartıldığını, absürtlük dozunun kaçtığını düşünüyorum.
kudret isimli orta yaşlı bir adam eşinin ölümü ve peşinden gelen darbelerle sarsılır. bu rüya sonucu da ülkenin öbür ucuna gitmeye karar verir zira yardım etmesi gereken biri vardır orda. yolda bir işportacı, bir şarkıcı ve intihar etmek üzere olan bir damatla karşılaşıp onları kara bela ismini verdiği arabasına almak zorunda kalır. sonrası ise bazen komik hikayelerle geçer.
maalesef ki vasat bulduğum bir filmdi.
devamını gör...
"kara bela (film)" ile benzer başlıklar
bela
6