1.
pazar günü zeytinlikte yürüyüş yaparken dikkatimi çekti. her yer kenger dikeni ile donanmıştı. zihnim eskilere kısa bir yolculuk yaptı o an. bizim yörükler bunun yemeğini, salatasını yapar. kökünü kaynatıp içer, sakızını çam sakızıyla karıştırıp çiğnerler. görüp bileniniz vardır. güzelliği fotoğrafladım sizin için renkler şahane idi.
40–50 cm boyunda, tüylü ve dikenli, çok yıllıklı, sütlü, bir tür otsu bitki. papatyagiller ailesindenmiş. çakırdikeni, çengel, çengel otu, enger, tatlı kenger sakız otu gibi farklı isimler de kullanılıyor. kıraç ve dağlık bölgeler de doğal ortamda kendi başına yetişiyor. nisan ve mayıs da , olgunlaşmaya başladığı zaman yeşil olarak dikenli şekilde büyür. yeşil durumda iken, bu dikenlerden temizlenip, yenilmesi çok lezzetlidir. haziran ayından itibaren sararmaya başlar ve artık yenilmez. gövdesini bıçakla kestiğinizde köküne doğru sütü akar, akan süt güneşte kurutulup çok güzel tadı ve kokusu olan sakız yapılır. birçok faydası varmış bu bitkinin, safra taşı ile böbrek taşı düşürülmesi, iltihabı engelleyen ve kramp çözücü özelliği bulunduğu, migren için iyi geldiği, kanı temizleme özelliğine sahip olduğu, damar tıkanıklığını engellediği, diş ve diş etini temizlediğini yazmışlar.
40–50 cm boyunda, tüylü ve dikenli, çok yıllıklı, sütlü, bir tür otsu bitki. papatyagiller ailesindenmiş. çakırdikeni, çengel, çengel otu, enger, tatlı kenger sakız otu gibi farklı isimler de kullanılıyor. kıraç ve dağlık bölgeler de doğal ortamda kendi başına yetişiyor. nisan ve mayıs da , olgunlaşmaya başladığı zaman yeşil olarak dikenli şekilde büyür. yeşil durumda iken, bu dikenlerden temizlenip, yenilmesi çok lezzetlidir. haziran ayından itibaren sararmaya başlar ve artık yenilmez. gövdesini bıçakla kestiğinizde köküne doğru sütü akar, akan süt güneşte kurutulup çok güzel tadı ve kokusu olan sakız yapılır. birçok faydası varmış bu bitkinin, safra taşı ile böbrek taşı düşürülmesi, iltihabı engelleyen ve kramp çözücü özelliği bulunduğu, migren için iyi geldiği, kanı temizleme özelliğine sahip olduğu, damar tıkanıklığını engellediği, diş ve diş etini temizlediğini yazmışlar.
devamını gör...
2.
yalnızca cesurların işidir kenger sakızı çiğnemek.
devamını gör...
3.
sakizi oldugu bilinmektedir.
devamını gör...
4.
ben üsküdarlıyım ,çok çok eskiden boğaziçi köprüsünün anadolu yakası çıkışı iki yamaçta nakkaştepe ve küplüce tarafı bu dikenlerle dolu idi hatta başka diken cinsleri de vardı ,annem toplar soyar kahvaltı da piknikte yedirirdi bize.
şimdi mumla arasan bulamazsın papatya kalmadı bırak dikeni.
kapitalizm öldürür.
sosyalizm güldürür..
şimdi mumla arasan bulamazsın papatya kalmadı bırak dikeni.
kapitalizm öldürür.
sosyalizm güldürür..
devamını gör...
5.
(bkz: kenger otu)
(bkz: deve dikeni)
(bkz: harese)
hiç deve dikeni yiyen deve görmedim, deveyi de zaten sadece çocukken hayvanat bahçesinde görmüştüm. kocaman çenelerini bir sağa bir sola gezdirerek bir şeyler yerler, arada da kocaman dişlerini de gösterilerdi.
develer deve dikeni yemeye bayılırmış. konu * zülfü livaneli''nin "huzursuzluk" adlı romanında da geçiyormuş.
harese, "hırs, haris, ihtiras, muhteris" kelimelerinin türediği arapça bir sözcük. develer çöllerde aç susuz üç hafta geçirebilirmiş. yemeye bayıldıkları deve dikenine rast geldiklerinde koparır, çiğnemeğe başlar,çiğnedikçe diken devenin ağzında yaralar açar, yaralar kanamaya başlar, kanla karışık diken tadını aldıkça yer, yedikçe kanarlarmış. eğer engel olunmazsa kan kaybından ölebilirlermiş de. işte bunun dına "harese" denirmiş.
(bkz: deve dikeni)
(bkz: harese)
hiç deve dikeni yiyen deve görmedim, deveyi de zaten sadece çocukken hayvanat bahçesinde görmüştüm. kocaman çenelerini bir sağa bir sola gezdirerek bir şeyler yerler, arada da kocaman dişlerini de gösterilerdi.
develer deve dikeni yemeye bayılırmış. konu * zülfü livaneli''nin "huzursuzluk" adlı romanında da geçiyormuş.
harese, "hırs, haris, ihtiras, muhteris" kelimelerinin türediği arapça bir sözcük. develer çöllerde aç susuz üç hafta geçirebilirmiş. yemeye bayıldıkları deve dikenine rast geldiklerinde koparır, çiğnemeğe başlar,çiğnedikçe diken devenin ağzında yaralar açar, yaralar kanamaya başlar, kanla karışık diken tadını aldıkça yer, yedikçe kanarlarmış. eğer engel olunmazsa kan kaybından ölebilirlermiş de. işte bunun dına "harese" denirmiş.
devamını gör...
6.
bizim burada bol. hatta bazen ot bicme makinesine zorluk cikariyor. ama mesela ben sehir merkezinde apartmanin kedi çükü kadar bahcesinde bundan yetistiren insan gordum. boyle iste. her sey yoklugunda kiymetli.
devamını gör...
7.
kangren dikeni diye okudugum baslik
devamını gör...
"kenger dikeni" ile benzer başlıklar
kenger
5