kimsenin işini doğru yapmaması

kimi zaman kurnazlıktan, kimi zaman üşengeçlikten, çoğu zaman beceriksizlikten, zaman zaman niteliksizlikten, bazense keyfinden ötürü insanların işlerini doğru düzgün yapmamalarıdır.

bir ürün almaya gidersiniz, elli kere sorarsınız özelliklerini, eve gidersiniz başka bir şey çıkar.

yemek söylersiniz elli kere soğansiz dersiniz, içinden soğan çıkar.

yanlardan az al dersiniz, pardon der kafasına göre keser.

bu fiyata hepsi dahil di mi dersiniz ay sonu ek ödeme çıkar.

çok canım yanıyor, bir ilaçla geçer mi dersiniz, emin misiniz dersiniz. benden iyi mi bilecen derler. beter ederler.

bütün evraklar bunlar dimi dersiniz. son anda bu evraklar eksik derler.

o fiyata dahil değildi derler, sen yalnış sipariş verdin derler, ben öyle söylemedim derler, bazen özür dilerler, genelde suç senin derler.

başkalarının hatalarını bir de düzeltmeye uğraşırsın, bu sefer yardımda etmezler. sürün isterler.

ınsanlar işte yine insanları yoran.

anlatsan da anlamazlar.

insanların mutlu olmamasından kaynaklı; akıllarında geçim sıkıntısı olması, faturaların olmasın, ev masraflarının olması, eğitim masraflarının olması, pandemide o otobüse sıkış tıkış ayakta binmek zorunda olması, kirayı nasıl ödeyeceği olması vb.gibi nedenler sebebiyle kendilerini işe verememelerinden kaynaklı meydana gelen hatalar olarak tanımlanabilir.

verdiği siparişten memnun olmayan yazarın açtığı başlık. o soğanı koymayacaktınız.

ya da herkesin işini doğru yapıp iş tanımlarının yanlış olması.

maalesef ülkemizde verilen işi güzel ve iyi çalışarak yapmak, mevki atlamak yerine başkaları tarafından kullanılmak sonucu doğurduğu için muhtemel gerçekleştirilen olaydır.

asıl problemin liyakatsizlik olması. işinin ehli, işini bilen insanları mobing vs ile (ya da devlet olarak düşünürsek siyasi düşünceleri farklı olanları düşüncelerini sevmiyorsunuz diye) yıldırıp kaçırarak, tanıdık vs iş bilmezlere o işleri verirsen olacağı budur. mesela “türkiye artık monşerler tarafından yönetilmiyor”. al sana bugünkü dış siyasetin geldiği nokta.

hani öğretmen tüm sınıfa aynı ödevi her hafta verir ama sınıf öyle bir hale gelir ki kimse ödev falan yapmaz. sadece bir iki kişi on ödevden hiç değilse birini yapınca bile hoca onu tebrik eder diğerlerine göre daha fazla değer verir falan. heh işte koca toplum o öğretmen olmuş. bir iki kişi bir iki şeyi yapınca göklere çıkarıp her şey yolunda gibi davranıyo!
neden kimse ödevlerin yapılmamasını sorgulamiyo da yapanı yüceltiyooo?!!

birisi işini düzgün yapmamanın sebebini geçim sıkıntısı vb. şeyler olarak görüyormuş. sebep ile sonucun bu denli muğlaklaşması az görülür türden bir iş açıkçası.

katıldığım önerme. herkes şark kurnazı olmuş.