konuyu/dersi öğrenciye anlatmak ne demek ya? biz neden maaş almıyoruz?
devamını gör...
emeklilik hayali kuran amcalar gibi "okulun son günleri harcarım " düşüncesiyle saklanan devamsızlık günlerinin azalmasına sebebiyet veren, öğrencilerin medeni cesaretini arttırıcı (?) bir öğretmen eylemidir.
devamını gör...
askerdeki emir tekrarının kaynağıdır.
devamını gör...
öğrencilerin pek de hoşlanmadığı öğretmen tipidir. fakat konuyu öğrenciye anlattırmak, dersin içeriği, hedefi, öğrenci profili göz önünde bulundurularak uygulanabilecek bir yöntemdir. fakat zamanı yönetmek açısından avantajlı değildir, çünkü öğrencinin anlattığı dersi bir de hocanın anlatması gerekir.
devamını gör...
üniversite öğrencisi olarak da lise öğrencisi olarak da tahtaya çıkıp konu anlatımı yaptığım çok oldu. lisede tarih dersini sevdiğim için tarih hocası da emekliliği gelmiş bir hoca olduğu için bana ders anlattırırdı ben de anlatırdım arada.

üniversitede durum değişti. sınıfı gruplara bölüp her gruba kitabın bir bölümünü kura usulü ile verip power point sunumu üzerinden yazılı olarak bu bölümleri yüklememiz gerekirdi.

yüklediğimiz sunumları da projeksiyondan açıp derste anlatırdık. yazılı sınav daha azdı. en çok test tipi en az da klasik tip sınav olduk.

öğretmenlik sunum yapma becerisi gerektiren bir meslek olduğu için topluluk içinde konuşmak önemliydi.

mesela bu sene mülakat geldi. seneye devam edip etmeyeceği belli değil. mülakat kalksa bile milli eğitim akademisi adı verilen kurumda +2 yıl daha devam edecek bir eğitim olacağı söyleniyor.

burada da teorik ve pratik eğitim verilecekmiş ama daha çok sunum üstüne ya da öğretim yöntem ve teknikleri üzerine olacağına inanıyorum.

ben konuşmayı ve anlatmayı sevdiğim için derslere katılan , sunumlarda genelde süreyi aşmamak gerektiği ifade edilen bir öğrenciydim ama arkadaşların çoğu için sunum yapmak ellerine telefon alıp telefondan sunumu açıp okumak olarak anlaşıldı.

ben mülakata karşıyım ama bence eğitim fakültesine girişte özel yetenek sınavı yapılmalı. yani yks’den belli bir puanı alan öğrencileri kazandıktan sonra kazandıkları okulda her eğitim fakültesi kendi yapacağı sınavla almalı.

bunu geçemeyen öğrencilere de ek yerleştirme hakkı verilmeli. böylece öğrencinin sosyal fobisi varsa ve konuşurken sesini kendi bile duymuyorsa o zaman öğretmen olmak için yeteli olmadığını bu şekilde görmeli.

bizim sınıfta bir kız vardı. sesini hiç duymadım. sunumlarda bile konuşmadı. hocalar başta biraz bu duruma takıldı ama çoğu da üstünde durmadı. şimdi bu kız bu sene mezun oldu.

liseden de üniversiteden de mezun olup belki sadece kpss ile alım olsa doğrudan öğretmen olarak atanacaktı.

yine söylüyorum ben mülakata karşıyım. 65 kişiden belki 5 kişi böyleydi. geri kalan öğrenciler de bir şekilde zamanla tecrübe edinirdi.

şimdi mülakatla alacakları adamların bilgi düzeyi de belli olmayacak. 5 dakika kendini anlatacakmış girişte. bence orada zaten özgeçmişini anlatınca adını bilmese bile mezun olduğu liseden bile alım yapmaya karar verebilirler. kimse de neden diyemez çünkü kimse mülakata giren adayın performansını değerlendiren kişilerin ne derece objektif olduğunu bilemez.

sorunun cevabı kağıtta çıkacakmış onu söylerse doğru sayacakmış kurul. diyelim eksik söyledi ama çocuğu beğendiler ve yüksek verdiler kim bilecek.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"konuyu öğrenciye anlattıran hoca" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim