yazar : elias canetti
yayım yılı : 1935
kahramınımız kien, 25.000 civarı kitapla dolu evinden dışarı çıkmayıp, sürekli okuyup, bilimin, edebiyatın ışığıyla kendini aydınlatmaktadır. cehaletin ve bilgisizliğin yeri yoktur hayatında. ta ki bir gün kitaplarına değer verdiğine onu inandıran hizmetçisi therese ile evlenene kadar. bundan sonra hayatı bambaşka bir hal alır.
yayım yılı : 1935
kahramınımız kien, 25.000 civarı kitapla dolu evinden dışarı çıkmayıp, sürekli okuyup, bilimin, edebiyatın ışığıyla kendini aydınlatmaktadır. cehaletin ve bilgisizliğin yeri yoktur hayatında. ta ki bir gün kitaplarına değer verdiğine onu inandıran hizmetçisi therese ile evlenene kadar. bundan sonra hayatı bambaşka bir hal alır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "evernevergreen" tarafından 17.02.2021 13:50 tarihinde açılmıştır.
1.
''körleşme'' adıyla dilimize çevrilmiş elias canetti'nin inanması çok zor ama henüz 26 yaşındayken yazdığı rivayet edilen muhteşem kitabı. oğuz atay'ın isteği üzerine ahmet cemal tarafından dilimize çevrilmiştir.
bütün dünyası kitaplarından ibaret bir sinoloji profesörünün çevresine, hayata ve insanlara olan körleşmesinin konu edildiği kitap; nietzsche ve hegel'in insan ilişkilerindeki efendi-köle ilişkisine dayalı tahakküm yasasının ispatı niteliği taşıyor adeta.
her ne kadar bilinç akışı tekniği okurken biraz yorucu olsa da, ikinci dünya savaşı ve nazizim dönemini yaşamış bulgar bir yahudi olan canetti bu kitabıyla; içinde bulunduğu atmosferi ve zamanının faşist ruhunu mükemmel yansıtmış fikrimce.
bütün dünyası kitaplarından ibaret bir sinoloji profesörünün çevresine, hayata ve insanlara olan körleşmesinin konu edildiği kitap; nietzsche ve hegel'in insan ilişkilerindeki efendi-köle ilişkisine dayalı tahakküm yasasının ispatı niteliği taşıyor adeta.
her ne kadar bilinç akışı tekniği okurken biraz yorucu olsa da, ikinci dünya savaşı ve nazizim dönemini yaşamış bulgar bir yahudi olan canetti bu kitabıyla; içinde bulunduğu atmosferi ve zamanının faşist ruhunu mükemmel yansıtmış fikrimce.
devamını gör...
2.
kolay kolay bir kağıdı yakamam, körleşme gelir aklıma...kitaplarla dolu raflar görünce profesör kien gelir aklıma ve ürperiririm...satırlarının altı çizilmiş kitapları görünce elias canetti ile bir sohbete başlarım...
devamını gör...
3.
bir elias canetti mucizesi, bir edebiyat başyapıtı, bir iyileşmez hastalık olan dev kitaptır.
elias canetti tek bir roman yazmıştır ve bu romanı da edebiyat severler için hayranlık dozunun artması konusunda yeter de artar bile. kafka hayranı olan canetti dönüşüm gibi yakın bir eser yazma niyetinden olduğunu yazdığı denemelerde dile getirmiş olmasına rağmen, körleşme ile bu amacına ulaşamamış ve dev bir romanla son bulmuştur kafka’ya öykünme çabası.
romanın baş kahramanı olan kien bütün bibliyofillerin hayali olabilecek bir hayat sürmektedir. diyebiliriz ki kien, jorge luis borges’in cennetini evinde yeniden kurmuştur. 25.000 kitaplık bir kütüphanesi olan evinden insanlardan kendini soyutlamış şekilde yaşayan kien kimseyle etkileşim kurmayarak kendine ait bir dünyada huzur içinde yaşamaktadır.
kien bir savunma mekanizması olarak kullanır körleşmeyi. bu biraz da kendi içine çevirmiş olmasıdır gözlerini ya da kitaplarına.
kitap üç bölümden oluşur;
1. dünyasız bir kafa: bu bölümde kien dünyaya, dünyanın içinde yaşayanlara, herhangi bir iletişim çabasına, yazılı olmayan her türlü etkileşime kapalı olarak hayatını sürdürür ve bu kien’e sonsuz bir mutluluk sınırsız bir huzur vermektedir.
2. kafasız bir dünya: kien’in huzuru ve mutluluğu anlaşmalı bir evlilik yaptıktan sonra alt üst olunca kendini kitaplarından uzakta ve kendini korumaya çalıştığı insanların arasında bulur. kitaplarla yaşamaya alışmış kien sıradan insanların arasında kendini sudan çıkmış balığa dönmüş bir halde bulur ve zamanında küçük gördüğü bu insanların elinde kukla olup varını yoğunu kaybeder.
3. kafadaki dünya: bu bölümde işin içine kien’in diyalektik yarısı diyebileceğimiz kardeşi girer ve işler olumlu yönde değişmeye başlar.
kien üç bölümlük bu hayat hikayesinde katı olan her şeyin eriyip yok olduğuna ve sonunda tekrar cennetin yolunu buluşuna şahit olur.
körleşmek için okuyun mutlaka.
elias canetti tek bir roman yazmıştır ve bu romanı da edebiyat severler için hayranlık dozunun artması konusunda yeter de artar bile. kafka hayranı olan canetti dönüşüm gibi yakın bir eser yazma niyetinden olduğunu yazdığı denemelerde dile getirmiş olmasına rağmen, körleşme ile bu amacına ulaşamamış ve dev bir romanla son bulmuştur kafka’ya öykünme çabası.
romanın baş kahramanı olan kien bütün bibliyofillerin hayali olabilecek bir hayat sürmektedir. diyebiliriz ki kien, jorge luis borges’in cennetini evinde yeniden kurmuştur. 25.000 kitaplık bir kütüphanesi olan evinden insanlardan kendini soyutlamış şekilde yaşayan kien kimseyle etkileşim kurmayarak kendine ait bir dünyada huzur içinde yaşamaktadır.
kien bir savunma mekanizması olarak kullanır körleşmeyi. bu biraz da kendi içine çevirmiş olmasıdır gözlerini ya da kitaplarına.
kitap üç bölümden oluşur;
1. dünyasız bir kafa: bu bölümde kien dünyaya, dünyanın içinde yaşayanlara, herhangi bir iletişim çabasına, yazılı olmayan her türlü etkileşime kapalı olarak hayatını sürdürür ve bu kien’e sonsuz bir mutluluk sınırsız bir huzur vermektedir.
2. kafasız bir dünya: kien’in huzuru ve mutluluğu anlaşmalı bir evlilik yaptıktan sonra alt üst olunca kendini kitaplarından uzakta ve kendini korumaya çalıştığı insanların arasında bulur. kitaplarla yaşamaya alışmış kien sıradan insanların arasında kendini sudan çıkmış balığa dönmüş bir halde bulur ve zamanında küçük gördüğü bu insanların elinde kukla olup varını yoğunu kaybeder.
3. kafadaki dünya: bu bölümde işin içine kien’in diyalektik yarısı diyebileceğimiz kardeşi girer ve işler olumlu yönde değişmeye başlar.
kien üç bölümlük bu hayat hikayesinde katı olan her şeyin eriyip yok olduğuna ve sonunda tekrar cennetin yolunu buluşuna şahit olur.
körleşmek için okuyun mutlaka.
devamını gör...