öncelikle esas başlık “bir rüya anatomisi olarak kurtlar vadisi” olacaktı lakin tembel olduğum için konuya pek derinlemesine girmeden esas düşüncemi belirtmek istedim. bu teori daha önce ortaya atıldı mı bilemiyorum.

sonralıkla bu teori bugün eve gelirken kulağımda çalan masked ball parçasını dinlerken aklıma geldi. serbest çağrışım böyle bir şey. eyes wide shut’tan polat alemdar(ki bu karakteri hiç sevmem) karakterine uzanabilir.

polat alemdar, yıllardır süregelen çatışmaların, ihanetlerin ve ölümlerle dolu bir dünyanın başrolündeydi. kendisi mafyanın ve derin devletin gölgesinde yükselen bir figürdü. lakin tüm bu yaşananlar sadece bir rüyadan ibaretti. kurtlar vadisi, polat alemdar’ın zihninde gerçekleşen, geçmiş travmalarının ve bilinçaltının bir rüya olarak yansımasıydı. dizinin başlangıç jeneriğinde de denildiği üzere, kişiler ve olaylar hayal ürünüydü. nasıl mı? hemen açıklayayım;

ameliyat: kimlik bölünmesi ve psikolojik travma

polat alemdar’ın, yani gerçek adıyla ali candan’ın, kurtlar vadisi serüveni bir ameliyat masasında başlar. kendisine yeni bir kimlik verilir, geçmişi silinir ve bambaşka bir dünyaya doğar. ancak bu dönüşüm sadece fiziksel değil aynı zamanda zihinsel bir değişimdir.

froydyen bir bakış açısıyla bakılırsa bu ameliyat aslında bir “yeniden doğuş”tur. ali candan, devlet için çalışan idealist bir gençken, yeraltı dünyasına sızabilmek adına bir operasyon geçirir. polat alemdar kimliği, ali candan’ın bilinçaltının bir yansımasıdır; tıpkı rüyalarda olduğu gibi, bu yeni persona, bastırılmış korkuların ve arzuların bir dışavurumudur.

kaçırılma: kayıp çocukluk ve bölünmüş benlik

ali candan’ın çocukken kaçırılması, polat karakterini anlamak için önemli bir ipucudur. kaçırılma olayı, kişinin geçmişinden ve kimliğinden koparılmasını sembolize etmektedir. bu olay, onun zihninde “ait olamama” duygusunu pekiştirmiş ve onu sürekli bir arayışa sürüklemiştir. aslında kimdir o ve kime güvenebilir…

rüyalar, genel olarak çözülmemiş travmaların bir dışa vurumudur. polat’ın gördüğü bu uzun rüya, yani kurtlar vadisi evreni, aynı zamanda çocukluğunda yaşadığı kopuşun telafisi için zihninin ürettiği bir simülasyondur. o, kim olduğunu anlamaya çalışırken, aslında kendi bilinçaltında bir yolculuğa çıkmaktadır.

öldürdüğü karakterler: bastırılmış duygular ve içsel çatışma

polat, yolculuğu boyunca sayısız insanı öldürür. fakat öldürdüğü bu karakterler aslında neyi temsil etmektedir? bu noktada polat’ın doğal düşmanlarını ele alalım. karşımıza çıkan en önemli isimler hiç şüphesiz öldürdüğü yedi baba ve pala’dır. bu yedi baba, pek çoğunun da bildiği üzere yedi büyük günahtır ve polat’ın değişiminin en önemli anlarından biridir onların ölümleri zira diziyi izleyenler bilir ki polat o yedi babayı öldürdükten sonra büyük bir değişim yaşar ve artık eskisi gibi zevklerinin peşinden koşan neşeli, çapkın ve espirili adam değildir. tüm kusurlarından arınmıştır. pek tabi bilinçaltı rahat durmaz ve polat’ın karşısına daha zorlu bir rakip çıkarır; pala. pala aslında polat’tır. yine diziyi izleyenler çok iyi bilir ki polat her ne kadar yüzleşmek istemese de kendisi de devlet görevi yaparken yoldan çıkmış ve kanunsuz birine dönüşmüştür. bu yüzdendir ki pala ile polat yüzleşemez. ikisinden biri ölmelidir. ve pala ölür. polat, öldürürken bile pala’nın yüzüne bakamaz ve sırtından vurur. yüzüne bakarsa anlayacaktır gerçekleri.

baba figürü: eksik otorite ve kayıp aidiyet

polat’ın babasıyla olan ilişkisi, polat bunun farkında olmasa da karakterinin en kırılgan noktalarından biridir. onu tanımadan büyümüş, bir kimlik inşa etmeye çalışmış ve babasına dair sürekli içten içe bir arayış içinde olmuştur. biz ise bunu sıkça tekrarlanan kaçırılma rüyasından anlıyoruz. froyd’un “oedipus kompleksi” teorisine göre, birey çocukluk döneminde babasını rakip olarak görse de, olgunlaştıkça ona benzeme arzusuyla hareket eder.

polat’ın yaşadığı çelişki de tam olarak budur. o, babasının izini sürerken, aslında kendi benliğini de keşfetmeye çalışmaktadır. baba, bir rüyanın içindeki “bilinmeyen tanrı” gibidir. varlığı her daim hissedilir ama hiçbir zaman tam anlamıyla erişilemez. bu nedenle polat ne kadar güçlü olursa olsun, içindeki eksiklik duygusundan asla kurtulamaz.

eyes wide shut ve bir rüya

bu yazıyı yazmadaki esas fikri bana veren, dinlediğim müzikten mütevellit eyes wide shut filmi olmuştur. bilinmektedir ki kurtlar vadisi bu filmden çokça esinlenmiştir.

bkz. illuminati yapılanması
bkz. tersten okunan ezan

stanley kubrick’in eyes wide shut filmi, bilinçaltı ritüeller ve kimlik keşfi üzerine kurulmuştur. filmin ana karakteri, bir gece boyunca gerçek mi yoksa rüya mı olduğu belirsiz birtakım olaylar yaşar. maskeli bir dünyada, gizli tarikatlar ve güç odaklarıyla karşılaşır.

kurtlar vadisi de benzer bir yapıya sahiptir. polat, her kapının ardında farklı bir gerçeklik keşfeder. gördüğü dünyanın ne kadarının gerçek, ne kadarının bir rüya olduğu belirsizdir. derin devletin ve mafyanın iç içe geçmiş yapıları, tıpkı eyes wide shut’taki gizli örgütler gibi, bilinçaltının bir yansımasıdır.

filmdeki tutarsızlıklar ve diğer detaylar

ilk ve en önemli tutarsızlık karakter isimleridir. gerçek hayattan alındığını bildiğimiz çoğu isim, polat’ın rüyasında tam tersi olarak çarpıtılmış bir biçimde tezahür eder. burada karşımıza iki ihtimal çıkar; ya polat bu kişilere rüya içinde başka anlamlar yükler ya da basitçe hepsi birer yansımadır.

ikinci tutarsızlık ise başta polat karakteri olmak üzere sürekli değişen karakter sesleridir. polat bir türlü karakterler ve sesleri arasında sağlam bir bağlantı kuramaz ama bunun farkına da varmaz çünkü rüya içinde her şey mantıklı gelir ona.

bir diğer tutarsızlık ise rüya boyunca karakterlerin başına gelen doğaüstü olaylar. mantıksal çerçevede kendisine yer bulamayan en önemli olaylardan birini örnek verecek olursak, polat’ın annesi nergiz’in mehmet karahanlı suikasitini gerçekleştirecek olan hizmetçi kızı öldürmesi olayı karşımıza çıkıyor. çünkü ne nergiz ne de polat bunu mantıklı bir zemine oturtamaz ve rüyada gördüğü bahanesiyle bu tutarsızlık da atlatılır.

polat’ın esas kimliğini bilen kişilerin ölümleri

başta aslan bey olmak üzere, ki kendisi polat’ın hiç sahip olamadığı babasıdır, polat’ın aslında kim olduğunu bilen herkes ölüme mahkumdur polat için. rüya devam etmelidir. polat kendini kandırmalıdır. zira öyle de olur. senaryosal bir takım zorunluluklar hariç, kimliğini bilen herkes ölür. bu ölümlerden en önemlisi ise karahanlı’nın ölümüdür. kendisi, polat’ın kim olduğunu öğrenir öğrenmez adeta bir törenle infaz edilir. bu törendeki bilinçaltısal düzeyde mesajlar ise saymakla bitmez. kaldı ki bu konu üzerine çokça video yapılmıştır.

bu ve buna benzer birçok manasız detay aslında polat’ın iç dünyasında anlamsız değildir çünkü rüyada olduğunu bilmez. biz ise biliyoruz.

yazımı bitirirken osman sınav’a böyle bir dizi oluşturduğu için teşekkür ediyorum ve ekliyorum; rüyalar derinlerden gelen mesajlardır.
devamını gör...
kurtlar vadisi bir sunumdur. biz bunları yaptık, böyle oldu, işte biz buyuz demek için hazırlanmış bir sunum.

necati de fetonun kadiri tarikatından zengin bir elemanı olarak polat'ı sadece canlandırdı.
polat kim? o da yeraltı imamı.

olay bu kadar basit aslında.
devamını gör...
yani efe karahanlı kaçırıldıktan sonra aslında komaya girmiş attan düşüp geri kalan kafasındaymış.

yani ali candan kosova'da aslında vurulmuş türkiye'ye getirilmiş komadaki rüyasıymış.

yani polat alemdar'ı şevko yakaladıktan sonra depoda polat'ı iyicene dövdükten sonra aslında kendi kendine kurtulmamış çakır'ın ihbarıyla(yerini tespit ediyodu ama polis çeviriyodu) polis gelip kurtarmış ama polat komaya girmiş gerisi rüyaymış.

sharon stone'da make a wish company üzerine polat'ın gelmesini istediği kişiymiş ama yerine tuğçe erön gelmiş.

kullanıcı tarafından yüklenmiş görsel
devamını gör...
kurtlar vadisi ve kurtları vadisi pusu konusu, yönetmenleri, yapımcı ve oyuncu kadrolarıyla birbirinden tamamen farklı yapımlar. kurtlar vadisinde yerinde hükümet eleştirleri de mevcut. ki kurtlar vadisi başladığında akp hükümeti henüz bir yılı bile devirmemişti. imam mimam kısmı pusu tarafında.

polat'ın karakter yolculuğunda iç dünyasında yaşadıklarını aslan amca ölene ve evinde sakladığı kitabı polat okuyana kadar pek görmüyoruz. aslan amca ölene kadar genelde profesyonelken öldükten sonra daha ali candan ve amatör bir adama dönüşüyor. "boynuz kulağı geçti hocam" demişti ama gördük ki polat alemdar aslan amca olmadan doğru adımlar atmakta zorlanan biriydi.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"kurtlar vadisinin aslında polat’ın rüyası olması" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim