1999-2001 yılları arasında ortaokullu bir bebe olarak her gün çerkezköy-çorlu arası giderkene leman'a sarmıştım. her leman'ın son sayfalarında l-manyak reklamı olurdu, robinson cruose & cuma falan vardı. leman'ın siyasi oluşu hoşuma gittiğinden çok yüz vermezdim l-manyak'a en başlarda. sonra o bir gün bunu da alam nolcak dedim sonra bir baktım hakan karataş, fatih solmaz, bahadır baruter, cüstün, büstün, memcoş, oky, bahadır boysal, memo tembel çizer, gürcan yurt filan bir nefeste hayatıma girmiş. şuan yaklaşık 20 yıl öncesine ait sayılar var elimde bebeyken okuduydum, hala dönüp dönüp bakarım.

mektuplaşabilirdiniz o zamanlar dergi ile internet yoktu garipti, mektupla mastder kartı verirlerdi. ortaokullu fotoğrafımı yollamıştım, fotoğraflı kartımı anam bu len diye hacıladıydı, sonra salak derneği gibi bir şey çıktıydı konu salağı ile ilgili olaraktan. son sayfalarında ıvır-zıvır alıp satanlar, grup elemanı arayanlar ücretsiz ilan verirdi. sonra lombak'a bölündüler sevdiklerimin çoğu orada diye onlara asıldım yine de almayı bırakmadım bir süre. sonra nasıl oldu bıraktım tümden bu adamları ben de hatırlamıyorum, işte o ara büyüdüm herhal.

ps: kenan yarar'ı nasıl unuttum yaw hilal gelirse oyar walla.
devamını gör...
(iyi örnekleri olsa da) günümüzdeki salak salak küfürsüz, samimiyetsiz, korkak, naif gibi, tespitli mespitli mizah akımından çok daha sert, samimi, lafını sakınmayan, rahatsız edici ve ölümüne komik bir ekole aittir.

tüm sayıları için tık. (ücretsiz üyelik lazım)
devamını gör...
ocak 1996'da yayın hayatına başlayıp ocak 2016'da yayın hayatı tam 20 sene sonrasında son bulmuş mizah(son senesinde de pop kültür) dergisiydi. 97-2000 arası altın çağını yaşamış olup 2001 mayıs itibariyle çekirdek kadronun baruter, b.üstün, memo tembelçizer, cengiz üstün, oky, alpay erdem, göxel, andaç gürsoy, fırat, faruken bayraktare'nin ayrılması ve lombak'ı kurmasıyla çin malı bir dergi haline gelmiştir ki eski günlerini geri getirebilmek için epey çabalamıştır ama taşıma suyla değirmen dönmemiştir ve hatta bazı sayfaları kurtarmak için taa 90'lardan kalma belki bin kere yayınlanmış karikatür maceralar yayınlanmıştı. başta şerafettin kunteper zavallı polat l manyak şehitleri cihangirde bir ev gibi muhteşem köşeleri varken(sonra da lombak'ta olan) 2001'in ortasından sonra cabbar baba, boing burhan, zikaçu, güzel ikili, aynı evde yaşayan 2 hayvan gibi karakterler/köşeler gelmiştir senelerce pek satamasa da her ay çıkmaya devam etmiş(lombak kapandıktan sonra bile) ve 2014'ten sonra tamamiyle format değiştirip daha pop kültür dergisi haline gelmiştir ki atilla taş, deniz seki, pelin batu gibi normal dergiyle alakasız isimler türemiştir bir yıl sonra da temelli kapanmıştır.

dergide kaan ertem, bahadır boysal, can barslan, memcoş, soner, behiç pek, gürcan yurt(sonra leman yayıncılık bünyesinde o-haaa ardından koala'yı kurdu gerçi) gibi çizerler kalıcı olmuştu yani onlar lombak'a gitmediler. herhalde robinson crusoe ve cuma en uzun soluklu çizgiromanıydı ki her ay yayınlanırdı(gürcan yurt'un askere gitme dönemi hariç) başta çok severek okurken ve çizeri gürcan ilk cildiyle altın çağ yaşarken sırf tuttu diye uzata uzata iyice baymıştı artık.

gürcan yurt gibi askere gidince kendini özlettiren memo tembelçizer olmuştu, l-manyak şehitleri'ne uzun süre ara vermişti ancak efsanevi mast-der köşesine devam etmişti. aşık memo karakteri zaten efsaneler ötesiydi.

lombak aynı kaliteyi tutturmuş bile olsa da hatta daha çıkışından beri l-manyak'ı çok pis tokatlasa da , l-manyağın orijinal çizerlerinin bulunduğu zamanlardaki efsane kadro (memcoş ve bahadır boysal hariç) bir daha hiçbir zaman olmamıştır. ortaokuldayken gazete bayiine gidip l-manyak sorardık gelmemiş olunca üzülürdük geldiğini görünce birkaç sakız da alıp sonra bakkala uğrayıp biraz cheetos bir iki kola alıp arka bahçeye gidip yerleşip keyifle okurduk. belki dergideki mizah tonu şu an çocukça gelebilirdi ama o zamanki haz bambaşkaydı ya.
devamını gör...
arada kütüphaneye gidip eski sayılarını okuduğumdur. tavsiye ederim.
devamını gör...
90 lı yıllarda bir döneme damgasını vurmuş dergiymiş.
amcam çok gülüyormuş.
devamını gör...
l-manyak denince akla ilk olarak bülent üstün, cengiz üstün, bahadır boysal, bahadır baruter, mehmet çilingir*, kaan ertem, gürcan yurt ve fatih solmaz gibi isimler gelir...

onlar denince de akla şunlar gelir;

(bkz: kötü kedi şerafettin)*
(bkz: kunteper canavarı)*
(bkz: mokar hastası nihan)*
(bkz: zıçan adam)*
(bkz: ezik şarkıcı altuğ)*
(bkz: mastder)*
(bkz: aşık memo)*
(bkz: konu salağı)*
(bkz: tribal enfeksiyon)*
(bkz: üzeyir)*
(bkz: robinson crusoe ve cuma)*
(bkz: enstantaneler)*
(bkz: toros ile hamile)*
(bkz: ruhaltı)*
(bkz: dedektif sanlı)*
(bkz: rezil i rüsvan)*
(bkz: hatıralar geçidi)*
(bkz: zavallı polat)*
(bkz: yüzbaşı albırt)*

bu dergi bir fenomendir!
özellikle de, 90'lı yıllarda, çocukluktan ergenliğe geçenler için...
devamını gör...
eski ustaları güzel bir sohbet yapmış. derginin tarihi, türkiye'de rock müzik, kemancı- köprüaltı piyasası derken güzel bir dönemi anmışlar:

devamını gör...
limon, lombak, l manyak olarak silsile halinde 90 başlarından 2006 yılına kadar her sayısını aldığım. tekrar tekrar ayrışırken; sevdiğim çizerlerin sağa sola savrulmasıyla koptuğum karikatür dergisidir. selçuk erdem, bahadır baruter, fatih solmaz ve daha dahası. göt lalesi kelimesinin mucitleri. her sayının arkadasında yer alan acemi çizerlere ayrılmış bölümü. moda röportajıyla soru cevap kısmı. hayalim bir gün evimin duvarlarını yıllarca biriktirdiğim dergilerle süslemekti ancak 2000 lerre ankara da l mantak kültür açılınca bu fikrin başkalarının da hayali olduğunu anlayıp ve uygulamada o kadar da iyi bir fikir olmadığını görüp vazgeçmiştim. meraklılarına ankara sahaflarda hala sayılarının mevcut olduğunu söyleyebilirim. gençliğim geldi aklıma yazarken vay be
devamını gör...
eski güzel günleri hatırlatan dergi.

fikir ayrılıkları sebebiyle lombak'ın kurulması, lombak'taki çizer ve içerik bolluğu sebebiyle kemik ekinin basılması, tam emin olmamakla birlikte sanırım kenan yarar'ın bölümünde sayfanın kenarlarına o anda çizim yaparken hangi şarkıyı dinlediğini yazması, rahmetli memcoş'un hikayeleri, l-manyak şehitleri, baruter'in eşiyle olan iletişimi, baloncukları dolduran rıza amcanın sözleri-siniri gibi konuların da işlenmesi ile çizerlerin de az buçuk nasıl insanlar olduğuna şahit olmamız gibi olayların da harmanlanması ile kendimi o ekipten biri, ofis boyları gibi hissederdim. bambi'den yemeyi severlerdi ayrıca. bunu da hatırladım.

ayrıca zamanında dumur hikayeleri bölümüne, çocukken mahallede başımdan geçen bir olayı anlattığım sekansa da yer vermişlerdi. o hikayeyi de tam olarak hatırlıyorum ve muhtemelen sayısı da duruyordur ama nerededir hiç bilmiyorum.
devamını gör...
çizerlerinin analitik zekasına, dehasına ve yeteneklerine hayran kaldığım, karikatür dergisi. sayelerinde kelime (?) dağarcığımız az genişlemedi! kşjkşjlşj

en çok baloncuklar içindeki yansıma sesleri yaratıcı bulurdum. misal kaka efekti bödöfff, hayranlık efekti kamaş kamaş vb. kşjlşkjhş
devamını gör...
malafat kokteyli... deha...
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"l-manyak" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim