la belle epoque

çevirisi ile "yeni baştan"
2020 yılı sevgililer gününde gösterime girmiş bir ödüllü bir fransız filmidir. çok tatlı romantik bir film. ege muga'nın tavsiye videosu ile izlemiştim. filmin kurgusu çok hoş.
aşkın işleniş şeklini beğendim. karakterlerden biri insanlara canlandırmalarını istedikleri döneme ilişkin bir stüdyo kuruyor, insanlara kiralıyor. asıl karakter bu stüdyoyu kiralayarak ve eşiyle ilk tanıştığı güne giderek film başlıyor. bazen gerçek mi yoksa o dönem mi karışıyor. zamandan kişiye doğru aşkı işliyor diyebiliriz bence.
tavsiye ederim.

senaryosu, oyunculukları, müzikleri niye bu kadar iyiydi diye sorguladığım film. hayır ne gerek vardı ? sabah sabah hiç ağlayacağım yoktu gerçekten. başrol adamın yüzünden silinmeyen o yavru köpek ifadesi falan gereğinden fazla içime işledi. son sahneyi de birkaç defa seyretmiş olabilirim. süresi kısa, epey akıcı bir yapımdı. izleyin, izlettirin.

türkçesi güzel dönem'dir. , 1871’de başlar. birinci dünya savaşının yani her şeyin harap olduğu döneme kadar süren dönemdir. bu dönemde her şey çok rahattır. buluşlar olur. buluşlarla birlikte, teknolojik, ekonomik, bilimsel anlamda toplumun tümden yapısı değişir. bu da yeni bir toplumsal sınıfın ortaya çıkması demektir. eğlence ye zaman ve para ayırabilen bir sınıf...
işte fransızlar, bu döneme le belle epoque yani güzel dönem demişlerdir. dizi ve film kulübünün bu haftaki filmi, woody allen midnight in paris filminde, o döneme atıf yapmaktadır.