lady death the memoirs of stalin's sniper
başlık "pinkshinyultratambourine" tarafından 26.07.2024 12:48 tarihinde açılmıştır.
1.
2.dünya savaşında doğu cephesinde görev almış ünlü keskin nişancı lyudmila pavlichenko'nun otobiyografisini kaleme aldığı, türkiye'de kronik kitap'ın ölüm meleği: bir sovyet nişancısının ikinci dünya savaşı anıları ismiyle tibet abak tarafından çevrilerek yayımlandığı tuhaf biçimde insanı içine çeken bir eser...
öncelikle belirtmeliyim ki konu lyudmila olunca ağır bir sovyet propagandası beklemiştim ama beklediğim gibi olmadı.
lyudmila'nın çocukluğu ile başlayan süreç, yaşadıkları, ilk iş tecrübesi, annesi ve babası ile olan sorunlarını okuyarak başlıyoruz kitaba, ilerleyen kısımlarda partiyle tanışması ve üye olduktan sonra ateşli bir partizana dönüşmesini okuyoruz lyudmila'nın... hemen ardından başlayan savaş ve savaşın içerisine girme cesaretiyle birlikte hayatının alt üst oluşuyla birlikte stalin'i, partiyi ve parti içerisinde dalkavuk olarak gördüklerini eleştirmesiyle birlikte o dönemin siyasetini de yakından takip etme şansımız oluyoruz açıkçası.
sadece bu kısım değil, bir keskin nişancının hayatta kalmak için yaptıkları ve ikinci dünya savaşında doğu cephesindeki olayları da yakından görüyoruz. askerlerin psikolojileri, savaşabilmek için motivasyonları, almanların yaşadıkları yıkım... harika bir eser benim için.
hem lyudmila'nın kalemi, hem de çevirmenin harika çevirisiyle bir roman okurcasına birkaç saat içerisinde bitirebiliyorsunuz.
öncelikle belirtmeliyim ki konu lyudmila olunca ağır bir sovyet propagandası beklemiştim ama beklediğim gibi olmadı.
lyudmila'nın çocukluğu ile başlayan süreç, yaşadıkları, ilk iş tecrübesi, annesi ve babası ile olan sorunlarını okuyarak başlıyoruz kitaba, ilerleyen kısımlarda partiyle tanışması ve üye olduktan sonra ateşli bir partizana dönüşmesini okuyoruz lyudmila'nın... hemen ardından başlayan savaş ve savaşın içerisine girme cesaretiyle birlikte hayatının alt üst oluşuyla birlikte stalin'i, partiyi ve parti içerisinde dalkavuk olarak gördüklerini eleştirmesiyle birlikte o dönemin siyasetini de yakından takip etme şansımız oluyoruz açıkçası.
sadece bu kısım değil, bir keskin nişancının hayatta kalmak için yaptıkları ve ikinci dünya savaşında doğu cephesindeki olayları da yakından görüyoruz. askerlerin psikolojileri, savaşabilmek için motivasyonları, almanların yaşadıkları yıkım... harika bir eser benim için.
hem lyudmila'nın kalemi, hem de çevirmenin harika çevirisiyle bir roman okurcasına birkaç saat içerisinde bitirebiliyorsunuz.
devamını gör...