1.
songs:ohia parçasıdır. hem bu şarkı ile güçlü kalamamakta hem de bu şarkıyı kutlama isteği barındırmaktayım.
sözleri de güzel hissi de güzel. şarkıcı gereği karaciğer bırakmıyor.
bu şarkı çok güzel tanımları hak ettiği için çok kötü bir tanım yazdım be.
sözleri de güzel hissi de güzel. şarkıcı gereği karaciğer bırakmıyor.
bu şarkı çok güzel tanımları hak ettiği için çok kötü bir tanım yazdım be.
devamını gör...
2.
bence songs: ohia'nın tartışmasız en en en en iyi şarkısıdır.
grubun aynı isimli 4. stüdyo albümünden bir parça. 99'da kaydedilmiş 2000'de yayınlamışlar.
albümün tamamı çok güzel zaten, coxcomb red ile tanıdım bu grubu ben.
depresif melodiler ile muhteşem cümleleri bir araya getirmişler bir şekilde. toksik aşkın daha güzel bir yorumunu bilmiyorum.
ıt is for me the eventual truth
of that look of the lioness to her man across the nile
ıt is that look of the lioness to her man across the nile
vallahi ağzım dilim kitleniyor, ne demeliyim bilmiyorum. daha güzel bir ifade düşünemiyorum. sonra da ekliyor:
want to feel my heart break if it must break in your jaws
want you to lick my blood off your paws
yani böyle bir şey olması lazım gibi geliyor. güvensizlikten gelen bir güven, bana her türlü zararı ancak o kişi verebilir tercihi, izni, hatta bazen de bunu dilemek.
böyle yerlerde durduk.
böyle yerlerde karşılıklı olarak duruluyor ise, o zaman her şey daha sağlıklı bir yere çekiliyor-muş. dışarıdan korkunç görünse de. terapistim öyle diyor.*
bu seçimi de yapmak hiç kolay değil.
her önüne gelene böyle hisler besleyebilen insanların katıksız geri zekâlı olduğunu düşünüyorum.
çünkü hiç hormonal bir karar ve sığ aşk draması olduğunu düşünmüyorum bu arada.
çünkü aşık olmadan da böyle hissettiğim bir insan oldu.
bence birinin var oluş şeklini tümüyle onaylamakla ve kucaklamakla alakalı. bu, o insanı kusursuz bulmak ya da idealize etmek değil. benim kendiliğim diye ortaya her ne koyduysa, onu kucaklayabilmek. bence insanlara zaten başka türlü olamazdın ve olduğun da her neyse güzel o yüzden de sakin ol, sorun yok, demek.
hepimizin dış çeperleri olduğunu düşünüyorum. katman katman. hepsi seçici geçirgen. özümüze almayı bırak, yaklaştırdığımız insan sayısı kaçtır bilmiyorum. samimi ve iyi bir yerde durduğumu düşündüğüm insanlar ile aramda en az 3 çeper var bence benim.
i will swim too diyebildiğim insanlar çeperleri pıtı pıtı aşmaya bir çaba ve yaşanmışlık dolayısıyla vakıf olmadılar. karşılaşma anında aşıldı zaten. yani nilin karşısındaki lioness'e bakış gibi. bazen biz de birbirimize bakıyoz sadece. konuşmak çok gerekmiyor öyle anlarda. iletişimin kelime gerektirmeyen halini de çok seviyorum.
şöyle bir şey şarkı da:
grubun aynı isimli 4. stüdyo albümünden bir parça. 99'da kaydedilmiş 2000'de yayınlamışlar.
albümün tamamı çok güzel zaten, coxcomb red ile tanıdım bu grubu ben.
depresif melodiler ile muhteşem cümleleri bir araya getirmişler bir şekilde. toksik aşkın daha güzel bir yorumunu bilmiyorum.
ıt is for me the eventual truth
of that look of the lioness to her man across the nile
ıt is that look of the lioness to her man across the nile
vallahi ağzım dilim kitleniyor, ne demeliyim bilmiyorum. daha güzel bir ifade düşünemiyorum. sonra da ekliyor:
want to feel my heart break if it must break in your jaws
want you to lick my blood off your paws
yani böyle bir şey olması lazım gibi geliyor. güvensizlikten gelen bir güven, bana her türlü zararı ancak o kişi verebilir tercihi, izni, hatta bazen de bunu dilemek.
böyle yerlerde durduk.
böyle yerlerde karşılıklı olarak duruluyor ise, o zaman her şey daha sağlıklı bir yere çekiliyor-muş. dışarıdan korkunç görünse de. terapistim öyle diyor.*
bu seçimi de yapmak hiç kolay değil.
her önüne gelene böyle hisler besleyebilen insanların katıksız geri zekâlı olduğunu düşünüyorum.
çünkü hiç hormonal bir karar ve sığ aşk draması olduğunu düşünmüyorum bu arada.
çünkü aşık olmadan da böyle hissettiğim bir insan oldu.
bence birinin var oluş şeklini tümüyle onaylamakla ve kucaklamakla alakalı. bu, o insanı kusursuz bulmak ya da idealize etmek değil. benim kendiliğim diye ortaya her ne koyduysa, onu kucaklayabilmek. bence insanlara zaten başka türlü olamazdın ve olduğun da her neyse güzel o yüzden de sakin ol, sorun yok, demek.
hepimizin dış çeperleri olduğunu düşünüyorum. katman katman. hepsi seçici geçirgen. özümüze almayı bırak, yaklaştırdığımız insan sayısı kaçtır bilmiyorum. samimi ve iyi bir yerde durduğumu düşündüğüm insanlar ile aramda en az 3 çeper var bence benim.
i will swim too diyebildiğim insanlar çeperleri pıtı pıtı aşmaya bir çaba ve yaşanmışlık dolayısıyla vakıf olmadılar. karşılaşma anında aşıldı zaten. yani nilin karşısındaki lioness'e bakış gibi. bazen biz de birbirimize bakıyoz sadece. konuşmak çok gerekmiyor öyle anlarda. iletişimin kelime gerektirmeyen halini de çok seviyorum.
şöyle bir şey şarkı da:
devamını gör...
3.
yazar arkadaşların da dediği gibi gerçekten güzel şarkıdır. müzikle aranız ne kadar iyi olursa olsun, ne kadar takipte olursanız olun bazılarımız için kör noktada kalmış olabilir, o yüzden keşfediniz hemen**
ancak bu arkadaşlar benim için one hit wonder'dır. diğer hiçbir şarkılarını sevemedimdir.
ancak bu arkadaşlar benim için one hit wonder'dır. diğer hiçbir şarkılarını sevemedimdir.
devamını gör...