1.
makineleşme ile emekleri değersizleşen ve ücretleri düşen işçilerin yaşadıkları haksızlıkların sorumlusu olarak gördükleri makinelere, tezgahlara karşı uyguladıkları fiziksel şiddet, makine kırıcılığı.
adını ustasına duyduğu öfkeyi çorap dokuma tezgahına çekiç ile girişerek çıkarmaya çalışan çırak ned ludlam'dan almıştır. bazı tarihçiler, bu isme "ned ludd" diyor, bazıları "böyle bir adam hiç yaşamadı," diyor. ama gerçek şu ki artık öncüsü her kim ise makinelere karşı taş ve sopalarla girişecek kadar öfkelenen işçi eylemleri yaşandı. mesela rüzgarla çalışan hızarların üzerine yürüyen bir işçi grubu oldu. 1812'de büyük bir işçi grubu isyan edince önce yasa çıkarttılar makine kırmak suçtur diye. o da işe yaramayınca 1813'te hareket önderlerini idam ettiler. sonra ortalık biraz sakinleşti ama makinenin insan emeği yerine geçmeye başladığı yerlerde eylemler, ufak dalgalar halinde devam etti.
mesela osmanlı'daki kadın emekçiler cephesinden bakarsak sivas'ta 1908 yılında günde 16 saat çalışmalarına karşı aldıkları 2 kuruş yevmiye ile 1 ekmek bile satın alamayan kadın emekçiler, sivas belediye başkanı'nın evini taşlayıp buğday depolarına saldırdılar. "ama bu tam bir ludist hareket sayılmaz," derseniz de aynı dönemde sofya samokov'da bir grup dokuma işçisi kadın, balta ve sopalarla mekanik tarağa girişmiştir. komik gibi duran üzücü bir hareket.
adını ustasına duyduğu öfkeyi çorap dokuma tezgahına çekiç ile girişerek çıkarmaya çalışan çırak ned ludlam'dan almıştır. bazı tarihçiler, bu isme "ned ludd" diyor, bazıları "böyle bir adam hiç yaşamadı," diyor. ama gerçek şu ki artık öncüsü her kim ise makinelere karşı taş ve sopalarla girişecek kadar öfkelenen işçi eylemleri yaşandı. mesela rüzgarla çalışan hızarların üzerine yürüyen bir işçi grubu oldu. 1812'de büyük bir işçi grubu isyan edince önce yasa çıkarttılar makine kırmak suçtur diye. o da işe yaramayınca 1813'te hareket önderlerini idam ettiler. sonra ortalık biraz sakinleşti ama makinenin insan emeği yerine geçmeye başladığı yerlerde eylemler, ufak dalgalar halinde devam etti.
mesela osmanlı'daki kadın emekçiler cephesinden bakarsak sivas'ta 1908 yılında günde 16 saat çalışmalarına karşı aldıkları 2 kuruş yevmiye ile 1 ekmek bile satın alamayan kadın emekçiler, sivas belediye başkanı'nın evini taşlayıp buğday depolarına saldırdılar. "ama bu tam bir ludist hareket sayılmaz," derseniz de aynı dönemde sofya samokov'da bir grup dokuma işçisi kadın, balta ve sopalarla mekanik tarağa girişmiştir. komik gibi duran üzücü bir hareket.
devamını gör...
2.
eşeği dövemeyen semerini dövermiş, semerin suçu ne?
devamını gör...
3.
rivayet odur ki 18. yüzyılın sonlarında ned ludd, iki otomatik dokuma tezgahının sabote edilmesinden sorumlusu olarak görülen tekstil işçisi.
ned, ustası tarafından azarlanınca eline geçirdiği bir çekiçle ustasının çorap dokuma tezgahını parçalamıştı. rivayet diyoruz çünkü ned ludd diye biri gerçekten var mıydı bunu bilmiyoruz. kesin olan şey bundan 200 yıl kadar önce, sanayii devriminin ortalarında ingiltere'de yaşanan ekonomik kriz, bankaların iflası, ihracatın azalması ve buğday fiyatındaki inanılmaz artış nedeniyle yükselen gerginlik, yerel düzeyde örgütlü, ekonomik sorunları, işsizliği daha da artıran makineleri parçalayan eylemcilerin ortaya çıkmasına neden oldu.
1812'de ludistlerin eylemlerini önlemek için 12 bin asker görevlendirilmişti. yine aynı yıl çıkarılan tezgah kırma yasası ile tezgah parçalama suçunun cezası ölümdü. nitekim, west yorkshire’da görülen bir mahkemede 17 luddite asılarak idam edildi, 25 luddite sürüldü.
luddite terimi “teknoloji karşıtı olan kimse” olarak değil ve fakat “ teknolojinin dolaylı ya da dolaysız, işinden etme, gelir kaybına uğratma etkisine karşılık kişinin teknolojiye düşmanca yaklaşması" şeklinde anlaşılmalıdır.
“proletarya çeşitli gelişme aşamalarından geçer. ortaya çıkışıyla birlikte onun burjuvaziyle olan mücadelesi başlar. (...) saldırılarını üretimin burjuva koşullarına değil de, üretim araçlarının kendilerine karşı yönlendirirler; kendi emekleriyle rekabet eden ithal malları tahrip ederler, makineleri paramparça ederler, fabrikaları ateşe verirler, orta çağ’daki emekçinin yok olmuş statüsünü güç kullanarak yeniden yaratmaya çalışırlar.” marks - engels, komünist manifesto
“işçilerin, makinenin kendisi ile makinenin sermaye tarafından kullanılması arasındaki farkı öğrenmeleri öncesinde ve saldırılarını üretimin maddi araçlarına değil de, bu araçların içinde kullanıldığı özel toplumsal biçime karşı yönlendirebilmelerine kadar, zamana ve deneyime gereksinim vardı.” karl marks
ned, ustası tarafından azarlanınca eline geçirdiği bir çekiçle ustasının çorap dokuma tezgahını parçalamıştı. rivayet diyoruz çünkü ned ludd diye biri gerçekten var mıydı bunu bilmiyoruz. kesin olan şey bundan 200 yıl kadar önce, sanayii devriminin ortalarında ingiltere'de yaşanan ekonomik kriz, bankaların iflası, ihracatın azalması ve buğday fiyatındaki inanılmaz artış nedeniyle yükselen gerginlik, yerel düzeyde örgütlü, ekonomik sorunları, işsizliği daha da artıran makineleri parçalayan eylemcilerin ortaya çıkmasına neden oldu.
1812'de ludistlerin eylemlerini önlemek için 12 bin asker görevlendirilmişti. yine aynı yıl çıkarılan tezgah kırma yasası ile tezgah parçalama suçunun cezası ölümdü. nitekim, west yorkshire’da görülen bir mahkemede 17 luddite asılarak idam edildi, 25 luddite sürüldü.
luddite terimi “teknoloji karşıtı olan kimse” olarak değil ve fakat “ teknolojinin dolaylı ya da dolaysız, işinden etme, gelir kaybına uğratma etkisine karşılık kişinin teknolojiye düşmanca yaklaşması" şeklinde anlaşılmalıdır.
“proletarya çeşitli gelişme aşamalarından geçer. ortaya çıkışıyla birlikte onun burjuvaziyle olan mücadelesi başlar. (...) saldırılarını üretimin burjuva koşullarına değil de, üretim araçlarının kendilerine karşı yönlendirirler; kendi emekleriyle rekabet eden ithal malları tahrip ederler, makineleri paramparça ederler, fabrikaları ateşe verirler, orta çağ’daki emekçinin yok olmuş statüsünü güç kullanarak yeniden yaratmaya çalışırlar.” marks - engels, komünist manifesto
“işçilerin, makinenin kendisi ile makinenin sermaye tarafından kullanılması arasındaki farkı öğrenmeleri öncesinde ve saldırılarını üretimin maddi araçlarına değil de, bu araçların içinde kullanıldığı özel toplumsal biçime karşı yönlendirebilmelerine kadar, zamana ve deneyime gereksinim vardı.” karl marks
devamını gör...