marsık

üretilirken gerektiği biçimde ve ölçüde yanmamış bulunması nedeniyle, yakıldığı zaman tüterek ve koku vererek yanan, niteliksiz odunkömürü.

çoğu kişinin (bende dahil) siyah renkli porsuk gibi bir hayvan sandığımız şey. bir kömür cinsiymiş.
dip: pictorem ile yeni tanışıyoruz, kelimelikte marsık yazdım ben, ne demek biliyor musun dedi, bende bilmiş bilmiş sansar gibi bir hayvan sanırım demiştim.........

"mangalın üstünde bir boru, marsık kokusu dar sokağı doldurmuş. " s. f. abasıyanık

sözcüğün etimolojisi kesin olarak bilinmemekle birlikte ses benzerliği bakımından ermenice acux “kömür” sözcüğü ile ilişki kurulabilir. ama esas ilginç olan lazca marǯuxi ( marcuxi ̣) “yapılırken iyice yakılmadığından duman ve koku vererek yandığı için baş ağrısı yapan odun kömürü” anlamında.

tdk'ya göre de "marsık"ın anlamı "yapılırken iyice yakılmadığından duman ve koku vererek yandığı için baş ağrısı yapan odun kömürü".

aynı zamanda şahanesinden bir kara bir kediye verilecek isimler statüsünde ki zaten; #2587810

mahalle kültüründe esmerlere marsık diyerek ırkçılık yapılırdı bir zamanlar.
komik. ırkçılık... trajikomik.

zenciler için kullanılan aşağılayıcı bir ifade. kullandıkça mutlu olurum fakat daha türkçe bir ifade bulmak daha doğru olacaktır.