1.
vücut kitle endeksi 40'ın üzerinde olan ve bir noktadan sonra yemek yeme dürtüsünü durduramayan insanlar için modern tıbbın sunduğu çözümlerden biridir, tüp mide ameliyatı olarak da geçer.
karna ufak delikler açılır ve kumandayla yönlendirilen cerrahi aletler yardımıyla midenin yüzde 90'ı alınıarak kalan kısmı doğrudan bağırsağa bağlanır. midenin hacmi küçüldüğü için hasta ne kadar yemek isterse istesin midenin alabileceğinden fazlasını alamaz , alsa bile kusar. 300 kg lık bir hastanın normalde aldığı günlük kcal 12-13 bin civarındayken ameliyattan sonra 1-2 bin dolaylarına düşer bu da çok hızlı bir şekilde kilo vermenizi sağlar.
ameliyattan sonraki yaklaşık bir ay sadece püre ve sıvıyla beslenir, aktif yaşantı sürdüremezsiniz. sonraki aylarda ise hafif kardiyo ve katı gıdalarla beslenmeye başlayıp eski hayatınıza geri dönebilirsiniz. yalnız burada dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır. mide esnek ve büyüyebilen bir organ olduğu için eskisi gibi aşırı yemeye başlarsanız mide önceki boyutlarına döner ve tekrar obez olabilirsiniz.
karna ufak delikler açılır ve kumandayla yönlendirilen cerrahi aletler yardımıyla midenin yüzde 90'ı alınıarak kalan kısmı doğrudan bağırsağa bağlanır. midenin hacmi küçüldüğü için hasta ne kadar yemek isterse istesin midenin alabileceğinden fazlasını alamaz , alsa bile kusar. 300 kg lık bir hastanın normalde aldığı günlük kcal 12-13 bin civarındayken ameliyattan sonra 1-2 bin dolaylarına düşer bu da çok hızlı bir şekilde kilo vermenizi sağlar.
ameliyattan sonraki yaklaşık bir ay sadece püre ve sıvıyla beslenir, aktif yaşantı sürdüremezsiniz. sonraki aylarda ise hafif kardiyo ve katı gıdalarla beslenmeye başlayıp eski hayatınıza geri dönebilirsiniz. yalnız burada dikkat edilmesi gereken bir nokta vardır. mide esnek ve büyüyebilen bir organ olduğu için eskisi gibi aşırı yemeye başlarsanız mide önceki boyutlarına döner ve tekrar obez olabilirsiniz.
devamını gör...
2.
zorlu ve riskli bir ameliyattır. bunu yapana kadar yememeyi seçmek daha isabetli bir karar olacaktır.
devamını gör...
3.
gastrektomi
midenin büyük bölümünün çıkarılması ile gerçekleştirilen bir operasyon.
bu çıkarılan kısım tüm midenin yaklaşık %80'i kadardır. geri kalan midenin şeklinin tüpe benzemesi sebebiyle bu ismi almıştır. midenin büyük bölümü cerrahi olarak çıkarıldığı için tüketilen besin miktarını azaltır.
amaç hastanın kilo vermesine olanak sağlamaktır.
midenin büyük bölümünün çıkarılması ile gerçekleştirilen bir operasyon.
bu çıkarılan kısım tüm midenin yaklaşık %80'i kadardır. geri kalan midenin şeklinin tüpe benzemesi sebebiyle bu ismi almıştır. midenin büyük bölümü cerrahi olarak çıkarıldığı için tüketilen besin miktarını azaltır.
amaç hastanın kilo vermesine olanak sağlamaktır.
devamını gör...
4.
midenin özellikle fundus denilen ve iştah hormonunu salgılayan bölümü hedef alınmak suretiyle, yüzdesi operatörün inisiyatifine kalmış biçimde küçültülmesi durumu. mide hacmi orta boy bir muz büyüklüğüne düşürüldüğü için hasta kendisini de yırtsa fazla kalori alamaz. ortaya çıkan kalori açığı zayıflamayı sağlar.
10 ay önce ben de geçirdim bu operasyonu. 132 kilogram ile girdiğim operasyondan sonra 10. ayın sonunda an itibari ile 70 kilograma düştüm. son 2 aydır kilom sabit. ana hedefim bu kiloya sabitlenmek.
operasyonu düşünen ya da henüz geçirmiş olan yazarlar süreçle ilgili soruları için yazabilirler, elimden geldiğince anlatırım.
10 ay önce ben de geçirdim bu operasyonu. 132 kilogram ile girdiğim operasyondan sonra 10. ayın sonunda an itibari ile 70 kilograma düştüm. son 2 aydır kilom sabit. ana hedefim bu kiloya sabitlenmek.
operasyonu düşünen ya da henüz geçirmiş olan yazarlar süreçle ilgili soruları için yazabilirler, elimden geldiğince anlatırım.
devamını gör...
5.
komşumuz oldu 50 bine yaptılar özelde. 109 kgydu 22 gün geçti 98 oldu. iyi yerde yaptırılmalı.
devamını gör...
6.
anlamadığım ameliyat. mide esnek bi organ ameliyattan sonra diyorlarki 3 ay az porsiyon ye sıvı beslen yaa yeme . ee zaten normal zamanda 3 ayda ameliyat sonrasında yaptıklarını yapsan istediğin kiloya ulaşırsın . haa yedin nolur mide esnek olduğundan yeniden büyür ve kilo alırsın . e ben ne anladım bu işten .
devamını gör...
7.
yemeklerden sonra mide genişler. bir de çok fazla bilinmeyen ve midenin üst kısmından salgılanan ve adına ghrelin denilen bir hormon vardır. bu hormon, karnımızın acıkmasını sağlayan bir hormondur. tüp mide ameliyatı, mide fundusu denilen kısmın alınmasına bağlıdır. ameliyat, karın üzerine birkaç küçük kesi yapılması ile başlar. bu kesiler ile kamera ve el aletlerinin iç kısma girmesi sağlanır. karaciğer, mide üzerinden kaldırılıp askıya alınır. mideyi besleyen damarlar, özel cihazlar yoluyla mühürlenerek kesilir. sonra midenin iç kısmına bir tüp salınır. bu tüp, yetecek derecede midenin kesimi için yol göstericidir. sonra, stapler isimli cihaz ile mide ayrılır. kesilen mide dışarı alınır. bu sayede azalan ghrelin hormon düzeyi iştahı yavaşlatır. geriye kalan küçük mide ise, çok çabuk doyma hissini sağlar. bundan sonra iş hastaya düşer. doğru beslenme, egzersiz ve acıkmadan yemek yememe koşullarına uyması gerekmektedir.
devamını gör...
8.
bir ara saç ektirme modası vardı şimdi de mide küçültme furyası var kadın,erkek,genç yaşlı önüne gelen 40-50 bin liralara ameliyat oluyor,bu yöntemle zayıflama yaklaşık 10 senedir yapılıyor uzun vadede ne gibi zararları var muamma.
devamını gör...
9.
buna genelde gastrektomi diyorlar. aslında gastrektomi midenin tamamen çıkarılması anlamına geliyor kelime olarak. parsiyel gastrektomi ise midenin bir kısmının çıkarılması manasına gelir. mide küçültmeden kasıt parsiyel gastrektomidir. ama birbirin yerine kullanılıyor genelde.
tüp mide denilen şey ise slevee gastrektomi'dir. aslında bu da parsiyel gastrektominin bir çeşidi denebilir. temelde midenin bir kısmını kesip çıkarıyorsun (parsiyel gastrektomi), eğer bunu belirlenmiş bir yöntemle yaparsan geriye tüp şeklinde bir mide kalıyor. bundan dolayı bu belirlenmiş yönteme sleeve gastrektomi denmiş.
bu işlemden beklenen fayda kilo vermek. şuanda temel olarak bunun için yapılıyor. ama çok farklı yönleri var.
zamanın birinde bir adamın midesinin bir kısmını kesip çıkarıyorlar. bir nedenle yapmışlar bunu. ameliyattan sonra adamın değerlerini inceliyorlar. şeker, kolesterol gibi bazı değerleri düşmüş. yani erken dönemde olan bir mevzu bu, adam daha ciddi kilo falan vermemiş.
o zaman anlaşılıyor ki meğerse midenin büyük olması kilodan da bağımsız bazı metabolik sıkıntılara neden oluyor. tabi bunun üzerine çok fazla araştırma yapılmış yıllar içinde.
ilk başlarda bu ameliyatlar kilo vermeyi sağlamak için değil farklı nedenlerle yapılıyormuş ama hastalarda ciddi kilo kayıpları gözleniyormuş. buradan hareketle bunu kilo vermek için yapmaya başlıyorlar. öyle öyle sleeve gastrektomi denen yöntem geliştiriliyor.
90'lardan sonra özellikle amerika'da kilo verme amacıyla mide ameliyatları yapılmaya başlanıyor. ciddi yan etkilerden sonra bir ara duraksamış ama sonra patladı gitti:))
yan etkilerden dolayı belirli kriterler koymaya çalışıyorlar. temel mesela kâr-zarar kıyası yapılınca hasta bu operasyondan kârlı çıkacak mı? bu ameliyatın riskini almaya değer mi, bu ölçülmeye çalışılıyor. gerçi türkiye'de ölçen eden yok, bulduğunu masaya yatırıyorlar:))
ameliyatın sırf kendisinden doğan riskler var. mesela mideyi kesip tekrar diktiğin yer sızdırabilir. yüzde bir iki ihtimal denir ama o iki hastadan biri sen olursan, bir de geç farkedilirse ayvayı yedin. yara yeri, akciğer falan enf. olabiliyor ama genelde hallediliyor. ama pıhtı atarsa yine ayvayı yedin. zor yani, uğraştırır. reflü olur. gıcık birşey. tabi reflü nedeniyle yemek borusu kanseri riski de artıyor. başka kanser riskleri de çalışılıyor. bazı çalışmalarda artış bulunuyor, bazılarına risk azalması. beslenme nedeniyle olan sorunlar var tabi. vitamin, minarel eksiklikleri falan. ameliyat sonrası dikkatli beslenmek gerekir. çok zorlu bir süreçtir. o kadar dikkat etsen normalde de kilo verirsin zaten ama insan yumurta kapıya dayanmadan iş yapmıyor. zaten ameliyatın kilo verme hususunda esas olayı seni buna mecbur kılması.
en önemlisi uzun vadede kilo alımı. şimdi bu ameliyat kilo verdirmek için yapılıyor. ama dört yıl sonra aynı kiloya geldin diyelim. (kaldı ki çok sık görülen bir durum.) niye o kadar riski göze aldık ki?
işte bu nedenlerle kriterler konuyor. öncelikle kilo nedeni başka birşey mi diye araştıracaksın(hormonal mi, psikolojik mi vs.), sonra başka yöntemlerle kilo verdirmeye çalışacaksın(diyet, spor, psikolojik destek, gurup terapi:)), bunlar olmazsa eğer; vki şu kadar olacak, ameliyat sonrası diyete uyacağına dair emareler olacak, kilo kaynaklı hayati risk olacak falan filan.
tabi bunları kimse umursamaz kolay kolay. doktor aldığı paraya bakar, hasta giydiği elbiseye.
tüp mide denilen şey ise slevee gastrektomi'dir. aslında bu da parsiyel gastrektominin bir çeşidi denebilir. temelde midenin bir kısmını kesip çıkarıyorsun (parsiyel gastrektomi), eğer bunu belirlenmiş bir yöntemle yaparsan geriye tüp şeklinde bir mide kalıyor. bundan dolayı bu belirlenmiş yönteme sleeve gastrektomi denmiş.
bu işlemden beklenen fayda kilo vermek. şuanda temel olarak bunun için yapılıyor. ama çok farklı yönleri var.
zamanın birinde bir adamın midesinin bir kısmını kesip çıkarıyorlar. bir nedenle yapmışlar bunu. ameliyattan sonra adamın değerlerini inceliyorlar. şeker, kolesterol gibi bazı değerleri düşmüş. yani erken dönemde olan bir mevzu bu, adam daha ciddi kilo falan vermemiş.
o zaman anlaşılıyor ki meğerse midenin büyük olması kilodan da bağımsız bazı metabolik sıkıntılara neden oluyor. tabi bunun üzerine çok fazla araştırma yapılmış yıllar içinde.
ilk başlarda bu ameliyatlar kilo vermeyi sağlamak için değil farklı nedenlerle yapılıyormuş ama hastalarda ciddi kilo kayıpları gözleniyormuş. buradan hareketle bunu kilo vermek için yapmaya başlıyorlar. öyle öyle sleeve gastrektomi denen yöntem geliştiriliyor.
90'lardan sonra özellikle amerika'da kilo verme amacıyla mide ameliyatları yapılmaya başlanıyor. ciddi yan etkilerden sonra bir ara duraksamış ama sonra patladı gitti:))
yan etkilerden dolayı belirli kriterler koymaya çalışıyorlar. temel mesela kâr-zarar kıyası yapılınca hasta bu operasyondan kârlı çıkacak mı? bu ameliyatın riskini almaya değer mi, bu ölçülmeye çalışılıyor. gerçi türkiye'de ölçen eden yok, bulduğunu masaya yatırıyorlar:))
ameliyatın sırf kendisinden doğan riskler var. mesela mideyi kesip tekrar diktiğin yer sızdırabilir. yüzde bir iki ihtimal denir ama o iki hastadan biri sen olursan, bir de geç farkedilirse ayvayı yedin. yara yeri, akciğer falan enf. olabiliyor ama genelde hallediliyor. ama pıhtı atarsa yine ayvayı yedin. zor yani, uğraştırır. reflü olur. gıcık birşey. tabi reflü nedeniyle yemek borusu kanseri riski de artıyor. başka kanser riskleri de çalışılıyor. bazı çalışmalarda artış bulunuyor, bazılarına risk azalması. beslenme nedeniyle olan sorunlar var tabi. vitamin, minarel eksiklikleri falan. ameliyat sonrası dikkatli beslenmek gerekir. çok zorlu bir süreçtir. o kadar dikkat etsen normalde de kilo verirsin zaten ama insan yumurta kapıya dayanmadan iş yapmıyor. zaten ameliyatın kilo verme hususunda esas olayı seni buna mecbur kılması.
en önemlisi uzun vadede kilo alımı. şimdi bu ameliyat kilo verdirmek için yapılıyor. ama dört yıl sonra aynı kiloya geldin diyelim. (kaldı ki çok sık görülen bir durum.) niye o kadar riski göze aldık ki?
işte bu nedenlerle kriterler konuyor. öncelikle kilo nedeni başka birşey mi diye araştıracaksın(hormonal mi, psikolojik mi vs.), sonra başka yöntemlerle kilo verdirmeye çalışacaksın(diyet, spor, psikolojik destek, gurup terapi:)), bunlar olmazsa eğer; vki şu kadar olacak, ameliyat sonrası diyete uyacağına dair emareler olacak, kilo kaynaklı hayati risk olacak falan filan.
tabi bunları kimse umursamaz kolay kolay. doktor aldığı paraya bakar, hasta giydiği elbiseye.
devamını gör...
10.
türkiye'de doktorların çoğunun etik değerleri özel hastanelere satılmış vaziyette olduğundan neredeyse anoreksiklere bile yapılır hâle gelmiş ameliyat.
gelişmiş ülkelerin çoğunda doktordan bunu talep ettiğiniz anda sizi diyetisyene sevk eder. diyetinize sıkı sıkıya uymanızı ve yapacak durumdaysanız spor yapmanızı salık verir.
risklerini falan geçtim; şu ameliyatı olanlar ideal kilolarına indiklerinde derileri bedenlerine üç boy büyük gelir oluyor ve sarkması normâl şartlarda imkânsız yerlerinde bile derileri sarkıyor. böyle amorf, iğrenç bir hâle geliyorlar. fazla deri kendi kendine çekmediği için bu kez de derileri kes-dik yapıyor doktorlar.
sırf boğazınızı tutamadığınız için bu kadar tehlikeli ve sıkıntılı bir sürece ve yüz binlerce lira vermeye değer mi?
gelişmiş ülkelerin çoğunda doktordan bunu talep ettiğiniz anda sizi diyetisyene sevk eder. diyetinize sıkı sıkıya uymanızı ve yapacak durumdaysanız spor yapmanızı salık verir.
risklerini falan geçtim; şu ameliyatı olanlar ideal kilolarına indiklerinde derileri bedenlerine üç boy büyük gelir oluyor ve sarkması normâl şartlarda imkânsız yerlerinde bile derileri sarkıyor. böyle amorf, iğrenç bir hâle geliyorlar. fazla deri kendi kendine çekmediği için bu kez de derileri kes-dik yapıyor doktorlar.
sırf boğazınızı tutamadığınız için bu kadar tehlikeli ve sıkıntılı bir sürece ve yüz binlerce lira vermeye değer mi?
devamını gör...
11.
olmayı düşündüğüm.
devamını gör...