#netflix dizisi
iki fbi ajanının seri katillerin cinayet işleme psikolojilerini ve motivasyonlarını araştırmasını konu alır.
satellite drama dizilerinde en iyi erkek oyuncu ödülü
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "ölmedim ama hafif sürünüyorum" tarafından 05.04.2021 10:43 tarihinde açılmıştır.
1.
fbı davranış bilimleri departmanının suçun tanımını, nedenini ele alarak, seri katiller üzerinden hikayeleştirerek anlattığı, sosyoloji ve psikoloji bilimlerinden esintiler göreceğiniz, 2 sezonluk amerikan dizisidir. bölüm saatleri uzun olmasına karşın sürükleyicidir. goffman'ın teorisini çok güzel anlatan yaratıcı bir fikir barındıran sahnesine bayıldım.
devamını gör...
2.
2 sezonu çok başarılı olan david fincher dizisi. seri katillerle yapılan röportaj sahneleri fevkalade gerçekçi olup, tüm olaylar birebir yaşanmışlıktan alınmıştır. meraklısına, dizinin üstüne yine fincher'ın yönettiği zodiac filmini izlemesini salık veririm.
devamını gör...
3.
amerikan yapımı suç drama türünde internet dizisi diyebiliriz. başlarda biraz yavaş ilerlediği doğru fakat konusu ve gidişatı bakımından bakıldığında severek izlediğim bir dizidir. edmund kemper, charles manson sahneleri muhteşemdi bana göre. gerçek hayatta var olan karakterleri konu alması diziyi keyifli kılmış. buna ek olarak dizi de kurulan suçlu psikolojisini analiz etmeye çalışan ekibin de gerçek hayattan alınması güzel bir tercih, izleyin derim.
devamını gör...
4.
sezon iptali kararından sonra şahsımı dert, keder ve eleme gark eden, gerçek bir hikayeden yola çıkarak suçlu psikolojisini anlamaya, yorumlamaya çalışan bir grup ajanı merkezine alan süper bir dizi.
devamını gör...
5.
t: karakter seçiminin, oyunculukların, atmosferin ve çekimlerin müthiş olduğu dizidir. birçok bölümünde david fincher yönetmenlik yapmıştır. maalesef ki geçtiğimiz yılın ocak ayında 3. sezon için süresiz beklemeye alındığı duyurulmuştu (son durumu bilmiyorum.)
konusu, true crime türünde olup bu türdeki mind hunter: inside fbi's elite serial crime unit adlı kitaba dayanmaktadır. karakterlerin çoğu kurgusal değildir; ki true crime türünde olmasından anlaşılmaktadır.
dizinin janrası için: (bkz: crime drama) (bkz: psychological thriller)
konusu, true crime türünde olup bu türdeki mind hunter: inside fbi's elite serial crime unit adlı kitaba dayanmaktadır. karakterlerin çoğu kurgusal değildir; ki true crime türünde olmasından anlaşılmaktadır.
dizinin janrası için: (bkz: crime drama) (bkz: psychological thriller)
devamını gör...
6.
iki sezonluk suç drama dizisidir. seri katillerin psikolojisini inceleyip sosyolojik çıkarımlarda bulunarak suç oranının azaltılabileceğini düşünen iki fbi ajanı ve bir psikoloğun ortak çalışmasını anlatır. bildiğim kadarıyla dizideki seri katiller kurgu değildir. fazlasıyla güzel olan bir dizidir. diziyi izlediğinizde de fark ediyorsunuz ki bu seri katillerin ortak bir çocukluk travması var. çocuklukta anne babanın rolünün ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. şu an baktığımızda birçok ailenin potansiyel katiller yetiştirdiğini görebiliriz. çocukluk çağının yetişkinliği ne kadar etkilediğini anlatmada çok başarılı bir dizidir. psikolojik sosyolojik çok fazla şey çıkarılmalıdır.
devamını gör...
7.
david fincher'in 3. sezonun bütçesel sebeplerden ötürü çekilemeyeceğini söylemesiyle beni derinden üzen dizi. başlarda olay örgüsü çok yavaş ilerliyor ancak dizi ilerledikçe o yavaşlık bile aşırı keyif veriyor. üçüncü sezonda bill'in oğlunun akıbeti nolacaktı, ted bundy sahneleri nasıl çekilecekti aşırı merak ediyorum.
devamını gör...
8.
benim için yarım kalmış bir dizidir. öyle bir noktada bitti ki ana karakterlerden biri ölmüş gibi buruk hissettim. üçüncü sezonun çekilmeyecek olması da ayrıca üzücü. kemper’ın her an saldıracakmış gibi duran sakinliğini nasıl unutalım şimdi?
devamını gör...
9.
david fincher'in netflix ile anlaşmaya varması sonucu tekrar ekranlarda izleyebileceğimiz dizi. yeni anlaşmaya göre 4 yıllık bir sözleşme imzalanmış yani en az 4 sezon daha devam edecek gibi duruyor.
kaynak emektir
kaynak emektir
devamını gör...
10.
david fincher kalitesini belli etmiş resmen. öyle aksiyon yada gizemli unsunlar hiç olmamasına karşın aşırı sürükleyici bir kere.
teknik olarak çok başarılı. özellikle seslere dikkat çekmek istiyorum. izlerken diziden çok kült bir film izliyormuş gibi hissediyorsunuz. zodiac, se7en, the silence of lambs gibi kült filmlerden izler görmek mümkün.
esas elemanınız holden ford son zamanlarda gördüğüm en iyi yazılmış karakter. kusursuz bir karakter gelişimi. yan roller için aynısını söyleyemeyeceğim ama ilerleyen sezonlarda onları da daha detaylı izleriz diye düşünüyorum. dizi 70'li yılları o kadar iyi yansıtıyor ki izlerken sigara paketlerine, kol saatlerine, ev eşyalarına, giysilere, arabalara, şehirlere ve hapishanelerin yapısına kadar her şeyiyle 70'lerdeydim. soundtrack seçimleri de efsaneydi.
yarım kalan şeyler vardı onlar kafamı kurcaladı biraz ;
- prof. wendy'nin bodrumdaki kedi muhabbeti neydi mesela
-her bölüm başlarında gösterilen adam öyle kaldı.
-tench'in oğlunu amma işlediler ama sonuçsuz kaldı.
-wayne'i yakaladılar tüm çocukların katili mi değil mi ?
teknik olarak çok başarılı. özellikle seslere dikkat çekmek istiyorum. izlerken diziden çok kült bir film izliyormuş gibi hissediyorsunuz. zodiac, se7en, the silence of lambs gibi kült filmlerden izler görmek mümkün.
esas elemanınız holden ford son zamanlarda gördüğüm en iyi yazılmış karakter. kusursuz bir karakter gelişimi. yan roller için aynısını söyleyemeyeceğim ama ilerleyen sezonlarda onları da daha detaylı izleriz diye düşünüyorum. dizi 70'li yılları o kadar iyi yansıtıyor ki izlerken sigara paketlerine, kol saatlerine, ev eşyalarına, giysilere, arabalara, şehirlere ve hapishanelerin yapısına kadar her şeyiyle 70'lerdeydim. soundtrack seçimleri de efsaneydi.
yarım kalan şeyler vardı onlar kafamı kurcaladı biraz ;
- prof. wendy'nin bodrumdaki kedi muhabbeti neydi mesela
-her bölüm başlarında gösterilen adam öyle kaldı.
-tench'in oğlunu amma işlediler ama sonuçsuz kaldı.
-wayne'i yakaladılar tüm çocukların katili mi değil mi ?
devamını gör...
11.
ilk olarak 2017 yılında yayınlanan netflix'te 2 sezonu bulunan amerikan yapımı, yönetmenliğini efsane isim david fincher'ın yaptığı şimdilik 2 sezon ve 19 bölüm yayınlanan dizi. suç, seri katiller, adli psikoloji, kriminoloji gibi konulara ilgisi olanların kaçırmaması gereken bir yapım. gerçek olaylara dayanıyor ancak belgesel türünde değil bildiğiniz kurmaca dizi.
70'li yılların sonunda fbı seri katillerle ilgili araştırma yapmak için bir ekip kurar. hem devam eden davaları çözmek, hem gelecekte olası olayların önüne geçmek için psikolojik profilleme denilen yöntemi geliştirmek amacıyla 2 fbı ajanı ve 1 psikiyatristin katılımıyla çalışmalar başlar. dizi boyunca o dönem hapishanelerde yatmakta olan en azılı seri katillerle görüşmeler yapılır. notlar tutulur. kayıtlar yapılır ve bu seri katillerin ortak özellikleri üzerinden psikolojik ve kriminal profillemeler yapılır. tahmin edeceğiniz üzere bir çok seri katilin çocukluklarında yaşamış oldukları travmalar mevcuttur. parçalanmış aileler, istismarlar, tacizler, fiziksel , cinsel, psikolojik şiddet gören kişiler. asosyal kişiler, anti sosyal kişiler. öldürdükleri kişinin ölüsüyle cinsel ilişkiye girenler, cesedin yanında mastürbasyon yapanlar, öldürdükleri kişilerin herhangi bir eşyasını veya bir parçasını saklayanlar ve daha neler neler çıkıyor karşımıza. şöyle bir şey de çıkıyor sanki bu seri katiller doğuştan kötü değil de yaşadıkları olaylar onları bu hale getirmiş gibi de bir sonuç çıkabiliyor.
neyse bu kadar içerik yeter. netflix'te izlediğim en iyi dizilerden biri. oyunculuklar, sinematografi, sesler, görüntü yönetmenliği ve tabi ki david fincher'ın efsanevi yönetmenliği.
70'li yılların sonunda fbı seri katillerle ilgili araştırma yapmak için bir ekip kurar. hem devam eden davaları çözmek, hem gelecekte olası olayların önüne geçmek için psikolojik profilleme denilen yöntemi geliştirmek amacıyla 2 fbı ajanı ve 1 psikiyatristin katılımıyla çalışmalar başlar. dizi boyunca o dönem hapishanelerde yatmakta olan en azılı seri katillerle görüşmeler yapılır. notlar tutulur. kayıtlar yapılır ve bu seri katillerin ortak özellikleri üzerinden psikolojik ve kriminal profillemeler yapılır. tahmin edeceğiniz üzere bir çok seri katilin çocukluklarında yaşamış oldukları travmalar mevcuttur. parçalanmış aileler, istismarlar, tacizler, fiziksel , cinsel, psikolojik şiddet gören kişiler. asosyal kişiler, anti sosyal kişiler. öldürdükleri kişinin ölüsüyle cinsel ilişkiye girenler, cesedin yanında mastürbasyon yapanlar, öldürdükleri kişilerin herhangi bir eşyasını veya bir parçasını saklayanlar ve daha neler neler çıkıyor karşımıza. şöyle bir şey de çıkıyor sanki bu seri katiller doğuştan kötü değil de yaşadıkları olaylar onları bu hale getirmiş gibi de bir sonuç çıkabiliyor.
neyse bu kadar içerik yeter. netflix'te izlediğim en iyi dizilerden biri. oyunculuklar, sinematografi, sesler, görüntü yönetmenliği ve tabi ki david fincher'ın efsanevi yönetmenliği.
devamını gör...
12.
suçlunun değil suçun peşinde olan bir dizi. bu yönüyle diğer dizilerden biraz farklı. ilk sezon kesinlikle muhteşem. mahkumlarla konuştukları sahneleri soluksuz izledim diyebilirim. 2. sezon ise biraz true detective havasında geçiyor. 3. sezon da gelecek ama ne zaman bakalım.
devamını gör...
13.
arkadaşlar hayatınızda seksenler vardıysa ya da 90lar vizyonu, modası vs. mutlaka içinden bir seri katil geçmiştir.
bunu annem bile bilir. annem 3-4 seri katil ismini bilir. evet.
neyse konumuz bu değil.
mindhunter'a 3 kere 1. bölümden başladım. 4'te başladığım gibi bitirebildim. üzgünüm. ilk bölüm başlangıcı çoook sıkıcıydı.
yavaş yavaş karakterler oturunca ve yan karakterlerin neye hiizmet ettiğini algılayınca akıp gitti.
beni en çok heyecanlandıran tabii ki ed kemper oldu. aman allahım. onu canlandıran herifin röportajlarını falan izledim hep. hayır hayır katil değil onu aynayan herif çok yakışıklı. ama katil de iyiydi görsel olarak.
youtube'dan birebir röportajda dedikleriyle film kısmını koymuşlar. bilmeyen için ooo aynı lan deyip tüyleri diken diken olabilir ama hata/kusur var basit şeylerde ve high school musical zac'ın ted bundy canlandırması birebirdi mesela.
yine de sevgili ed bey olduğu kadarıyla (herhalde youtube'dan izlemiş olduğu kadarıyla) 3-5 yakaladığı hareketi ve cümleleri yapıştırıp geçmiş olsa da dedektifler bayağı sağlamdı canım. holden wendy falan gerçekte yok muydu yoksa oralarda çok hikaye akışı için kurgu vardı tam anlayamadım dinlediğim röportajlardan.
holden'ın panik atak sahnesi iyiydi. ed'in aklına girmesiyle akıl hastanesine kapatılma raddesi biraz daha çekici kıldı çünkü sağlam kalmamaları bir yerde patlamaları lazımdı o güzelim normal insanların.
bill'in çocuğunu ilk gördüğüm seri katil potansiyeli var bunda demiştim ki öyle de çıktı. hatta onun nasıl bir şey olduğunu da bill'in eşi çok güzel vermedi mi ya?
her şeyi denemesi ve ne yapsak olmuyor kocam da yok bir türlü yanımda değil ve başa çıkamıyorum dünyanın böyle oluşuyla yıkılması, depresyonu ve her şeyi bırakıp gitmesi.
ben hissettim onu. sizi bilemem.
onun dışında manson'ın aşırı hiperaktivitesini de hissettim. bir türlü yerinde durmayışını. ama yer yer sessizliğini ve hitabet yeteneğini tam şaapamamışlar arkadaşlar. hepimiz gördük izledik o zıpır çılgın halini de uzun versiyonunu izlerseniz bir tiyatrodur yavaş hızlı yavaş yer yer yükselen alçalan.
katil de olsa sanat sanattır canım aaa.
katilleri o kadar çok benzetmişler ki. çok beğendim ya diziyi. neden daha önce fırsat vermedim de geçiştirdim dedim kendi kendime. hatta üst üste izleyip bitirdim insan o dünyaya giriyor bir iki gün. kafamda ed'in sözleri bill gibi davranıyorum falan.
genel olarak özetlemek gerekirse her bir katili -oluşturulmuş profillerini- aşşırı iyi buldum ve beğendim.
paul bateson'ın the exorcist'te rol almış olduğunu öğrendiğimde şok oldum mesela. oha ya! çok iyi.
ve david berkowitz'i bilen herkesin onun her şeyi açıkladığı sahnede çok güldüğüne eminim. çünkü biliyorduk lan atıyorsun işte. hahaha.
adam, ona takılan ismi beğenmediği için kendine sam'in oğlu demesi. muazzam. ve haklıydı. kim şeytanı izleyip etkilenmedi ki zaten. fakat istese de olmadı, ele geçirilmedin ya, tüh!
bu magazin sevdalısı katillerin yanı sıra (ayakkabı sahnesinin gerçek olmadığını söyleyerek beni üzmüş olsalar da) jerry brudos sahnesinde dedektiflerin yanında topuklu ayakkabıyla masturbasyon yapılması benim midemi bulandırdı. cidden o an bir tek rahatsız oldum çünkü kurban rolünü hissedebiliyorsunuz özellikle kadınsanız. yoksa ed'in yaptıkları kafayla masturbasyon o kadar kötü değildi sanki. ne bileyim ben sanki sıradaki kurban benmişim gibi çok rahatsız oldum o sahneden. ve amaçlarına ulaştılar.
wayne williams adlı katili bilmiyordum. ve uyuz olmayan yoktur heralde. çok var böyle insanlar aramızda ya. yapıp yapıp hiçbir şey olmamış gibi davranan masummuş gibi sen de problem varmış gibi yapan hatta üste çıkan, her yerde biten tipler. aah. düşününce daha çok uyuz oluyorum.
pekala sona gelelim. baştan beri gösterdikleri btk, bir türlü giremediler mi yoksa diğer sezonu ona mı ayıracaklar bilemiyorum ama kadın kılığındaki halleri kendini boğması falan filan gerçekmiş evet. ve bunu bilmek ne ürpertici. arkaplan detayını bilmiyorum acaba karısı var mıydı vardıysa ve öğrendiyse gerçekten salonda mı yatırdı onu mesela merak ediyorum. bir seri katilin eşi olmayı da işlemeliler.
hatta çiftleri falan da ele almalılar çünkü daha önceki moors murders çok iyi işlenmemişti bence. ben onuın filmini beğenmemiştim.
gel gelelim ted bundy referanslarına. hepsi olmasa da birkaçı bir noktada ona geldi. onu takdir edip ona özenen olmak ve bunu açıklamak her seri katilin harcı değildir sanırım. ehe.
artık yeni sezon bir an önce gelmeli bakın en geç izleyenlerdenim çok boşlukta kaldım ya ramirezi tedi falan bekliyoruz. hiç olmadı aileen'i göstermeleri lazım sonuçta prodüksiyonunda yer almışsın bari çık biraz aileen'den sahneler de görelim falan.. şaka. ama değil. neyse bu saatte bu kadar oluyor. genel olarak duygu düşüncelerimi belirttim.
seri katillerle ilgili kitaplarımı piyasaya çıkarıp tekrar okumam lazım oldu izlerken. biraz youtube biraz wiki derken karşılaştırmalarla tam oturtabildim kafamda.
tenks nekşfilş.
bunu annem bile bilir. annem 3-4 seri katil ismini bilir. evet.
neyse konumuz bu değil.
mindhunter'a 3 kere 1. bölümden başladım. 4'te başladığım gibi bitirebildim. üzgünüm. ilk bölüm başlangıcı çoook sıkıcıydı.
yavaş yavaş karakterler oturunca ve yan karakterlerin neye hiizmet ettiğini algılayınca akıp gitti.
beni en çok heyecanlandıran tabii ki ed kemper oldu. aman allahım. onu canlandıran herifin röportajlarını falan izledim hep. hayır hayır katil değil onu aynayan herif çok yakışıklı. ama katil de iyiydi görsel olarak.
youtube'dan birebir röportajda dedikleriyle film kısmını koymuşlar. bilmeyen için ooo aynı lan deyip tüyleri diken diken olabilir ama hata/kusur var basit şeylerde ve high school musical zac'ın ted bundy canlandırması birebirdi mesela.
yine de sevgili ed bey olduğu kadarıyla (herhalde youtube'dan izlemiş olduğu kadarıyla) 3-5 yakaladığı hareketi ve cümleleri yapıştırıp geçmiş olsa da dedektifler bayağı sağlamdı canım. holden wendy falan gerçekte yok muydu yoksa oralarda çok hikaye akışı için kurgu vardı tam anlayamadım dinlediğim röportajlardan.
holden'ın panik atak sahnesi iyiydi. ed'in aklına girmesiyle akıl hastanesine kapatılma raddesi biraz daha çekici kıldı çünkü sağlam kalmamaları bir yerde patlamaları lazımdı o güzelim normal insanların.
bill'in çocuğunu ilk gördüğüm seri katil potansiyeli var bunda demiştim ki öyle de çıktı. hatta onun nasıl bir şey olduğunu da bill'in eşi çok güzel vermedi mi ya?
her şeyi denemesi ve ne yapsak olmuyor kocam da yok bir türlü yanımda değil ve başa çıkamıyorum dünyanın böyle oluşuyla yıkılması, depresyonu ve her şeyi bırakıp gitmesi.
ben hissettim onu. sizi bilemem.
onun dışında manson'ın aşırı hiperaktivitesini de hissettim. bir türlü yerinde durmayışını. ama yer yer sessizliğini ve hitabet yeteneğini tam şaapamamışlar arkadaşlar. hepimiz gördük izledik o zıpır çılgın halini de uzun versiyonunu izlerseniz bir tiyatrodur yavaş hızlı yavaş yer yer yükselen alçalan.
katil de olsa sanat sanattır canım aaa.
katilleri o kadar çok benzetmişler ki. çok beğendim ya diziyi. neden daha önce fırsat vermedim de geçiştirdim dedim kendi kendime. hatta üst üste izleyip bitirdim insan o dünyaya giriyor bir iki gün. kafamda ed'in sözleri bill gibi davranıyorum falan.
genel olarak özetlemek gerekirse her bir katili -oluşturulmuş profillerini- aşşırı iyi buldum ve beğendim.
paul bateson'ın the exorcist'te rol almış olduğunu öğrendiğimde şok oldum mesela. oha ya! çok iyi.
ve david berkowitz'i bilen herkesin onun her şeyi açıkladığı sahnede çok güldüğüne eminim. çünkü biliyorduk lan atıyorsun işte. hahaha.
adam, ona takılan ismi beğenmediği için kendine sam'in oğlu demesi. muazzam. ve haklıydı. kim şeytanı izleyip etkilenmedi ki zaten. fakat istese de olmadı, ele geçirilmedin ya, tüh!
bu magazin sevdalısı katillerin yanı sıra (ayakkabı sahnesinin gerçek olmadığını söyleyerek beni üzmüş olsalar da) jerry brudos sahnesinde dedektiflerin yanında topuklu ayakkabıyla masturbasyon yapılması benim midemi bulandırdı. cidden o an bir tek rahatsız oldum çünkü kurban rolünü hissedebiliyorsunuz özellikle kadınsanız. yoksa ed'in yaptıkları kafayla masturbasyon o kadar kötü değildi sanki. ne bileyim ben sanki sıradaki kurban benmişim gibi çok rahatsız oldum o sahneden. ve amaçlarına ulaştılar.
wayne williams adlı katili bilmiyordum. ve uyuz olmayan yoktur heralde. çok var böyle insanlar aramızda ya. yapıp yapıp hiçbir şey olmamış gibi davranan masummuş gibi sen de problem varmış gibi yapan hatta üste çıkan, her yerde biten tipler. aah. düşününce daha çok uyuz oluyorum.
pekala sona gelelim. baştan beri gösterdikleri btk, bir türlü giremediler mi yoksa diğer sezonu ona mı ayıracaklar bilemiyorum ama kadın kılığındaki halleri kendini boğması falan filan gerçekmiş evet. ve bunu bilmek ne ürpertici. arkaplan detayını bilmiyorum acaba karısı var mıydı vardıysa ve öğrendiyse gerçekten salonda mı yatırdı onu mesela merak ediyorum. bir seri katilin eşi olmayı da işlemeliler.
hatta çiftleri falan da ele almalılar çünkü daha önceki moors murders çok iyi işlenmemişti bence. ben onuın filmini beğenmemiştim.
gel gelelim ted bundy referanslarına. hepsi olmasa da birkaçı bir noktada ona geldi. onu takdir edip ona özenen olmak ve bunu açıklamak her seri katilin harcı değildir sanırım. ehe.
artık yeni sezon bir an önce gelmeli bakın en geç izleyenlerdenim çok boşlukta kaldım ya ramirezi tedi falan bekliyoruz. hiç olmadı aileen'i göstermeleri lazım sonuçta prodüksiyonunda yer almışsın bari çık biraz aileen'den sahneler de görelim falan.. şaka. ama değil. neyse bu saatte bu kadar oluyor. genel olarak duygu düşüncelerimi belirttim.
seri katillerle ilgili kitaplarımı piyasaya çıkarıp tekrar okumam lazım oldu izlerken. biraz youtube biraz wiki derken karşılaştırmalarla tam oturtabildim kafamda.
tenks nekşfilş.
devamını gör...
14.
2. sezonu bitirdim.
- seri katiller gerçeklerine inanılmaz benziyor. hepsinin gerçek röportajlarını da izlemiş biri olarak, konuşmaları, vücut dilleri, kelime seçimleri, duygusal dengeleri 1'e-1 tutuyor. taklitte mükemmel iş çıkarmışlar.
- f.b.ı. tarafında gerçek karakterine en yakın canlandırılmış kişi holt. (hani tecrübeli ajan olan) diğerleri sinematize edilmiş.
- yine netflix, yine lgbtqwd+5x. sorun, sırf zorunlu eşcinsellik kotasından eklenmiş olması. karakterin hızlıca geçilen ilk ilişkisinden sonraki ilişkisi öyküye, konuya, karakter gelişimine en ufak şey eklemiyor. tüm sahneleri ileri sar geç, dizi aynı kalır.zorlama oğlu zorlama
- son bölümlerde wendy ve diğer ofis ajanlarını ne yapacaklarını bilememişler. resmen diziden çıkıyorlar. zaten koca ofiste bu dörtlü dışında kim ne yapar, iki satır senaryo zenginleştirmek umurlarında olmamış. senarist tembelliği + basmakalıp netflix formülü.
- televizyon çocuğu bir nesiliz. bize artık, seri katil filmi izleye izleye "e elbette, tabiki öyle" dedirten şeyler zamanında büyük şaşkınlıkla karşılanmış. zaten almanların 40 sene önce adını koyduğu bir cinayet tipinin, amerikan kriminolojisinde anca ciddiye alınması arkadaşların onyıllardır "ağzımızın tadı kaçmasın" kafasıyla salladığının göstergesi.
- soruşturmalarda basit olay yeri inceleme prosedürlerinin bile uygulanmadığı gerçek vakalar var. şaşırtıcı değil. bundan 25 yıl sonra ülkemizde hala durum buydu. (bkz: çağla tuğaltay) . hatta bizde hala olay yerine ilk kim girer gibi prosedürler eksik. çağın çok gerisinde.
- b.t.k. katili ve wayne williams soruşturmaları gerçeğe çok yakın anlatılmış. kalan polis kuvetlerinin, politikacıların olaya yaklaşımı gibi detaylar yerinde.
- seri katiller gerçeklerine inanılmaz benziyor. hepsinin gerçek röportajlarını da izlemiş biri olarak, konuşmaları, vücut dilleri, kelime seçimleri, duygusal dengeleri 1'e-1 tutuyor. taklitte mükemmel iş çıkarmışlar.
- f.b.ı. tarafında gerçek karakterine en yakın canlandırılmış kişi holt. (hani tecrübeli ajan olan) diğerleri sinematize edilmiş.
- yine netflix, yine lgbtqwd+5x. sorun, sırf zorunlu eşcinsellik kotasından eklenmiş olması. karakterin hızlıca geçilen ilk ilişkisinden sonraki ilişkisi öyküye, konuya, karakter gelişimine en ufak şey eklemiyor. tüm sahneleri ileri sar geç, dizi aynı kalır.zorlama oğlu zorlama
- son bölümlerde wendy ve diğer ofis ajanlarını ne yapacaklarını bilememişler. resmen diziden çıkıyorlar. zaten koca ofiste bu dörtlü dışında kim ne yapar, iki satır senaryo zenginleştirmek umurlarında olmamış. senarist tembelliği + basmakalıp netflix formülü.
- televizyon çocuğu bir nesiliz. bize artık, seri katil filmi izleye izleye "e elbette, tabiki öyle" dedirten şeyler zamanında büyük şaşkınlıkla karşılanmış. zaten almanların 40 sene önce adını koyduğu bir cinayet tipinin, amerikan kriminolojisinde anca ciddiye alınması arkadaşların onyıllardır "ağzımızın tadı kaçmasın" kafasıyla salladığının göstergesi.
- soruşturmalarda basit olay yeri inceleme prosedürlerinin bile uygulanmadığı gerçek vakalar var. şaşırtıcı değil. bundan 25 yıl sonra ülkemizde hala durum buydu. (bkz: çağla tuğaltay) . hatta bizde hala olay yerine ilk kim girer gibi prosedürler eksik. çağın çok gerisinde.
- b.t.k. katili ve wayne williams soruşturmaları gerçeğe çok yakın anlatılmış. kalan polis kuvetlerinin, politikacıların olaya yaklaşımı gibi detaylar yerinde.
devamını gör...
15.
psikopatların davranışlarını inceleyip bir profil çıkartarak hem mevcut dosyaları çözmek hem de ileride oluşabilecek olanları azaltabilmek için kurulan fbi birimini konu alan dizi.
dizi çoğu insana göre ağır ilerliyor olabilir ama bence kıvamında. çünkü biz bir birimin kuruluşunu izliyoruz, kurulmuş bir birimdeki olay çözme örgüsünü değil. dizide 70lerden bahsediliyor. o zamanki teknoloji, insanların kafa yapısı, dönemin sorunları, prosedürler, işin içine siyaset girinceki etkisi gibi pek çok faktör var. dolayısıyla arka sokaklarda ekibin aracın kapısını açıp at silahını polis dediği anda olayı çözmesi gibi hızlı bir olay örgüsü beklenemez. kaldı ki senaryo gerçek hikayeden uyarlanmış.
şimdilerde insanların sinemaya bakış açısı çok değişik, her anları çok değerli. çok önemli bir olay olmadıkça sıradan sahnelere tahammülü yok kimsenin onlar olmasın istiyorlar ama tamamen öyle olduğunda da hızlandırılmış skeç ayarında olur.
seri katil dillerindeki oyuncular gerçekten işini iyi yapmış. başrollerin oyunculukları aşırı göze sokmalı bakın ben başrolüm havasında değil. arabalar mükemmel. ben izlerken hiç sıkılmadım.
bu kadarı spoiler sayılmaz herhalde, her bölümde birkaç saniye görünen bıyıklı bir adam vardı o kimdi bir onu anlayamadım. ilk girdiği yeri bir sekilde ben kaçırdım herhalde ilerde nasılsa anlarız kim olduğunu dedim ama bu böyle diğer bölümlerde de sürdü ve dizi bitti. sanırım dizi yarıda kalmış devam etse öğrenecektik galiba bilemedim.
insan psikolojisine meraklı olanlar bence izlemeli. kesinlikle zaman kaybı değil.
dizi çoğu insana göre ağır ilerliyor olabilir ama bence kıvamında. çünkü biz bir birimin kuruluşunu izliyoruz, kurulmuş bir birimdeki olay çözme örgüsünü değil. dizide 70lerden bahsediliyor. o zamanki teknoloji, insanların kafa yapısı, dönemin sorunları, prosedürler, işin içine siyaset girinceki etkisi gibi pek çok faktör var. dolayısıyla arka sokaklarda ekibin aracın kapısını açıp at silahını polis dediği anda olayı çözmesi gibi hızlı bir olay örgüsü beklenemez. kaldı ki senaryo gerçek hikayeden uyarlanmış.
şimdilerde insanların sinemaya bakış açısı çok değişik, her anları çok değerli. çok önemli bir olay olmadıkça sıradan sahnelere tahammülü yok kimsenin onlar olmasın istiyorlar ama tamamen öyle olduğunda da hızlandırılmış skeç ayarında olur.
seri katil dillerindeki oyuncular gerçekten işini iyi yapmış. başrollerin oyunculukları aşırı göze sokmalı bakın ben başrolüm havasında değil. arabalar mükemmel. ben izlerken hiç sıkılmadım.
bu kadarı spoiler sayılmaz herhalde, her bölümde birkaç saniye görünen bıyıklı bir adam vardı o kimdi bir onu anlayamadım. ilk girdiği yeri bir sekilde ben kaçırdım herhalde ilerde nasılsa anlarız kim olduğunu dedim ama bu böyle diğer bölümlerde de sürdü ve dizi bitti. sanırım dizi yarıda kalmış devam etse öğrenecektik galiba bilemedim.
insan psikolojisine meraklı olanlar bence izlemeli. kesinlikle zaman kaybı değil.
devamını gör...
16.
seri katil psikolojisini ve motivasyonunu anlatan dizi. hapisteki seri katillerle yapılan röportajlar ve buna paralel olarak çözülen davalar. dizinin bir iyi bir de kötü iki durumu var. iyi durum dizi bir david fincher projesi. seven, fight clup ve gone girlgibi feci iyi filmlerin yönetmeni fincher bu dizi de aynı karanlık atmosferini ve gerçekçiliğini yaşatmış. bir notta dizideki seri katillerin hemen hepsi gerçek ve hatta bazıları şu an abd’de hala hapisteler. kötü olansa dizi sadece iki sezon ve üçüncü sezona onay çıkmayınca final yapmadan bitirilmiş. bizzat fincher tarafından bitirdik açıklaması geldiği için üçüncü sezon maalesef olmayacak. ama gerek dizinin atmosferi, gerek gerçekçiliği, gerekse de psikolojik yaklaşımı dizi yarım da olsa izlemeye değer kılıyor. son bir not dedektif holden ford’un dizi boyunca değişimi ve dönüşümü muhteşem işlenmiş.
devamını gör...
17.
günlük kullandığımız kavramların hep var olduğunu sanıyoruz. halbuki onlar da bir yerde "ilk defa" kullanıldı. bu dizi tabi bu basit gerçekten ibaret değil ama benim ilk farkettiğim yerdi diyebilirim.
seri katil tanımlamasını yapıyorlar. başka onlarca kavram arasından seçiyorlar.
bir de profilleme olayı var. sanırım o dönem için o da yeni. ortada bir suç var ve faili henüz belli değil ise tecrübelerden yararlanarak failin profilini çıkartmaya çalışıyorlar. bu dizide de suçlularla konuşup onların psikolojilerini anlamaya çalışıyorlar.
uzun zaman oldu diziyi izleyeli, isimleri vs. unuttum ama hissettirdiği duygular unutulmuyor haliyle.
dizinin birkaç bölümünde ziyaretine gidilen suçlu iri yapılı temiz yüzlü abinin fbı ajanına sarıldığı sahnede hepimiz altımıza sıçmışızdır afedersiniz. öyle efsane bir atmosferi vardı dizinin. vay be.
seri katil tanımlamasını yapıyorlar. başka onlarca kavram arasından seçiyorlar.
bir de profilleme olayı var. sanırım o dönem için o da yeni. ortada bir suç var ve faili henüz belli değil ise tecrübelerden yararlanarak failin profilini çıkartmaya çalışıyorlar. bu dizide de suçlularla konuşup onların psikolojilerini anlamaya çalışıyorlar.
uzun zaman oldu diziyi izleyeli, isimleri vs. unuttum ama hissettirdiği duygular unutulmuyor haliyle.
dizinin birkaç bölümünde ziyaretine gidilen suçlu iri yapılı temiz yüzlü abinin fbı ajanına sarıldığı sahnede hepimiz altımıza sıçmışızdır afedersiniz. öyle efsane bir atmosferi vardı dizinin. vay be.
devamını gör...