muhalefetin sokak köpeği mevzusu hassasiyeti

bu ülkede muhalefete ihtiyaç duyulan o kadar zaman oldu ki. en başta emekli maaşları, asgari ücret, yolsuzluklar, siyasi skandallar, dış siyaset rezillikleri vs. ama hiçbirinde muhalefet, şu sokak köpeği yasasının geçmemesi için çabaladığı kadar çabalamadı maalesef.

akp’nin mecliste getirdiği yasalara dahi "zaten iktidar milletvekili çoğunlukta, ben hayır oyu versem de bu yasa geçecek" düşüncesi ile meclise gidip oy kullanmayan adamlar, nedense sokak köpeği yasasında bir anda gerçek bir muhalefet yapmaya başladı.

bu ülke siyasetini gram anlamıyorum.

"bu hükümet dünyanın en doğru işini bile yapsa bizim bu hükümeti alkışlayacak halimiz yok" diyen chp grup başkan vekili engin altay.

chp’nin uzun, upuzun bir muhalefet deneyimi var, buna rağmen doğru dürüst bir muhalefet dili geliştiremedi.
iyi yapılana iyi, eksik yapılana eksik, kötü yapılana kötü diyemedi bir türlü chp. toptan ret, toptan kötü, toptan yanlış, toptan eksik.
bir kere bile “şunu da iyi yaptılar” demedi, diyemedi chp.
o yüzden insanlar artık ne dedikleri ile ilgilenmiyor.

genel başkanı özgür özel, tbmm'de görüşülmeye başlanan hayvanları koruma kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifine karşı olduklarını söyleyerek, "teklife karşı 'kırmızı alarmdayız. chp'li belediyeler uyutmayacak, kısırlaştırıp barınaklarda yaşatacak" açıklaması yaptı.
acaba öylemi? örnek izmir, chp'li belediyelere ait barınaklarda veterinerlerin dikiş atacak iğne bile bulamadığı ortaya çıktı.
izmir veteriner hekimler odası başkanı selim özkan, ''izmir'deki 30 ilçe belediyesinden sadece 18'inde veteriner işleri müdürlüğünün bulunduğunu söyleyerek, geri kalan 12'sinde yok.''
her zamanki gibi laf, hamaset başka bir numara yok.