1.
türkçe'ye mutlu olma sanatı diye çevrilmiş arthur schopenhauer kitabı. bertrand russel kitabı ile karışmasın diye orijinal isminde açtım başlığı.
can yayınları kısa klasikler serisinde yer vermiş bu kitaba. amazonda sürekli en çok satanlarda görünce merak edip almıştım açıkçası. ismi çok şey vaadeden biraz hayal kırıklığı bir kitap.
yazar -aslında yazar demek de çok doğru değil bir felsefe kitabı olduğu için üslup, yazım tarzı gibi konular odak alınmamış- 45 kuralda hayatı nasıl mutlu yaşayabileceğinizi anlatıyor. kitap kapağının tasarımı, kitabın ismi vs sanki hep iç açıcı, insanı mutlu edecek bir şey okuyacakmışsınız hissi verse de kitabın çok büyük bir bölümü aşırı karamsarlık içeriyor bence.
yazara katıldığım çok nokta var. kısacık bir kitapta bir sürü cümle işaretlemişim en basitinden. fakat temelde mutluluk diye bir şey olmadığını, sadece az acı cekmek olduğunu söylüyor. mantık çerçevesinde haklı olabilir ama benim hayatı görmek istediğim tarz bu değil. bu yüzden çok beğenmedim diyebilirim.
sade bir dille dolandırmadan ne demek istediğini anlatmış yazar, bu açıdan felsefe kitapları arasında okuması epey kolay bir kitap bence. kısa da olduğundan oturup bir iki saate okumaya göre iyi sayılır.
can yayınları kısa klasikler serisinde yer vermiş bu kitaba. amazonda sürekli en çok satanlarda görünce merak edip almıştım açıkçası. ismi çok şey vaadeden biraz hayal kırıklığı bir kitap.
yazar -aslında yazar demek de çok doğru değil bir felsefe kitabı olduğu için üslup, yazım tarzı gibi konular odak alınmamış- 45 kuralda hayatı nasıl mutlu yaşayabileceğinizi anlatıyor. kitap kapağının tasarımı, kitabın ismi vs sanki hep iç açıcı, insanı mutlu edecek bir şey okuyacakmışsınız hissi verse de kitabın çok büyük bir bölümü aşırı karamsarlık içeriyor bence.
yazara katıldığım çok nokta var. kısacık bir kitapta bir sürü cümle işaretlemişim en basitinden. fakat temelde mutluluk diye bir şey olmadığını, sadece az acı cekmek olduğunu söylüyor. mantık çerçevesinde haklı olabilir ama benim hayatı görmek istediğim tarz bu değil. bu yüzden çok beğenmedim diyebilirim.
sade bir dille dolandırmadan ne demek istediğini anlatmış yazar, bu açıdan felsefe kitapları arasında okuması epey kolay bir kitap bence. kısa da olduğundan oturup bir iki saate okumaya göre iyi sayılır.
devamını gör...
2.
bir arthur schopenhauer kitabıdır.
bir kitaptan temel beklentim kitabın isminin vaat ettiği şeyi sayfalar ilerledikçe bana sunmasıdır. mesela arthur gordon pym'in öyküsü ismi ile basılan kitap bana arthur gordon pym'in öyküsünü anlatmıştır. cevdet bey ve oğulları kitabı ise cevdet bey ve oğullarını. bunlar beklentimi karşılar ama mesela tristram shandy beyefendi'nin hayatı ve görüşleri isimli kitap bu bakımdan tam bir hayal kırıklığı olmuştur benim için. tıpkı bu kitabın yaptığı gibi.
kitabın yazarı arthur schopenhauer olduğu için kitaba başlarken zaten mutlu mesut şeyler okuyacağım, benim kelebeklerle dolu bir vadide serin esintiler eşliğinde gezintiye çıkaracağını ve mutlu olma sanatını öğreteceğini düşünmedim ama insan yine de vaat edilen ile elde edilen arasında böylesine bir fark olunca burulmadan edemiyor.
arthur schopenhauer'ın bu kitap aracılığıyla bize anlattığı şey mutluluğun öyle kolay bir şey olmadığı, aslında pek mümkün de olmadığıdır. elimizdeki ile yetinip çok abartmadan çekebileceğimiz en az acıya razı olarak yaşayıp gitmektir.
doğru bir beklenti ile okunduğu zaman muhteşem bir kitaptır. fazla beklenti üzer insanı.
bir kitaptan temel beklentim kitabın isminin vaat ettiği şeyi sayfalar ilerledikçe bana sunmasıdır. mesela arthur gordon pym'in öyküsü ismi ile basılan kitap bana arthur gordon pym'in öyküsünü anlatmıştır. cevdet bey ve oğulları kitabı ise cevdet bey ve oğullarını. bunlar beklentimi karşılar ama mesela tristram shandy beyefendi'nin hayatı ve görüşleri isimli kitap bu bakımdan tam bir hayal kırıklığı olmuştur benim için. tıpkı bu kitabın yaptığı gibi.
kitabın yazarı arthur schopenhauer olduğu için kitaba başlarken zaten mutlu mesut şeyler okuyacağım, benim kelebeklerle dolu bir vadide serin esintiler eşliğinde gezintiye çıkaracağını ve mutlu olma sanatını öğreteceğini düşünmedim ama insan yine de vaat edilen ile elde edilen arasında böylesine bir fark olunca burulmadan edemiyor.
arthur schopenhauer'ın bu kitap aracılığıyla bize anlattığı şey mutluluğun öyle kolay bir şey olmadığı, aslında pek mümkün de olmadığıdır. elimizdeki ile yetinip çok abartmadan çekebileceğimiz en az acıya razı olarak yaşayıp gitmektir.
doğru bir beklenti ile okunduğu zaman muhteşem bir kitaptır. fazla beklenti üzer insanı.
devamını gör...