sosyolojik bir durum olan bu olay incelendiğinde arka planında bir çok sebep bulunabilir.
mesela, hayata dair bitmek bilmeyen ve gerçekleşmeyen beklentiler ve bu beklentilerdeki sıralamalar mutsuzluğun sebebi sayılabilir.
ya da üzüntü ve sıkıntılarla dolu geçmiş zaman; endişe ve kaygılarla dolu gelecek zaman mutsuzluğun kapısını aralıyor olabilir.
veya modernite, özgürlüğün kısıtlanması, bireyselleşmenin sosyalleşmenin önüne geçmesi, benlik duygusunun ön plana çıkması gibi bir çok neden de bu sorunun cevabı olabilir. 
yahut asıl sebebi farklı bir yerde aramamız gerekebilir...

peki saymakla bitmeyen, genel manada üzüntü, kaygı, beğeni ve gerçekleşmeyen beklenti ve istekler üzerine kurulu bulunan bazen bir anlık durumu ifade eden, bazen de üzerimize karabasan gibi çöken mutsuzluğun sebebi hangi araştırmalarda, hangi bilimsel verilerde ve hangi sosyolojik incelemelerde gizlidir.

aslında bunun cevabı; mutlu ve huzurlu yaşamanın yollarını bilmemize ve bizi mutsuzluğa sevk eden nedenleri tespit etmemize rağmen bile ve isteye yanlış yolu tercih etmemiz olabilir.

mesela günümüzde dayatılmaya çalışılan mutluluk algısını bir düşünelim. genel manada zevk ve istek üzerine kurulmuştur ve anlık bir durumu ifade eder. yani mutlulukta mutsuzluk gibi anlık bir durumdur ve bu durum haz duyulan şeyleri yaşayarak elde edilebilir. yani oh ne güzel anlık beklentiniz karşılandı ve zevklerimiz, duygularımız tatmin edildi o zaman mutluyuz.
acaba öyle mi?

ya da ne bileyim o an elde etmek istediğiniz bir şeyi düşünün. beklentiniz onu alabilmek. eğer onu alırsanız o anlık mutlu olursunuz.
peki burada buna ihtiyacınız var mıydı ya da onlar zaten hiçbir zaman gerçekleşmeyecekti diye düşünülebilir.

böylesi bir durumda mutsuzluğumuzun en önemli nedeni istek ve beklentilerimizle ilgili olduğu apaçık ortadadır.
nasıl ki kimi durumlarda beklentilerimizle mutsuzluğumuz arasında bir bağ kuruyorsak kimi zaman da duygular ile mutluluk arasında bir bağ kurarız...

iyisi mi;

beklentilerimizi sınırlayalım. evet  isteyelim ama daha az isteyelim. aksi takdirde doyumsuz olmak¸ devamlı istemek kişiyi mutsuz eder. kadı ki; böyle insanların istekleri gerçekleşse bile, daha fazlasını istediklerinden dolayı mutluluğu kaçırdıkları görülür. yani mutlu ve huzurlu olmak için aradıkları hayat hep ertelenir.

kimbilir belki de en doğrusu mutluluk odaklı bir hayat çabası yerine, hayatı olduğu gibi yaşamı olumlamaktır. yaşamın içinde mutluluk, mutsuzluk, başarı, başarısızlık, iyi, kötü, doğru, yanlış, güzel, çirkin gibi daha birçok şeyin olduğunu kabullenmektir...
 
 
devamını gör...
aşırı mutluluk beklentisidir. halbuki mutluluk anlarda saklıdır.
devamını gör...
bilsem.
hayat bu. bazen ordan bazen burdan.
bam bam bam!
vur vur vur.
artık yeter artık bile demiyorum. daha doğrusu hayat dedirtmiyor bunu.
ben de:
inadına inadına mutlu oluyorum.
devamını gör...
"doğuştan gelen bir kusurumuz var; hepimiz mutlu olmak için dünyaya geldiğimizi sanıyoruz. bu kusurumuzu gidermedikçe, dünya gözümüze çelişkilerle dolu bir yer görünecektir. çünkü her adımımızda, ister büyük ister küçük bir şey yapmış olalım, dünyanın ve insan hayatının, mutlu bir yaşam sürdürmeye olanak verecek biçimde tasarlanmadığını anlayacağız. işte bu yüzden bütün yaşlıların yüzlerinde aynı ifadeyi, yani düş kırıklığını görmek mümkündür."

arthur schopenhauer
devamını gör...
sebep aramaya gerek olmayan durum.
kurcalama, bolca
ağla, zırla uyu geçsin gitsin.
ben öyle yapıyorum. sıkılıyor benden onla ilgilenmiyorum diye gidiyor.
devamını gör...
benim için şu anda silivri.
devamını gör...
mutlu olmak için sebep kalmaması durumudur. ufak hobilerle bile çözülebilir. bunun yanında mutsuzluk da güzeldir. ufak bir içecek, biraz müzik ve manzara ile tadından yenmez.
devamını gör...
hasan ali toptaş'ın ölü zaman gezginleri kitabında şöyle bir cümle var: kendimle kendim arasında uzanan o kat edilmez boşlukta yapayalnızdım (cümlenin tamamı bu değil).

emrah serbes'in ise şöyle bir cümlesi var: insan en az üç kişidir. kendisi, olmak istediği kişi ve aradaki farkta yaşayan üçüncü.

işte benim mutsuzluğumun sebebi de iki cümleyi birleştirince çıkıyor: olmak istediğim kişi ile olduğum kişi arasındaki o büyük boşlukta yapayalnız olmam.
devamını gör...
yalnızlık.

bana bir şeyhler oluyor'da diyordu ya insan bir ölümden korkar bir ölümden beter yalnızlıktan. öyle işte.
devamını gör...
dopamin kapasitesinin her geçen gün fütursuzca aşılmasından kaynaklı doğan durum. belli bir süre dopamin diyetine girip dopamin açlık seviyenizi düşürdüğünüzde böyle bir sebep kalmayacaktır.
devamını gör...
sürekli olmasını talep etmemiz oysa mutluluk mutsuzluk duygusuyla anlamlı. hayat sezen aksu’nun dediği gibi hem düğün hem cenaze yeri. bence mesele mutluluk değil. en azından benim için değil. mesele anlamlı yaşamak. anlamsız kahkahalardan, gözyaşlarından korkarım. ben anlamlı, ağır başlı ve onurlu bir hayat yaşamamaktan korkarım. bizi anlam kurtaracak. mutluluk da ve mutsuzluk da anlamlıysa yaşanmaya değerdir hem de sonuna kadar. hatta bazen anlamlı mutsuzluklarımızı bile özlememiz bundandır.
devamını gör...
mutluluk peşinde oldugumuz ve bunun doğru bir bakış açısı olmadığı bence doğrudur; ancak kendimize de haksızlık etmeyelim mutsuz olmak için çok fazla etken var bence. azıcık da asağı mahalleye gitseler de mutlu olmasak da mutsuz da olmasak bari.
devamını gör...
sensin.
devamını gör...
bla bla bla asıl sebebine sokmak isteyen binlerce mutsuz ve kendini çaresiz hisseden insan vardır.

mutluluk dostum, s.k.k bir düğmeye basınca oluşacak kadar kolay bir bok haline gelince mutluluğun bir anlamı kalmıyor. mutsuzluğumuzun sebebi dostum, artık mutluluğun bir anlamının kalmamasıdır. artık doyumsuzuz her şeyi öyle hızlı tüketiyoruz ki acıkmayı beklemeden işkembeyi doldurmak her şeyi yutmak istiyoruz. aşırı mutlu olma arzusu bizi ruhen obez danalar haline getirdi.


imkanlarımız artık çok fazla her şeye kolayca erişebiliyoruz, emek harcaman gerekmedikçe ödeyeceğin bedelde bir şekilde artıyor. aç gözlülüğün bedelini doyumsuzlukla ödüyoruz. değerli veya kıymetli bir şey yok artık, herkes düşmana teslim oldu savaşçılar bir bir yeniliyor. bu savaş kazanılamaz ancak kaçınılabilir bir durumda. yinede baltalarını bileyen ve savaş boyalarını süren az da olsa bazı deliler var hala.
devamını gör...
mutluluğa verdiğimiz anlamdır. mesela mutluluk benim için maddiyatsa eğer ona ulaşamadığımda mutsuz olurum . unutmamak gerek sevgili dostlar bir şeyin olumsuzu demek o şeyin ya olmamasıdır veyahut azlık derecesidir o yüzden mutluluk tanımlarınızı doğru , ulaşılabilir ve makul bir derecede koyun . ve bir de şu var kendinizi sevin ama gerçkten sevin çünkü insan kendini düşüncelerini sevince tanımlarını da makul ve güzel koyuyor.
devamını gör...
mutlu olduğumuz şeyi yapamama sorunsalıdır.
devamını gör...
bana göre, teknolojinin gelişmesiyle birlikte alım gücüyle doğru orantılı olarak artan tüketim ve sahip olma çılgınlığının bir sonucu olan tükenmişlik sendromunun farklı bir versiyonudur. kapital ve maddiyatçı felsefenin, bize dayattığı mutluluğun paraya ve mala endeksli olmasının doğal sonucudur. tatmin olma, tatmin etme eşiğinin aşılması ile ortaya çıkan mutsuzluk insanoğlunun gelebileceği en son noktadır.
devamını gör...
özgür olamamak. istediğin her şeyi yapamamak değil de istemediğin şeyleri yapmak zorunda kalmak.
devamını gör...
yetersizlik hissi, yüksek beklentiler...
devamını gör...
insanların geçmişte veya gelecekte yaşayıp mutlu olmayı beklemeleri, anın güzelliklerini fark edememeleridir.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"mutsuzluğun asıl sebebi" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim