1.
'ben cehaletten kaçtım,sonunda cehalet azrailim oldu' repliğini ne zaman duysam tüylerimi diken diken eden film.
devamını gör...
2.
yönetmenliğini ve senaristliğini üstlendiği ve başrollerden biri kendisi olan mahsun kırmızıgül filmi olup 2010 yapımlı 2 saatlik türk aksiyon ve dram filmi.
haluk bilginer
mustafa sandal
mahsun kırmızıgül gibi isimler başrolde oturuyor.
yıllardır amerika'da yaşayan amerika'ya kaçmış ve interpol ve fbı tarafından aranan hacı gümüş'ün yakalanma hikayesini konu ediniyor. izleyen herkesin aklında direkt olarak fethullah gülen geliyor, dindar, ailesiyle yaşayan ve bağlı olduğu örgütler olduğu için filmi izlerken fethullah gülen'e gönderme yapılıyor sanıyoruz ancak sonrasında adamın suçsuz olduğunu anlıyoruz.
yıllar önce babası öldürülmüş türk polisi fırat soyadını değiştirerek babasının katili sandığı hacı gümüş'ün peşine düşüyor, tâ amerika'ya gidiyor diğer polis arkadaşı ile.
babasının katilinin o olduğundan yüzde yüz emin, ancak tanıdıkça yanıldığını anlıyor.
filmde fbı polisleri savaşların müslümanlar tarafından başlatıldığını söylüyor, sanki bütün müslümanlar teröristmiş algısı yaratıyor. ancak şu an savaş olan ülkeleri düşündüğümüzde de mahsun kırmızıgül'ün bu senaryoyu yazarken haklı olduğunu görüyoruz, afganistan, suriye, ırak, türkiye, iran. müslüman ülkelerde gerçekten savaş bitmiyor.
filme gelecek olursak, filmin adı bitlis'te beş minare türküsünden geliyor. oradan esinlenilmiş.
filmin başındaki aksiyon sahneleri çok iyiydi, mustafa sandal'ı oyuncu olarak izlemek bile iyi geldi, mahsun kırmızıgül'ün karizması bile yetiyor zaten, hem oynamak, hem çekmek gerçekten çok zor. büyük iş çıkarmış ve bütün filmlerinde olduğu gibi toplumsal sorunlara, politik meselelere dokunuyor, izleten de bu zaten. filmin altı boş değil.
izlemek isteyenler için kesinlikle tavsiye edilir. fbı sahnelerini ve haluk bilginer'i ayakta izleten bir filmdir kendisi.
not/ film youtube'da var.
haluk bilginer
mustafa sandal
mahsun kırmızıgül gibi isimler başrolde oturuyor.
yıllardır amerika'da yaşayan amerika'ya kaçmış ve interpol ve fbı tarafından aranan hacı gümüş'ün yakalanma hikayesini konu ediniyor. izleyen herkesin aklında direkt olarak fethullah gülen geliyor, dindar, ailesiyle yaşayan ve bağlı olduğu örgütler olduğu için filmi izlerken fethullah gülen'e gönderme yapılıyor sanıyoruz ancak sonrasında adamın suçsuz olduğunu anlıyoruz.
yıllar önce babası öldürülmüş türk polisi fırat soyadını değiştirerek babasının katili sandığı hacı gümüş'ün peşine düşüyor, tâ amerika'ya gidiyor diğer polis arkadaşı ile.
babasının katilinin o olduğundan yüzde yüz emin, ancak tanıdıkça yanıldığını anlıyor.
filmde fbı polisleri savaşların müslümanlar tarafından başlatıldığını söylüyor, sanki bütün müslümanlar teröristmiş algısı yaratıyor. ancak şu an savaş olan ülkeleri düşündüğümüzde de mahsun kırmızıgül'ün bu senaryoyu yazarken haklı olduğunu görüyoruz, afganistan, suriye, ırak, türkiye, iran. müslüman ülkelerde gerçekten savaş bitmiyor.
filme gelecek olursak, filmin adı bitlis'te beş minare türküsünden geliyor. oradan esinlenilmiş.
filmin başındaki aksiyon sahneleri çok iyiydi, mustafa sandal'ı oyuncu olarak izlemek bile iyi geldi, mahsun kırmızıgül'ün karizması bile yetiyor zaten, hem oynamak, hem çekmek gerçekten çok zor. büyük iş çıkarmış ve bütün filmlerinde olduğu gibi toplumsal sorunlara, politik meselelere dokunuyor, izleten de bu zaten. filmin altı boş değil.
izlemek isteyenler için kesinlikle tavsiye edilir. fbı sahnelerini ve haluk bilginer'i ayakta izleten bir filmdir kendisi.
not/ film youtube'da var.
devamını gör...