norveç'te eğitimli suriyeliler için açılan entegrasyon sınıfı

buradan izleyebilirsiniz
norveç'e sığınan 30 eğitimli (doktor, mühendis vs) suriyeli için kültür entegrasyonu sınıfı düzenlenmiş. videoda konuşulan eğitimler ve sığınmacıların konuşmaları sosyal medyada gündem olmuş. erkeklere, eşlerinin rızaları olmadan cinsel ilişkiye girilmeyeceğinden tutun da kadın erkek eşitliğine dair bir çok konudan bahsedilmiş.

eğitim alan sığınmacı bir kadın şu ifadeleri kullanıyor:

açık konuşayım, benim bu yaştan sonra bu özgürlüğü kabul etmem mümkün değil. ama çocuklarıma gelirsek, bunu yavaş yavaş yaşamalarını ve kendi tercihleri olduğunu söyleyeceğim.

hiçbir doğulu erkek bu entegrasyon sınıflarındaki eğitimle değişmeyecektir.
oturma izinlerini aldıktan sonra bu sınıflarda öğrendiklerine 'bye bye' diyeceklerdir."

bunlar bir de eğitimli(doktor,mühendis vs.) olanları,varın gerisini siz düşünün.orta doğu insanlarının geneli böyle,ne kadar mesleki eğitim alsa da,sosyal yapı ve öz birey hakkı gibi konularda 13. yy kafasında kalmaları.evli olan mültecilere,eşiniz istemiyorsa zorla ilişkiye giremezsiniz gibi konuları anlatıyor kuzey avrupa insanları.seviye buralarda yani,hiç bir şekilde entegre edilemezler.

norveç halkının vergilerinin çarçur edilmesidir. yazıklar olsun.

yediği kaba sıçan ortadogu sıçanlarını gösteren görüntülerdir.
biri diyor ki " biz öğreniyoruz ama siz de bizim kültürümüzü öğrenmelisiniz"
senin aç karnını doyuran, sana barınak veren, seni güvende tutan bir ülke vatandaşına bunu söylüyor ve bunu normal sanıyorsun düşünsene...
düşünemedin değil mi?
ayni yauşak diyor ki "belki her şeyde eşit olmamak kadın için daha iyidir"
hıhıhı diye de yavşak yavşak gülüyor.
gittiği her yeri, geldiği pis bataklığa çevirmeye çalışan terörist ruhlu militanlardan ne beklenirse en fazla o yani.
fazlası değil.
bazılarının ağır şekilde zoruna gidiyor biliyorum ama bu tipler siz hümanist geçinen sokuk akıllı sjw'leri bile arkanızı döndüğünüz anda şişi sokar.
ben şiş derim de sen ne istersen onu anla.

her seferinde gazi mustafa kemal atatürk ne kadar büyük bir insandı, nasıl muhteşem bir lider, filozof ve gelmiş geçmiş en yüksek mertebeye sahip beyinlerden biriydi buradan bile ortaya çıkar.

tüm suriyelileri kendileri gibi cahil zanneden yazarları gördüğümüz başlık.
bir anımı anlatayım.

ben sanayinin içine doğdum, sanayinin içinde, üretimin içinde büyüdüm. her yaz cnc'nin başında çalıştım, kaynak yaptım, montaj yaptım, tornada frezede çalıştım.
mühendislik tarafında da ilerledim biraz, neyse konumuz o değil.

bir cnc tezgahında kronik bir arıza var, tezgah japon tezgahı, ve bulundugumuz şehirde sadece bu tezgahın servisini yapan tek firma var. başka da yok. neyse abi aradım iletisime geçtim bunlarla, sorunun acil çözülmesi lazım, sonuçta 1 cnc yatıyor ve boş duran her dakikası üretim için zarar demek.

3 kişi geldi, 2 türk ve bir suriyeli. türkler genç, birisi belki 30-35, diğeri de maksimum 40 yaşında falan. suriyeli abi görece daha yaşlı, yaklaşık 50 yaşından fazlaca.
geldiler, baktılar tezgaha, belli parçaların bakimsizligi sebebiyle arıza yapiyormus tezgah, ayrıca taret (cnc'lerde takımların olduğu bölüm) eksen eğikliği var, parçayı yüzde 4 falan da eğik işliyor. 3-4 gelip gidecekler yani, uzun sürecek bir iş.

dedim ya, abi hiç türkçe bilmiyor, hani sıfır ya. bayaği sıfır. yok. yanındaki iki eleman da mühendis, birisi imamhatip çıkışlı, çat pat arapça biliyor. bu arada cnc bakımı yapılırken her an her dakika izliyorum onları, yanlarindayim, sorunun çözümü için onlardan bilgi alıyorum. neyse havadan sudan muhabbet açıldı, hani o kadar garibime gitti ki, sordum?
abi sorar mısın başka bildiği hiç mi bir dil yok?
bir insan nasıl hiç bilmez türkçeyi?
sordu, o kadar şaşırdım ki anlatamam.
ben adamı vasıfsız, hani böyle indir kaldır getir götür işi için getirdiklerini falan sandım, meğer bu adam bizim iki türkten falan çok çok daha donanımlı. bizim 2 türk buna biraz angarya işleri veriyorlar.

neyse dönüyorum meseleye, sasirdigim meseleyi anlatayım.
adam 4 dil biliyor kendi anadilinden hariç.
çok iyi olmasa da güzel bir ingilizcesi, gerçekten çok iyi bir rusçası, benim fransizcam çok zayıf olduğu için belki de ama çok güzel bir fransizcasi, ve baya cayır cayır da çince biliyor. çat pat da almancası var.

rusça konuşmaya başladık başta, abi rusya'da mekanik eğitimi almış, orada da çalışmış birkaç sene, sonra geri dönmüş ülkesine, fransızca konuştuk biraz, benim rezalet fransizcam çok yeterli gelmedi tabii, sonra ingilizceye geçtik.

çin'de * okumuş abi, oradan fransa'da dassault system'de çalışmış. sonra eğer yanlış hatırlamıyorsam uzun bir süre de selçuk bayraktar'ın şirketi baykar'da çalışmış. sonra rusya'da oradaki ucus ekipmanlarinin teknikerligini mühendisliğini yapmış. hem yönetimde hem üretimde fiili olarak uzun bir mesai harcamis. donmuş ülkesine 2009'da, orada bir iş kurmuş eğer yanlış hatırlamıyorsam, zaten sonra savaş patlak vermiş, türkiye'ye kaçmış.
çocukları ve hanımı türkiye'ye bırakmış, kendisi bir süre almanya'da çalışmış. bir kızı türkiye'de üniversite okuyordu sanırım, bir oğlu da yine bir yerde mühendis olarak çalışıyordu.
çocuklarımın okulu biter bitmez gideceğim diyordu türkiye'den, isveç'e yerleşmeye çalışıyordu o dönem. bayağı bir konuştuk abiyle. dolu bir adam çok belli. turkiyeye gelmiş burada cnc bakım işinde ufak tefek işleri yapıyor mecburen.

o gün anladım ki abi, biz bu suriyelilerin ne kadar cahili varsa hepsini almışız, tüm köylüleri doldurmuşuz memlekete, kalifiye insanları da avrupa'ya harcatmisiz.
ve o gün yeniden anladım ki, bir milletin hepsini aynı değerlendirmek doğru değil. gerçekten değil. arada iyileri de var kötüleri de var. ama şu bir de büyük bir gerçek ki milletlerin bir kimliği de var. bugün almanya'da türklerin yaptiklari cahillikler nasıl tüm türk halkına atfedilemezse suriyelilerin büyük bir kısmının bozuk olması da tüm suriye halkına atfedilemez.

biz ne kadar cahili varsa suriye'nin aldık, akıllı adamı da avrupa'ya yolladık.
sıkıntı da biraz bizde.

ha şu anda o abi isveç'e yerleşti, orada sanirim bir çocuğu doktorluk yapıyor, kendisi bir asansör şirketinde çalışıyordu sanırım, bir çocuğu daha mühendis olmuş


çalışan ve üreten, ahlaklı ve uyumlu adama saygımız var sevgimiz var, ama burada kadınları rahatsız edip sahilde nargile çeken tiplere ne afgani, ne surisi, ne pakistanlisi, ne de türk'üne saygımız var.

bizde de, "eğitimsiz suriyeliler için okuma-yazma sınıfı" açılıyor işte bol bol...

biz bilmeyiz öyle entegrasyon falan, o da neymiş?
anadolu burası, norveç değil.
öyle herkesin entegrasyonu ile uğraşsak, ohoo...
ayrıca, neye entegrasyon sağlayacağız tam olarak?
bir de bu var.
biz bile sağlayamadık henüz, bi 5 yıl diğerini tutmuyor...

entegrasyon yerine, "eğitim seferberliği" olur bizde sıklıkla...
o da, suriyelilerin eğitimsiz olanlarına.
eğitimli olduktan sonra, hangi devletten olursa olsun bir dünya vatandaşının türkiye'ye adaptasyon sağlaması son derece doğal.
hele bir de iş bulursa, senden benden kral yaşar.

önemli olan, eğitimsiz kesimi kontrol altına almak olmuştur hep bu topraklarda...
entegrasyon olayı, çok ileriki bir mesele...

çok iğrenç bir uygulama. inanılmaz derecede küçük düşürücü bir şey. videoyu izledim kanım dondu lan. sınıftaki insanların suratına bakın yav. resmen biri size alttan alta siz geri kalmış insanlarsınız diyor. direkt alt insan muamelesi yapıp bir de topluma uymasını bekliyorlar. gerizekalılıkta farklı seviye. sondaki abla çok doğru söylüyor, istediğiniz kadar anlatın sınıftan çıkınca herkes bye bye diyecek bu anlattıklarınıza diyor.

doğu ve batı kamusal yaşamı arasında yer yer dağlar kadar fark var, evet ama insanları toplayıp bir sınıfa çocuk gibi şöyle şöyle yapın demek bir çözüm değil. ne kadar iyi niyetli olursa olsun. insanlar üzerinde aksi bir durum oluşturması çok çok daha müsait. zaten sondaki abi sorguluyor kendince haklı sorularla.

şu göçmen sorunu, özellikle de entegrasyon mevzusu bakalım nasıl çözülecek ya da çözülebilecek mi.. en ileri dediğimiz, insan haklarına saygılı dediğimiz milletler bile böyle aptalca şeyler yapıyorsa işimiz yaş.. hayırlısı.

not: yüzlerce yıllık orta doğu zihni maksimum onlarca yıl sonra değişir.

bizim ülkedeyse yakında suriyeliler bize özel entegrasyon sınıfı açacaklar az kaldı

jahrein'in bu konudaki tweetinin altında bir yorum gördüm. şöyle diyordu; "ülkelerine aldıkları bir avuç eğitimli suriyeli insana verdikleri eğitime bak. bizde de sınırdan koşarak girenlerin videosu var."
bir yandan güldürdü, bir yandan da utandırdı bu cevap beni.

bu suriyeli,afgan, pakistan, hintli insanları ülkemizde bu kadar yığıntı halinde görmeden önce haberlere, dizilere bakıp türk insanı ne kadar gelişmemiş diyordum.sonra bunları görünce bizim türk erkekleri 3 kere yıkanmış diyorum. cidden mide bulandırıcı, kendi ülkesinde dahi sırf orada doğdu diye tutulan tiplerin burda keyif çatmaları kanıma dokunuyor.videoyu da izledim. her ne kadar yurtdışında eğitim de alsalar o insanlar değişmezler. erkekler "neden sırf erkek olarak doğduğu için elde ettiği haklarından insiyatifinden vazgeçsin ki? ya kadınlar.sürekli ezilmeye alışmış, en önemlisi kültür diye bunu benimsemiş.nasıl değişsin?buna karşı çıktığında bütün dünyasını baştan inşa etmek zorunda.öyle yada böyle ortadoğunun neden gelişmediği çok açık.gelişmek istemiyorlar.

yaklaşık 1000 yıl önce islam dünyası dünyanın en ileri medeniyetiydi. farsî ve arab bilim insanları geleceği aydınlatıyordu. norveç'te de manastır basan, çoluk çocuk katleden tipler yaşıyordu.

nereden nereye yahu. bu low level sarı kafalılar mı millete medeniyeti öğretecek? yazıklar olsun.

eğitim fakültesi öğrencisi olarak konuya daha teknik bir açıdan bakmak istiyorum.

öğrenme dediğimizde duyuşsal ve bilişsel öğrenmelerden bahsedebiliriz. psikomotor konumuz dışında olduğu için onu geçiyorum.

siz bazı bilgileri bilişsel kazanım olarak öğretebilirsiniz mesela çarpım tablosu gibi ama duyuşsal öğrenme için çocukluktan itibaren içinde bulunduğunuz sosyal çevre önem arz ediyor.

(bkz: yaşlı bir köpeğe yeni numara öğretemezsin)

kan emicilere harcanan kıymetli zamanlara bir örnek.

beni alın be.
erasmus'ta slavın teki gel sevişek dediydi de yok dediydim.
bazı milletler için onur, cinsellikten önde gelir.

tamam tamam karakterler için diyelim hehe.

ah norveç ahhh..
oradan bir adam da burada kadın ve erkekler eşit diyor, modern dünyaya hoşgeldin.

olum bu ortadoğulular ne anlar entegrasyondan. bu sjw'lerin hiç mi düşünme yetisi yok lan.