1.
30 ekim 2020 ege denizi depremi olayı hakkında 4 kasım 2020’de yaptığı paylaşımda kullandığı ifadeler hakkında kimliği belirtilmeyen bir kişi tarafından yapılan ihbar neticesinde kendisi hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama” suçundan soruşturma başlatılan, bu olay hakkında yapılan bir haberi alıntılayarak şereftir ifadesini kullanan bir kişi.
söz konusu paylaşımda geçen ifadeler şu şekildedir:
--! spoiler !--
+ “bu şiddette bir depremde o evler yıkılmayıp sapasağlam kalsaydı aslında bizim için mucize olurdu. gel gör ki bu toprakların yokluk ve ölüm güzellemeleri; akıl, bilim ve teknolojiyle çözümlenebilecek insan odaklı meselelerin kadere yüklenmesi, siyasetin bu milletin duygusallığının suistimal edilmesi; bize 3 yaşındaki ayda’nın hayata uzanan elinin mucize olduğu kabulünü mecbur kılıyor. deprem de insana verilen akıl da allah’tan. birini kullanmadan diğerine sığınamazsınız. ‘sen tedbirini al, gerisi allah’tan’ deriz. yani o evlerin yaşanamaz olduğunu bile bile yaşanan bu acıların suçunu allah’a atıp tertemiz sıyrılamazsınız. kadere rıza başka bir şeydir.”
+ “depremle ilgili önergeleri reddeden, imar barışında imzası, yetkisi, etkisi olan herkes sorumludur. herkes bu masum insanların ölümünün sebebi, katilidir. deprem vergilerini* -hesabını veremediği için- çalan herkes bu acının müsebbibidir. bu saaten sonra bu iktidardan, idarecilerden, yetkililerden hesap sormayan herkes de başına geleceklere razı olmuş demektir. artık kendimize gelelim. yeter diyelim. öfkemize sahip çıkalım. bu halkın aklıyla, duygusallığıyla, imanıyla dalga geçer gibi oynadığınız, suistimal ettiğiniz yeter.”
+ “iktidarı ayrı, muhalefeti ayrı. itişiyormuş gibi yapıp el ele bu milletin burnundan getirdiniz, fakirleştirdiniz. sarayın* günlük harcaması 10 milyonken izmir’e çıkan ödenek 5 milyon. sadaka mı veriyorsunuz? bu nedir allah aşkına? ‘milletin a×××× koyacağız’ diyen cengiz’in** affedilen vergisi, 425 milyon.”
+ “deprem vergilerinin tam da sorulacağı sırada ‘şimdi siyaset zamanı değildir’ diyerek aciz kalan, duvar gibi dikileceği yerde zulmün değirmenine su taşıyan, en çok sesi çıkması gerekirken adaletsizliğin kuyruğuna takılan, tüm zorluklara rağmen her gün yeniden yaşam sevinci yaratıp hayatla barışmaya çalışan bu milleti umutsuzluğa boğan siz ezik muhalefet(ler) de artık çapsızlığınızı alın gidin.”
+ “bu milletin yakasından artık düşün. hepimiz sırtımızda birer kambur, işe yaramaz asalaklarsınız. bu azmalarınızın durdurulması nasıl olacak bilmiyorum. ancak canımıza tak etti. şu an elimden gelen sadece bunu haykırmak ve ben de bunu yapıyorum. yeter.”
--! spoiler !--
söz konusu paylaşımda geçen ifadeler şu şekildedir:
--! spoiler !--
+ “bu şiddette bir depremde o evler yıkılmayıp sapasağlam kalsaydı aslında bizim için mucize olurdu. gel gör ki bu toprakların yokluk ve ölüm güzellemeleri; akıl, bilim ve teknolojiyle çözümlenebilecek insan odaklı meselelerin kadere yüklenmesi, siyasetin bu milletin duygusallığının suistimal edilmesi; bize 3 yaşındaki ayda’nın hayata uzanan elinin mucize olduğu kabulünü mecbur kılıyor. deprem de insana verilen akıl da allah’tan. birini kullanmadan diğerine sığınamazsınız. ‘sen tedbirini al, gerisi allah’tan’ deriz. yani o evlerin yaşanamaz olduğunu bile bile yaşanan bu acıların suçunu allah’a atıp tertemiz sıyrılamazsınız. kadere rıza başka bir şeydir.”
+ “depremle ilgili önergeleri reddeden, imar barışında imzası, yetkisi, etkisi olan herkes sorumludur. herkes bu masum insanların ölümünün sebebi, katilidir. deprem vergilerini* -hesabını veremediği için- çalan herkes bu acının müsebbibidir. bu saaten sonra bu iktidardan, idarecilerden, yetkililerden hesap sormayan herkes de başına geleceklere razı olmuş demektir. artık kendimize gelelim. yeter diyelim. öfkemize sahip çıkalım. bu halkın aklıyla, duygusallığıyla, imanıyla dalga geçer gibi oynadığınız, suistimal ettiğiniz yeter.”
+ “iktidarı ayrı, muhalefeti ayrı. itişiyormuş gibi yapıp el ele bu milletin burnundan getirdiniz, fakirleştirdiniz. sarayın* günlük harcaması 10 milyonken izmir’e çıkan ödenek 5 milyon. sadaka mı veriyorsunuz? bu nedir allah aşkına? ‘milletin a×××× koyacağız’ diyen cengiz’in** affedilen vergisi, 425 milyon.”
+ “deprem vergilerinin tam da sorulacağı sırada ‘şimdi siyaset zamanı değildir’ diyerek aciz kalan, duvar gibi dikileceği yerde zulmün değirmenine su taşıyan, en çok sesi çıkması gerekirken adaletsizliğin kuyruğuna takılan, tüm zorluklara rağmen her gün yeniden yaşam sevinci yaratıp hayatla barışmaya çalışan bu milleti umutsuzluğa boğan siz ezik muhalefet(ler) de artık çapsızlığınızı alın gidin.”
+ “bu milletin yakasından artık düşün. hepimiz sırtımızda birer kambur, işe yaramaz asalaklarsınız. bu azmalarınızın durdurulması nasıl olacak bilmiyorum. ancak canımıza tak etti. şu an elimden gelen sadece bunu haykırmak ve ben de bunu yapıyorum. yeter.”
--! spoiler !--
devamını gör...
2.
30 yaş üstü kesimin çoğu, öykü serter’in tv de ilk yaptığı işlerde ne kadar karizmatik ve başarılı olduğu bildiğinden, sonradan ne kadar saçma sapan işlerin içinde olmuş olsa da beğenmeye devam etmektedir. özel hayat, estetik vs beni ilgilendirmiyor
devamını gör...