zincirleriyle dalga geçenlerin pek de özgür sayılmadığı gerçeği!
devamını gör...
peşinde olunan net şeyler akışkan hayatta illüzyon gibidir zaten.
devamını gör...
özgürlüğün gerçekte var olmadığını sadece öyleymiş gibi görünmesine vurgu yapan söz. spinoza'nın dediği gibi havaya atılmış bir taş eğer düşünebiliyor olsaydı yere düşmenin kendi fikri olduğunu zannederdi. bu bakış açısı spinoza felsefesi içerisinde gayet anlaşılabilir ve söylemek istediğini çok güzel bir şekilde ortaya koymuş ancak hiç katılmadığım ve insanı çok pasifize eden bir yanı da var.

özgürlükten anladığımız şey tanrısal düzeyde olduğu için bunun illüzyon gibi gelmesi normal. bir de üstüne bizim toplumumuza has olan o arabesk bakış açısıyla beraber insanı iyice bataklığa gömüyor bu düşünce yapısı. kolaya kaçmak, başımıza gelen ne varsa sorumluluğunu almayıp hep kaderden, değiştiremeyeceğimiz şeylerden gelmiş gibi davranmak işin sonunda hiçbir şey kazandırmıyor. sadece sızlanan ve sürekli bir şeylerden şikayet eden, kaderine boyun eğmiş kişiler yaratıyor ki şu an toplumun büyük bir çoğunluğu öyle.

özgürlük denildiğinde zihinlerde hep güzel şeyler çağrışıyor ancak gerçek kesinlikle öyle değil. özgür seçim yapabilmenin temeli seçim yapabilecek kapasitede olmak ve içsel pazarlıkta kendimizi gerçek manada ikna edebilmek. böylece dışardan gelen aksi söylemleri zaten daha öncesinde masaya yatırıp düşündüğümüz için kimsenin bizi seçimimizden geri döndürememesi. diğer bir tarafı da seçimle beraber gelen her acıya kucak açmak. başkalarının yolundan gitmenin kolay yanı, olur da düşerseniz suçlayacağınız birilerinin olmasıdır. bu çok saçma bir şey gibi gelse de suçlayacak birilerinin varlığı sizi tam manasıyla rahatlatan bir durum. oysa herkes öyle yapma dediği halde öyle yapmayı seçen birisi, sonrasında düştüğünde kendinden başka suçlayacak birini bulamaz ve tüm bunların üstüne bir de dışarıdan gelen pek çok eleştiriye de maruz kalır. bunun iyi yanı ise kendinizi suçladığınızda neyi daha iyi yapabilirdim sorusunu kendinize sormak zorunda kalırsınız ve gelişim gösterirsiniz. bu süreci atlatabilecek mentaliteye sahip olmak gerekir.

şunu asla yadsımıyorum seçimlerimizin büyük bir çoğunluğu elbette bize sağdan soldan yerleştirilmiş yönlendirmelerden oluşuyor. hayat içerisinde başımıza gelen pek çok olayda hiçbir şekilde seçim hakkımız olmuyor. buradaki sır, değiştiremeyeceğimiz şeylerle kafayı bozmak yerine her zaman bir seçimin olduğuna ikna olup neleri seçebileceğimizi ve sonuçlarında da ne gibi sorumluluklar alabileceğimizi saptamak. özgürlük illa bir şeyleri seçmek demek değildir rousseau'nun dediği gibi istemediğin şeyi yapmamak da özgürlüğün tanımlarından biri. öteki seçimin biraz daha zorlu ve acılı bir yol olması, onun bir seçim yolu olmadığı anlamına gelmez. en kötü şartlarda dahi bir karar payı vardır. esas mesele onu göğüsleyecek mental sağlamlığa sahip miyiz ve seçimlerimiz sonucunda oluşacak acılara kucak açabilecek miyiz?
devamını gör...
siyasi olarak mı varoluşsal olarak mı?
devamını gör...
avam'a ekmek verildigi ve sirk kuruldugu surece ortadan kalkmayacak hal. bugunun yapisinda, onlarin da kalitelisine pek luzum kalmadi artik.
devamını gör...

bu başlığa tanım girmek için olabilirsiniz.

zaten üye iseniz giriş yapabilirsiniz.

"özgürlük illüzyonu" ile benzer başlıklar

normal sözlük'ü kullanarak 3. parti dahil tarayıcı çerezlerinin kullanımına izin vermektesiniz. Daha detaylı bilgi için çerez ve gizlilik politikamıza bakabilirsiniz.

online yazar listesini görmek için lütfen giriş yapın.
zaman tüneli köftehor rehberi portakal normal radyo kütüphane kulüpler renk modu online yazarlar puan tablosu yönetim kadrosu istatistikler iletişim