yönetmen koltuğunda stanley kubrick'in yer aldığı 1957 yapımlı savaş dram filmidir. konu; géraud adlı bir generalin komutasındaki askerlerin isyan çıkarmaktan dolayı suçlanması ile başlamaktadır. askerler teker teker infaz edilirken, dört farklı askerin ailesi duruma itiraz eder ve infaz kararı geri çekilir. itiraz eden ailelerden, ikisi tazminat alırken diğer ikisinin tazminat almaması olayları karıştıracaktır.
öne çıkanlar | diğer yorumlar
başlık "10pele" tarafından 19.12.2020 18:13 tarihinde açılmıştır.
1.
1957 yapımı savaş karşıtı filmler arasında özel bir yeri olan filmdir. önce filmi, tanım sonunda türkiye’ de bu film gösterildiği zaman kopan fırtınayı anlatacağım.
filmin çekildiği dönemde abd nin halet-i ruhiyesi şöyledir:
1950’li yıllarda abd de amerikan karşıtı faaliyetleri izleme komitesi (house committee on un-american activities) vardır. senatör joseph mccarthy ile anılan bu komite özellikle toplumda çok tanınan sanatçıları kamuya açık oturumlarda sorgulamakta, komünist olup olmadıklarını araştırmakta, adeta bir engizisyon mahkemesi gibi faaliyet göstermektedir.
komiteyle işbirliği yapmayanlar kara listeye alındıkları için mesleklerini yapamamakta hatta abd yi terk etmeye zorlanılmaktadır. devir artık herkesin birbirini jurnallemeye başladığı devirdir.
kirk douglas aktif olarak siyasetle ilgilenmese bile bu siyasal atmosfer içinde uygulanan baskılara direnir. bu dönemde artık yapımını da üstlenmeye başladığı filmlerde kapitalist bakış açısını, alttan alta dozajını arttırarak abd’yi de eleştirmeye başlar.
bizde zafer yolları adıyla bilinen paths of glory filminde bunu iyice doruğa çıkartır. bu filmin yönetmeni ünlü stanley kubrick' tir.buraya spoiler koyacağız çünkü önemli, spoilerın sonunda türkiye' de ki olayda anlatılıyor.
--! spoiler !--
1957 yılında çekilen film tamda bu mc carthy’ci, komünizm karşıtı histerinin etkisindeki ortamda çekilmiştir. filmde, hem oyuncu hem de gizli yapımcı olan kirk douglas yönetmen kubrick tarafından filmin “hollywood tarzı mutlu son” ile bitirilmesine müsaade etmemiştir.
kubrick’in önerisine göre idam mangası karşısındaki üç asker komutanların son anda karar değiştirmesiyle kurtulacaktır. douglas buna itiraz ederek filmin orijinal, gerçekçi ve ünlü sahnesi ile bitmesini sağlar.
savaş karşıtı bu film avrupa'da birçok ülkede yasaklanmış ve yıllarca gösterime girmemiştir. uygulanan bu sansürlerin etkisiyle film eleştirmenler tarafından yönetmenin en önemli eserlerinden birisi olarak değerlendirilse de önemli hiçbir ödül alamamıştır.
gelelim türkiye' ye :
film türkiye'de ilk kez 1977 yılında trt’ de gösterilmiş, filmde kirk douglas' ın canlandırdığı albay dax’ın saldırıyı milliyetçilik yaparak savunan general mireau’ya söylediği "milliyetçilik alçakların son sığınağıdır" sözü nedeniyle dublajını yapan personel dahil olmak üzere filmin yayına hazırlanmasında görev alan tüm personel hakkında savcılık soruşturması açılmıştır. ancak buna rağmen filmin gösterimi engellenememiştir.
--! spoiler !--
filmin çekildiği dönemde abd nin halet-i ruhiyesi şöyledir:
1950’li yıllarda abd de amerikan karşıtı faaliyetleri izleme komitesi (house committee on un-american activities) vardır. senatör joseph mccarthy ile anılan bu komite özellikle toplumda çok tanınan sanatçıları kamuya açık oturumlarda sorgulamakta, komünist olup olmadıklarını araştırmakta, adeta bir engizisyon mahkemesi gibi faaliyet göstermektedir.
komiteyle işbirliği yapmayanlar kara listeye alındıkları için mesleklerini yapamamakta hatta abd yi terk etmeye zorlanılmaktadır. devir artık herkesin birbirini jurnallemeye başladığı devirdir.
kirk douglas aktif olarak siyasetle ilgilenmese bile bu siyasal atmosfer içinde uygulanan baskılara direnir. bu dönemde artık yapımını da üstlenmeye başladığı filmlerde kapitalist bakış açısını, alttan alta dozajını arttırarak abd’yi de eleştirmeye başlar.
bizde zafer yolları adıyla bilinen paths of glory filminde bunu iyice doruğa çıkartır. bu filmin yönetmeni ünlü stanley kubrick' tir.buraya spoiler koyacağız çünkü önemli, spoilerın sonunda türkiye' de ki olayda anlatılıyor.
--! spoiler !--
1957 yılında çekilen film tamda bu mc carthy’ci, komünizm karşıtı histerinin etkisindeki ortamda çekilmiştir. filmde, hem oyuncu hem de gizli yapımcı olan kirk douglas yönetmen kubrick tarafından filmin “hollywood tarzı mutlu son” ile bitirilmesine müsaade etmemiştir.
kubrick’in önerisine göre idam mangası karşısındaki üç asker komutanların son anda karar değiştirmesiyle kurtulacaktır. douglas buna itiraz ederek filmin orijinal, gerçekçi ve ünlü sahnesi ile bitmesini sağlar.
savaş karşıtı bu film avrupa'da birçok ülkede yasaklanmış ve yıllarca gösterime girmemiştir. uygulanan bu sansürlerin etkisiyle film eleştirmenler tarafından yönetmenin en önemli eserlerinden birisi olarak değerlendirilse de önemli hiçbir ödül alamamıştır.
gelelim türkiye' ye :
film türkiye'de ilk kez 1977 yılında trt’ de gösterilmiş, filmde kirk douglas' ın canlandırdığı albay dax’ın saldırıyı milliyetçilik yaparak savunan general mireau’ya söylediği "milliyetçilik alçakların son sığınağıdır" sözü nedeniyle dublajını yapan personel dahil olmak üzere filmin yayına hazırlanmasında görev alan tüm personel hakkında savcılık soruşturması açılmıştır. ancak buna rağmen filmin gösterimi engellenememiştir.
--! spoiler !--
devamını gör...
2.
başrollerinde kirk douglas, ralph meeker, adolphe menjou, george macready'nin oynadığı
1957 yapımı savaş konulu siyah beyaz bir stanley kubrick filmi. savaş filmi deyince her dakika çatışmanın olduğu saving private ryan gibi bir şey beklemeyin. bu biraz daha duygu yoğunluklu, savaşın acımasızlığı üzerine bir film.
ben filmi gerçekten beğendim. özellikle albay rolünü oynayan kirk douglas müthiş oynamış. özellikle filmin sonundaki sahneye de bayıldım. savaşın aslında ne kadar gereksiz olduğunu, insanların ortak duygularının, anlamadıkları başka bir dilde olan bir şarkıyla bile ne kadar kolay birleşebileceğini çok güzel anlatmış film.
filmle ilgili ilgimi çeken bazı notları paylaşmak isterim:
-general francisco franco'nun diktatörlüğü altındaki ispanya'da militarizm karşıtı mesajı nedeniyle film yasaklandı. franco'nun ölümünden 11 yıl sonra yani 1986 yılına kadar film izleyiciyle buluşamadı.
-film, fransız ordusunu olumsuz tasvir ettiği için fransa'da yasaklandı. isviçre de filmi yasakladı (1978'e kadar), filmi "fransa'ya yönelik yıkıcı propaganda" olmakla suçladı. belçika, hikayenin "fransız askerlerinin kahramanlığını" yansıtmayan izole bir vakayı temsil ettiğini belirten bir önsöz eklenmesini talep etti.
-çektiği filmlerde mükemmeliyetçiliğiyle bilinen stanley kubrick, idama mahkum erlerin "son yemek" sahnesinin 68 çekimini yaptı. sahnenin ayrıntıları, oyuncuların yemek yeme eylemiyle meşgul görünmesini gerektirdiğinden, hemen hemen her çekim için yeni bir kızarmış ördek hazırlanmak zorundaydı.
-yönetmen stanley kubrick, çekimler sırasında sonradan evleneceği christiane kubrick ile tanıştı( kendisi filmin sonunda şarkı söyleyen alman kadın) ertesi yıl ikinci karısından onunla evlenmek için boşandı ve 1999'daki ölümüne kadar evli kaldılar.
-destansı savaş sahnesi 5.000 metrekarelik bir alanda çekildi. alman bir çiftçiden kiralanan mera. o sezon yetiştirilecek mahsuller için ödeme yaptıktan sonra, üretim ekibi, bir dünya'nın siperleri, kabuk delikleri ve engebeli, çamurlu arazisini oluşturmak için sekiz vinç ve üç hafta boyunca 24 saat çalışan 60 kadar ekip üyesi ile taşındı. savaş ı savaş alanı.
- stanley kubrick, sonun çok iç karartıcı olduğunu ve filmin başarısız olacağını düşündü, bu da kendisine ve yeni kariyerine olumsuz yansıyacaktır, ancak yapımcı ve albayı oynayan kirk douglas orijinal kötümser sonun kullanılmasında ısrar etti.
1957 yapımı savaş konulu siyah beyaz bir stanley kubrick filmi. savaş filmi deyince her dakika çatışmanın olduğu saving private ryan gibi bir şey beklemeyin. bu biraz daha duygu yoğunluklu, savaşın acımasızlığı üzerine bir film.
ben filmi gerçekten beğendim. özellikle albay rolünü oynayan kirk douglas müthiş oynamış. özellikle filmin sonundaki sahneye de bayıldım. savaşın aslında ne kadar gereksiz olduğunu, insanların ortak duygularının, anlamadıkları başka bir dilde olan bir şarkıyla bile ne kadar kolay birleşebileceğini çok güzel anlatmış film.
filmle ilgili ilgimi çeken bazı notları paylaşmak isterim:
-general francisco franco'nun diktatörlüğü altındaki ispanya'da militarizm karşıtı mesajı nedeniyle film yasaklandı. franco'nun ölümünden 11 yıl sonra yani 1986 yılına kadar film izleyiciyle buluşamadı.
-film, fransız ordusunu olumsuz tasvir ettiği için fransa'da yasaklandı. isviçre de filmi yasakladı (1978'e kadar), filmi "fransa'ya yönelik yıkıcı propaganda" olmakla suçladı. belçika, hikayenin "fransız askerlerinin kahramanlığını" yansıtmayan izole bir vakayı temsil ettiğini belirten bir önsöz eklenmesini talep etti.
-çektiği filmlerde mükemmeliyetçiliğiyle bilinen stanley kubrick, idama mahkum erlerin "son yemek" sahnesinin 68 çekimini yaptı. sahnenin ayrıntıları, oyuncuların yemek yeme eylemiyle meşgul görünmesini gerektirdiğinden, hemen hemen her çekim için yeni bir kızarmış ördek hazırlanmak zorundaydı.
-yönetmen stanley kubrick, çekimler sırasında sonradan evleneceği christiane kubrick ile tanıştı( kendisi filmin sonunda şarkı söyleyen alman kadın) ertesi yıl ikinci karısından onunla evlenmek için boşandı ve 1999'daki ölümüne kadar evli kaldılar.
-destansı savaş sahnesi 5.000 metrekarelik bir alanda çekildi. alman bir çiftçiden kiralanan mera. o sezon yetiştirilecek mahsuller için ödeme yaptıktan sonra, üretim ekibi, bir dünya'nın siperleri, kabuk delikleri ve engebeli, çamurlu arazisini oluşturmak için sekiz vinç ve üç hafta boyunca 24 saat çalışan 60 kadar ekip üyesi ile taşındı. savaş ı savaş alanı.
- stanley kubrick, sonun çok iç karartıcı olduğunu ve filmin başarısız olacağını düşündü, bu da kendisine ve yeni kariyerine olumsuz yansıyacaktır, ancak yapımcı ve albayı oynayan kirk douglas orijinal kötümser sonun kullanılmasında ısrar etti.
devamını gör...