peynir bağımlılığı

eski bir kader mahkumu olarak allah kimseyi sınamasın dediğim illet. *

şaka bir yana, gerçekten peynir bağımlılık yapıyormuş. bir zamanlar öğünlerimi peynir domine ediyordu. yoğun kokan hiçbir şeyi ağzıma sürmememden dolayı keçi peyniri, köy peyniri gibi türleri hariç istisnasız hepsini yerdim. maaşımın yarısı dolaptaki peynir zulalarıma gidiyordu. üstelik paso peynir ekmek yiyecek vizyonsuzluğu da kendime yediremediğim için herhangi bir ana yemeğin yanında da aperatif olarak peynir yiyordum. bir noktadan sonra artık peynirsiz yediğim öğünler yavan gelmeye, tatmin hissi vermemeye başladı. zorla zorla ikna ettim bünyeyi, ama hala reyonların önünden geçerken o envai çeşit peynirlere içim gide gide bakarım, elimi uzatır gibi olurum, sonra hayır derim hayır olmaz, yapamam! *

neyse. bağımlılık yapan şey sütte bulunan casein isimli bir kimyasalmış, sonundaki -in ekinden anlaşıldığı üzere muhtemelen uyuşturucu-uyarıcılar gibi beyindeki reseptörleri dürtüklüyor. sütte az miktarda varmış ama 1 kilo peynir için 10 litre süt gerektiği için casein miktarı peynirde çok yükseliyormuş. pizzada da yüksek oranda peynir olduğu için bağımlı yapıyormuş. aman diyim dikkat edin.

peynirin dahi sahtesinin yapıldığı şu zamanda insanın yiyesi gelmiyor ki.

her sabah kibrit kutusu büyüklüğünde izmir tulum peynirini yerim. bağımlılık değil ama severek yiyorum

farelerin muzdarip olduğu bağımlılık.

ben 30 yıldır yiyorum bir bağımlılığını görmedim.

şu aşamalar sonrasında oluşan bir bağımlılıktır;

sütte casein diye bir protein var.
casein, peynir yapımı için sütü konsantre ettiğimizde değişime maruz kalıyor.
değişim casomorfin maddesini ortaya çıkarıyor.
casomorfin kana karışıp beynimize ulaştığında ise dopamin hormonu salgılanmasını tetikliyor,
e bu dopamin denen şapşiği de mutluluk hormonu olarak biliyoruz zaten. hoop çekilsin halaylar gelsin flash tv mood.

casomorfin maddesinin adlandırılmasındaki ''morfin'' kelimesi bile bağımlılığı basitçe anlaşılır bir hale getiriyor.

aslında peynirden ekstra haz alma mevzusu tee anne sütüne kadar da uzanıyor. çünkü bu maddeler anne sütünde de var ve bu maddelere olan bağımlılık kişiden kişiye değişmekle birlikte yıllar içinde pik yapabiliyor. pik yapınca da gelsin obezite ve diabetik problemler .

cok tuhaf 1 bagimlilik ama cidden var boyle 1 sey. gazozla tuketiyorum. cok seviyorum lan peyniri. en olmadik yemeklerin icine peynir katiyorum. evet.

yeraltında eroin'e peynir denir.
peynir bağımlılığı da eroin bağımlılığı demektir normal olarak.
(bkz: peynirci)

başta kalp ve damar sağlığını bozan, ek olarak da böbrek ve cilt sorunlarına yol açabilen alışkanlık.

her şeyin fazlasının zarar olduğu malum. hatta bazen azı bile zararlı çünkü normalde faydalı olan peyniri, bazı tiroit hastalıklarında ağzınıza bile koymamanız gerekebiliyor. benden söylemesi.

yanına bir de bira ekleme tutkusuna yol açabilecek bağımlılık.